BAŞ BELASI

148 9 1
                                    

Evet bu gün okula gidecektim. Sabah kalktım ve okul için hazırlandım. Korede ilk kez okula gideceğim için çok heyecanlıydım.

Evden çıktım okla gittim. Büyük çok büyüktü. Sınıfımı bile zor buldum.

Sınıfa girdiğimde bir kaç kişi vardı bende boş bir sıraya oturdum ve kafamı masaya koydum.

Kafamın dürtülmesiyele kafamı kaldırdım. Karşımda Woojin vardı. Ne bunun burada ne işi var?

"Zeynep de mi bu sınıftasın?"

"Evet" "sanırım sende bu sınıftasın?"

"Evet bende bu sınıftayım. Anlaşılan bu dönem çok güzel geçecek"dedi.

"Sanırım"dedim.

Sınıfa hoca girdi ve kendini tanıtmaya başladı.

"Merhaba çocuklar ben Jung sizin coğrafya hocanızım"dedi. Hoca herkese teker teker ismini sormaya başladı sıra bana geldi.

"Peki senin adın ne canım?"

""B-buse yani Buse"ah neden kekeliyorum kendimi rezil ettim.

"Sen Koreli değilsin sanırım?"

"Evet"

"Nerelisin peki?"

"Türk Türküm ben"dedim. Sınıftakiler bana garip bakmaya başladı.

"Ne güzel ülkemizde seni ağırlamaktan gurur duyarız"dedi ve gülümsedi ben de gülümsedim herkesle teker teker tanıştıktan sonra derse başladı.

Teneffüs zili çaldı ders ben hala sıramda oturuyordum. Tekrardan Woojin'in yanıma geldiğini farkettim.

"Sana etrafı gezdirmemi istermisin?dedi.

"Tabi olur"dedim. Tam sıradan kalkacakken yanıma bir kız geldi güzel bir kızdı gerçekten çok hoş görülüyordu bir erkek olsam onun sevgilisi olmak isterdim. Kız konuşmaya başladı.

"Merhaba Buse"dedi.

"Merhaba"

"Ben Minju"

"Tekrardan merhaba Minju"dedim umursamaz bir sesle.

"Sana bir şey söyleyim mi?"

"Söyle"

"Benim çok Türk arkadaşım oldu"dedi.

"Ne kadar güzel"

"Ama hiç biri dayanamadı"

"Neye?"

Elini masaya vurdu"bana"dedi ve gitti.

Ne diyordu bu kız gerçekten bununla uğrasamazdım derslerime odaklanmak lazım dı.

     <~>
En sonunda dersler bitti ve okuldan çıktık tam gidecekken Wojin yanıma geldi.

"Buse istersen seni eve ben bırakabilirim"dedi. Tam reddedecekken Jimin'in yanıma geldiğini farkettim. Bu çocuk neden geldiği yanıma.

"Merhaba Buse hadi gidelim"dedi Jimin.

"Buse benimle gelecek"dedi Woojin. Ben ikisi arasında konuşmayı dinlerken Woojin bana döndü ve konuştu.

"Buse kim ile gideceksin"dedi. Aslında Jimin ile gitmek istiyordum ama onu kendimden soğutma kıydın bu yüzden

"Seninle gelicem Woojin"dedim. Yürüyerek giderdim aslında ama Jimin sinir olsun ve benden daha çok soğusun diye Woojin ile gitmeyi seçtim.

"Duydunuz Jimin bey prenses benimle gelecek"dedi Woojin. Noluyo ya prenses de nereden çıktı. Jimin'in yüzü kıpkırmızı olmuştu nedenini hala anlayamadım zaten onunla gitmemi gerektiren bir sebebim de yok.

"Pekala görüşürüz" üzerine bastırarak "prenses hanım"dedi ve arkasını dönüp gitti.

İçimde garip bir şey oluşmuştu Jimin'e böyle yapmak hiç hoşuma gitmedi istemiyordu. Ben hep onların hayaliyle yaşarken Jimin beni almak için benim okuluma geliyo ama ben reddediyorum ise bak yaa.

Tam Woojin'in arabasına binecekken "Woojin aslında benim bir işim vardı kusura bakma" dedim. Tam arkamı dönüp gidecekken bileğinden tuttu ve kendine çekti.

"Bana bir yemek sözün vardı unuttun mu prenses"dedi. Ah prenses ne ya ben sadece annemin bana prenses demesini seviyorum Woojin'in yada başkasının değil.

"Ş-şey ben şimdilik gitmeliyim ama merak etme yemek aklımda"dedim ve oradan uzaklaştım. Aslında aklımda değildi tamamen unutmuştum.

Yolda giderken yanıma bir kız çetesi geldi. İçlerine Minju da vardı bana baktı ve

"Naber Buse"dedi.

"İyi"dedim. Bana garip bakıyordu sanki ezikmişim gibi.

Yanımdaki kızlardan birisi Minju'ya "yeni hedefimiz bu mu"diye sordu. Ne hedefi ya.

Minju hemen kızın karnını dürttü ve susturdu.

"Ne hedefi"dedim.

"Ah sen ona bakma Busecim"dedi ve yanımdan gittiler.

Boş boş sokakta yürüyordum buraları daha tam bilmiyordum bile. Yanıma bir araba yaklaştı ve durdu. Camları siyahtı kim olduğunu anlayamadım. Cam yavaş yavaş indi ve içinde Jimin'i gördüm.

"Oo prenses yanınïzdaki şahıs sizi arabasından mı attı?"dedi alaycı bir şekilde. Beni aşağılıyordu bunu fark ediyordum.

"Bu senin ilgilendirmez"dedim ve yoluma devam ettim. Arkamdan bağırdı "sana bir şey söylemem gerekiyor"dedi. Ciddi görülüyordu o yüzden durdum. Arabadan indi bana yaklaştı yaklaştı ve yaklaştı. Aramızda az denecek kadar mesefe vardı.

Kulağıma eğildi ve "iyi yürümeler" dedi ve arabasına binip gitti Ah bu çocuktan gerçekten nefret etmeye başladım. Hemen telefonumu çıkarıp telefonuma Jimin'i "baş belası"diye kaydettim.

Ama neden beni okuldan almaya geldi hem okulumu mereden biliyordu? Off gene kafam karıştı ama sinirliydim Jimin'e. Hemen eve gittim zaten gidebileceğim başka bir yer de yoktu BTS'in evine gidebilirdim ama Jimin'in yüzünü görmek istemiyordum.

Ece gittim kendime yiyecek bir şeyler hazırladım. Yemeğinde yedikten sonra hemen ödevlerinin başına oturdum.

Uykum gelmişti telefonuma bile bakmadan yatağıma yattım.

GRUBUN YENİ ÜYESİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin