Kayıp Umutlar

140 21 3
                                    


Jeonguk günlerdir aradığı kardeşini hala bulamamıştı.Minho ile oturup bu konuyu konuşuyorlardı.Aslında tam olarak konuşuyor oldukları söylenemezdi.Çünkü genel olarak sadece Minho konuşuyordu. "Belki de kendilerine daha iyi saklanabilecekleri bir yer bulmuşlardır değil mi?" Böyle durumlarda Jeonguk konuşmaz düşünürdü.
"Hey!!Kime söylüyorum ya?"
Jeonguk hala cevap vermeden uzaktan görünen buz dağına bakıyordu.

Kardeşini buzlar ülkesine gönderdiğine eminde fakat şimdi ikisi de sır gibi saklıydı bir yerlerde.Minho artık bu durumdan sıkılıp arkadaşını dürtmeye başladı. "Jeonguk!Jeonguk!Jeonguk!Jeonguk!Jeong-"
"Ye kes sesini be!" Jeonguk onu hala duymasa da Bangchan,Minho'dan sıkılıp onu susturmaya çalışıyordu. Jeonguk ikisine de aldırış etmeden göz devirdi.

"Jeonguk?" Bu ses hepsinin dikkatini aynı yöne çekmişti.
"Jiwoong? Burada ne arıyorsun?" Onu burada görmesi normal bir durum değildi.
"Arkadaşımı görmeye gelemez miyim?" Dedi arkasında duran bir kaç vampir arkadaşına dönerek.
"Gelebilirsin tabii ama,sen bizim kasabayı sevmezsin" dedi kaşlarını çatarak.Çünkü arkadaşının buralara kadar yok yere gelmesi mümkün değildi özel durumlar dışında.

"Ahh!Evet tamam yakalandım" dedi ellerini kaldırıp teslim olur gibi.
"Söyle bakalım" dedi gülümsemeye çalışarak.Kardeşinin ortadan kayboluşu onu derinden üzmüştü.Hamile olan sevgilisini bile işaretleyememişti halen.
"Buraya kardeşinden haber vermek için geldim" işte Jeonguk'un dikkatini çekmeye başlamıştı.
"Kardeşim mi? Onların nerede olduğunu biliyor musun?" Dedi hızla yanına giderek.

Jiwoong etrafına telaşla bakıp ona işaret parmağıyla sus işareti yapmıştı.Onu tenha bir köşeye çekip sesini fısıltıdan bile daha kısık tutarak,
"Evet.Benimle kalıyorlar ama-.." ama deyip lafını yarıda bırakması korkutmuştu şifacı lideri.
"Ne oldu?...Kardeşime veya Jeno'ya birşey mi oldu?"
"Şey tam olarak bir şey oldu diyemem ama Jaemin iyi değil" bunu duymakla adeta vücudunu ateş ve en nefret ettiği korku duygusu sarmalamıştı.
"Ne demek iyi değil?!"dedi gözleri lavlardan bile daha koyu renge bürünen gözleriyle,kolundan sıkıca tutup yürütmeye çalışsa da genç vampir yerinden kıpırdamadı."Dur ya bir dinle önce!"

Jeonguk onu yürütemeyeceğini anlayınca bıkkın bir nefes verdi ve iki elini beline koydu
"Neyini dinleyeceğim Jiwoong?Kardeşimi görmeliyim gidelim çabuk" Vampirin bu umursamaz halleri Jeonguk'un tahammül sınırlarını zorluyordu.
"Kardeşin iyi sakin ol!"dedi gözlerini devirerek. Jeonguk onun gözlerini hipnoz etmeye başladı ve korkutucu bakışlarıyla bakıp,
"Bana yalan söylemiyorsun değil mi?" Dedi şüpheyle bakarken.
"Söylesem anlardın" Vampir haklıydı.Jeonguk'un sahip olduğu özellikler şifacılarda nadir görülürdü.Eğer genç vampir yalan söylüyor veya içinden konuşuyor olsaydı Jeonguk onu muhakkak duyardı.
"E-evet ama O zaman doğru dürüst anlat herşeyi"

