BİLEKLİK

7. BÖLÜM: GÜVEN

Her zaman güven sorunları olan biri oldum. Kimseye kolay kolay güvenemiyordum. Babamın ölümü ile o çok güvendiğim kendime de güvenim kalmamıştı. Sanki her şey yalanmış gibi geliyordu. Sanki her şey tam oldu derken bir anda yok olacak gibi geliyordu. Öyle de oluyordu. Hayata olan tüm merakım tükenmişti. Dipsiz bir çukura düşmüştüm. Elimden birinin tutmasını bekliyordum. Ama tutan kimse yoktu. Ailemden sadece annem kalmıştı. O da işten eve zor geliyordu. Arkadaşlarım Lale ve Toprak ise bana sadece destek olabiliyorlardı. Ama ben başka birini istiyordum. Bana hayatı tekrar yaşanabilir bir yere getirecek birini. Bana duygularımı geri verecek birini. Bana tekrardan sevmeyi öğretecek birini. Belki yarındır o gün diye diye kendimi avutmaktan çok sıkıldım. Ama evren eminim beni yanıltmaz. Doğru işareti bekliyorum, bekleyeceğim...

7.Bölüm
*Sana güvenmek istiyorum.*

Lale'nin gelmesiyle ortam gerilmişti. En güzel anların katili Lale. Evet artık Lale'nin takma adı bu olacaktı. Mavi Lale'yi pek sevmiyor gibi gözüküyordu. Ne kadar en yakın ardaşım olsa da aslında son günlerde ben de pek sevemiyorum. Gece ve Lale, Gece'nin odasına çekildiler. Çalışmaya başladılar. Uyuduğumuz için zaman hızlı geçmişti. Akşama birkaç saat vardı. Bugün şirkete gitmediğim için biriken bir ton iş vardı. Bilgisayarımı açtım ve çalışmaya başladım. Bir yandan aklıma Mavi'nin asistanım olduğu gelmişti. Evet buna alışmak zor olacaktı. İlk defa bir asistanım vardı. İşlerin bir kısmını Mavi'ye yükledim. İkimiz çalışmaya başladık. Yağmur durmuştu. Kahvemi yenilemeye karar verdim. Gece ve Lale içinde kahve yaptım. Merdivenlerden üst kata çıktım. Gece'nin odasının kapısı yarım açıktı. Sessizce kapıya doğru ilerledim. Odadan gelen herhangi bir ses yoktu. Sadece klavye sesi ve terastan gelen rüzgarın esintisi duyuluyordu. Kapıyı çaldım ve içeri girdim. Gece masasında Lale ise terasta çalışıyordu.

"Kahveler geldi."dedim yüksek sesle.

Gözünü kırparak "Güzel zamanlama."dedi Gece.

Gülümseyerek karşılık verdim. Gece'nin yüzüne her baktığımda bu sabah aklıma geliyor. Beni öpmüştü. Ama hala bu konu hakkında konuşmuyordu. Biz neydik ? Hala arkadaş mıyız ? Belki de onun için çok normaldir. Kim bilir kaç kızı öptü. Düşüncelerimin arasından çıkıp Lale'nin kahvesini de verdim. Teşekkür etti ve imalı bakışlarla bana baktı. Lale'nin sakladığı o şey neydi diye düşünerek aşağı indim. Ağır ağır çalışmaya devam ettim. Akşam yemeği için çok sevdiğim bir tarifi yapacaktım. Akşam yemeği için Toprak'ıda çağırmaya karara verdim. Ama önce Gece'ye sormam gerekiyordu. Telefonumu çıkardım. Gece'ye yazmaya başladım.

Gönderen: Ben
Gece akşam için güzel bir fikrim var.

Gönderen: Gece
Nedir o güzel fikir ? Yoksa beni mi kaçıracaksın haha.

Gönderen: Ben
Haha hayır. Güzel bir sofra hazırlayacağım ve Toprak'ıda çağıracağım. Tabi izin verirsen. Sonuçta senin evin.

Gönderen: Gece
Süper olur. He bu arada izin almana gerek yok. Benim evim senin evindir güzellik :))

Bu mesajla yüzümde güller açmıştı. Hızlıca tarifi araştırmaya başladım. Birkaç saat bu mutfaktan çıkmayacaktım bu kesindi. Önlüğümü giydim ve yemeklere başladım. Fırında tavuk ve sebze, mercimek çorbası, patates salatası ve çikolatalı pasta. Ayrıca bunların yanına da ev yapımı limonata, ıspanaklı börek ve kızarmış ekmek. Liste çok güzeldi. Fakat yapması da oldukça zor olacaktı.

3 saat sonra

Saatler akşam yediye geliyordu. Yemekler neredeyse bitmek üzereydi. Toprak'ı aradım ve akşam yemeği için davet ettim. Yarım saate orada olacağını söyledi. Bende bu sürede sofrayı hazırlamaya karar verdim. Ayrıca üstüme de düzgün bir şeyler giymem gerekiyordu. Beyaz uzun bir gömlek akıllarda sorular bırakabilecek bir kıyafet hahahaha. Gece'ye şirkete gidip hemen geleceğimi söylemek için yukarı çıktım. Bir de ne göreyim. Masada uyuya kalmıştı. Lale ise hala çalışıyordu. Sessizce odadan çıktım ve şirkete gitmeye karar verdim. Arabam şirketin oradaydı. Taksiye binmeye karar verdim. Birkaç dakika içinde şirkete geldim. Hızlıca ofise çıktım. Herkes "Serra hanım neden gelmediniz ?"diye sorular soruyordu. Duymamazlıktan geldim. Üstüme siyah dar bir elbise giydim. Altına beyaz topuklularımı giydim ve birkaç takı taktım. Saçlarımı alttan topuz yaptım. Makyajı da hallettim ve hızlıca yemeğe yetişmeye çalıştım. Arabama atladım ve hızlıca yola çıktım. Yaklaşık on dakika içinde eve geldim. Toprak gelmişti. Arabası bahçenin önündeydi. Kapıyı çaldım ve heyecanla açılmasını bekledim. Kapı açıldı. Açan Mavi idi.