Seloo! Yine uyku tutmadı ve bende tahmin ettiğiniz gibi boş vakit bulup bölüm yazıyım dedim. Gerçi haftaya 2 büyük sınavım var.
Özellikle biri hayatımı fazlası ile etkileye bilir, ama umrumda değil annem istiyo diye sınavı geçmeye çalışcam. Diğer sınav ise notlarımı yükseltmem gereken İsveççe mlsf.
Bu arada bu gün 1.Eylül "ARMY"'ler bu günün ne anlama geldiğini bilirler.
Ve sonunda en sevdiğim mevsim olan son bahara da girdik neyse aysh yine boş yaptım.
Şunuda belirtiyim kesin ama kesin bu bölümü 1 haftadan önce bitiremem. Neysee hadi bölüme geçek iyi okumalar canolar._ _ _
İsviçreye geleli tam bir hafta olmuştu.
Bu gün özel bi gündü, çünkü Efe Açelya'ya açılıcaktı.Umarım onlar için en iyisi olur.
Öğlenden sonra alışveriş merkezine gelmiştik kızlar o mağazadan bu mağazaya koştururken bizde arkalarından ilerliyorduk.
"Ben açıktım gibi ya. Bir şeyler mi yesek?"
Dedi, Yeldanınki."Sevgilim daha 2-3 mağaza kaldı onlarada gittikten sonra mı yesek?"
Yeldanın alışverişi ne kadar sevdiğini hepimiz biliyorduk, O yüzden kıyamayıp onayladık.
Kızların yanı sıra bizde bir şeyler bakıyorduk.
Ben klasik düz tişört aldım.
Resmen düz tişört koleksiyonum vardı her renkten bulundururum.
Bu sefer kırmızı tişört aldım, aslında evde 2 tane kırmızı vardı, ama bu tonunu çok beğendiğim için bunuda aldım.Kızlar ise hepsi bir şeyler deniyorlardı.
Dünya ilk denediği diz üstü beyaz elbisesi ile çok güzel olmuştu.
Hayranlıkla Dünya'ya baktım, ağzımdan bu sözler çıkı verdi
"Çok güzel olmuşsun."Dünya:"teşekkür ederim."
Güneş:"Teşekkür mü edersin?"
Dedim ve göz kırptım.En son Açelya denemişti aldıklarını.
Son giydiği çiçekli beyaz elbise çok yakışmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANTINA Güneşin hikayesi
Fanfiction𝐵𝑒𝑦𝑧𝑎 𝐴𝑙𝑘𝑜𝑐̧𝑢𝑛 𝑦𝑎𝑧𝑑𝚤𝑔̆𝚤 "𝐾𝐴𝑅𝐴𝑁𝑇𝐼̇𝑁𝐴" 𝑘𝑖𝑡𝑎𝑏𝚤𝑛𝑑𝑎𝑘𝑖 𝐵𝑎𝑏𝑎𝑠𝚤 𝑘𝑎𝑑𝑎𝑟 𝑦𝑎𝑘𝚤𝑠̧𝚤𝑘𝑙𝚤 𝑣𝑒 𝑘𝑎𝑟𝑎𝑟𝑙𝚤 𝐴𝑛𝑛𝑒𝑠𝑖 𝑘𝑎𝑑𝑎𝑟 𝑐𝑒𝑠𝑢𝑟 𝑣𝑒 𝑓𝑒𝑑𝑎𝑘𝑎𝑟 𝐵𝑢𝑟𝑎𝑘 𝑑𝑎𝑦𝚤𝑠𝚤 𝑘𝑎𝑑𝑎𝑟 𝑘𝑜�...