Jiwoong vampir arkadaşlarını orada bekletip Jeonguk'un büyüsüyle gizli evine gitti. Vampirin aldığı kan kokusu başını döndürmüştü. "Büyücülerin kanı bu kadar güzel kokmaz" dedi arkadaşının gözlerinin içine bakarak. Jeonguk kaşlarını çatıp ne demek istediğini anlamaya çalıştı. "Ne diyorsun be?" Jiwoong havayı koklar gibi etrafa burnunu çeke çeke bakınıyordu. "Miss gibi kan kokusu alıyorum" Jeonguk'un gözleri büyümüş ve korkuyla yatakta yatan sevgilisin yanına koştu. Taehyung hamilelik ve kırık kanatları yüzünden yataktan pek çıkmamaya özen gösteriyordu.

Jiwoong onu takip etti ve kan kokusunun kaynağını buldu. "Oh burada mıydın kanka?" Jeonguk yutkunup eliyle onu durdurdu.Normal şartlarda hiçbirşeyden korkmayan bu şifacı adam ilk kiz bir vampire korkuyla bakıyordu "Uzak dur!"Bu hali eğlenceli gelmişti ve Jiwoong oyununa devam etmek istiyordu.  "Ne oldu bir şey mi gizliyorsun arkadaşından.Aşk olsun ama Jk" Jeonguk'un lakabıyla seslendi tatlı tutmaya çalıştığı sesiyle.

"N-ne saçmalıyorsun?N-ne gizleyebilirim ki?" Dedi etrafına bakınıp gözlerini kaçırarak. Jiwoong'un sevgilisine zarar veremeyeceğini bilse de içindeki babalık ve eşini koruma iç güdüsü ona bunu yaptırıyordu. "Çık hadi korkutacaksın onu!" Bu seslerle uyanan Taehyung,başına kadar örttüğü yorganı açıp uykulu gözleriyle karşısındaki vampiri görünce çığlık atmıştı. "Aaaah!Junkookk!Odamızda vampir var koşşş!!" Dedi büyük bir korkuyla.

Jeonguk onu sakinleştirmeye çalışıyordu. "Korkma güzelim Jiwoong o" duyduğu sesle yan tarafına bir hışımla dönen narin peri sevgilisinin güçlü kollarına sarıldı. Taehyung hala korkarken "Evet ama vampir işte!" Dedi ağlamaklı sesiyle. "Aa darılırım bak." Dedi gülmemek için kendini zor tutarken. "Uzatma Jiwoong çık odadan hadi!" Jiwoong gülerek çıktı yatak odasından.

"N-neden gelmiş evimize?" Diye sordu ağlamaklı gözlerle sevgilisine bakarken.Onun bu ürkek tavırları şifacı perinin gözüne bir hayli tatlı geliyordu. "Jaemin onun evindeymiş güzelim onu söylemeye gelmiş" Taehyung bir an rahatlamış gibi hissetmişti.
"Ahh gerçekten mi?Çok sevindim.Ama neden onun evindelermiş ki?" Dedi soran gözlerle bakarken.
"Bilmiyorum aşkım bunu konuşmak için getirdim onu buraya"
Saçlarından öpüp yataktan kalktı ve "Sen odadan çıkma ne olur ne olmaz hahaha..." Dedi kahkahalarla. Minik peri ona vurur gibi yapıp kaşlarını çattı "Çok kötüsün dalga geçme sevgilinle!"

Jeonguk gülümseyerek uzaklaşırken,iyilik perisi onu durdurdu "Bir dakika!Ona ne ikram edicez,ya kanımızdan bir kaç yudum isterse?" Dedi hala korku dolu gözlerle "Saçmalama sevgilim gidecek birazdan merak etme"

"Sizi net bir şekilde duyuyorummmm!!!!" Diye bağırdı vampir.Perilerin en kısık sesini hatta iç sesini bir tek Jeonguk'un duyduğunu sanıyordu fakat bu özellik vampirlerin hepsinde vardı. "Bu da herşeyi duyuyor aşkım ya!" Dedi sitemle. "Bunu da duydumm!!" Taehyung oflayıp yüzünü başka yöne çevirdi.

Jiwoong boydan camdan,etrafa bakarken Jeonguk gelmişti. "Onları görebilir miyim?" Dedi beklentiyle.Ancak vampir bu hassas konu için tereddütlüydü.
"Seni kasabamızda görürlerse iyi olmaz.Biliyorsun?"
"Biliyorum ama artık onları bulduğumu söylemem lazım,yalan söyleyip lanetlenmek istemiyorum"
"Onları ben getireceğim"
"Hayır hayır ben geleceğim"
"Kardeşine zarar vermelerinden korkmuyor musun?"

Korku kelimesinden bile nefret eden şifacı peri hızla vampirin dibinde bitti ve "Baksana gözlerime!"
Vampir bu sinirin sebebini anlamasa da korktuğunu belli etmemek için yüzünü çevirdi ve yutkundu "Tamam anladık korkmuyorsun da-" Jeonguk vakit kaybetmek istemiyordu bu yüzden siyah pelerinini giyip
"Muhtemelen işaretlendiği için şuan hamiledir.Hamile birine zarar veremezler.Hadi beni onlara götür" dedi aceleyle.

Sonra sevgilisinin yanına gidip "Biz gidiyoruz bitanem.Jaemin'i oradan getirmem lazım durumu iyi değilmiş" Taehyung,Jaemin için endişeliydi fakat kendi durumu da iyi değildi.
"T-tamam ama ya ben?" Dedi sevgilisine korkuyla bakarken,
"Sen burada bebeğimizle uslu uslu bekleyeceksin tamam mı?" Dedi gözlerinde gördüğü anlamsız korkuyu incelerken.
"Korkuyorum Jeonguk" Hala neden korkuyor olduğunu anlamıyordu.Kendini eskisi gibi yanındayken güvende hissetmiyor muydu artık.
"Korkma bebeğimiz seninle" ancak bu teselli bile Taehyung'un gözlerindeki korkuyu hafifletmemişti.
"Beni de götür lütfen"
Ömründe hiç bu kadar kötü bir hisse kapılıp korkmamıştı Taehyung. "Onları alıp hemen döneceğim sevgilim"
"Gitme Jeonguk gitme"
Jeonguk eğilip dudaklarından öptü "Burada güvende olacaksın korkma meleğim.Hamile olduğun için korkuyorsun biliyorum ama merak etme sevgilin hemen dönecek hm?"
Taehyung'un kabul etmekten başka çaresi yoktu.Üzerine çöken halsizlikle gözleri kapanmak üzereydi yeniden. "Uykum geliyor Jeonguk" dedi yakınarak.Hamilelik insanlara nazaran perileri daha fazla zorluyor ve yoruyordu.
"Uyu birtanem.Uyandığında ben burada,baş ucunda olacağım söz veriyorum"Onun sözüne her zaman güvenirdi ama yine de son kez şansını denemek istedi.
Ellerinden tutup halen gitmesine izin vermiyordu fakat halsizliği galip gelmiş ve uyumasına sebep olmuştu.

Söz vermişti ...

Uyandığında Jeonguk yoktu,hatta burası Jeonguk'un evi bile değildi.

SİZCE TAEHYUNG ŞU AN NEREDE?
YORUMLARINIZDA BANA FİKİR VEREBİLİRSİNİZ .BİLİYORSUNUZ FİKİR VE ELEŞTİRİLERE AÇIĞIM🤍🤍🤍

Şifacı Peri(Vkook)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin