"Bu hallerine bitiyorum güzelim."
"Herkes bu hallerime bitiyor Sedat sana özel bir şey değil." Dediğim an sinirlendi 'Ay götüm o benim Samet'im gibi olamaz bir kere.' Sen ne ara sahiplendin Samet'i iç ses?
"Kimmiş senin bu hallerine biten denyo herif?" Dedi.
"Ya Sedat senin olmayan birini bu kadar sahiplenmen gerçekten çok acınası." Dedim.
Sigarasını yere attı ve üzerime geldi.
"Sence ben buradan seni almadan gider miyim?" Dedi.
"Hayır gitmezsin o yüzden yanında başka adamlarda getirdin." Dedim evet kendimden eminim o buraya yıllar sonra geldiyse istediğini almadan gitmezdir.
"İşte benim akıllı kızım o yüzden zorluk çıkarmadan benimle geliyorsun."
"Sedat beni iyi tanıdığını sanıyordum. Bilirsin ki biri bana emir verdiğinde inadına onu yapmam." Dedim. Kafenin tezgahındaki su dolu cam şişeyi aldım ve başımdan aşağı döktüm. Cebimde ki çakmağı aldım ve deri koltuğa attım koltuk yanarken Sedat oraya bakıyordu. Hemen boydan boya kırdığım cam duvardan atladım ve dışarı çıktığım an koşmaya başladım Sedat arkamdan
"Yakalayın ve bana getirin aksi takdirde kendi kafanıza sıkın!" Diye bağırdı. Götveren herif
Hemen telefonu çıkardım ve Caesarı aradım. Nefes nefese kalmış bir şekilde konuşmaya başladım.
"Caesae Sedat burda bana helikopter yolla adamları burada peşimdeler çabuk ol bilekliğin konumundan yolla şuan harekat halindeyim karşımdaki hastanenin çatısında olsun hazır halde ama çatıya iniş yapmasın ben helikopterin içine atlayacağım." Dedim ve hastaneye koşar adımlarla girdim.
"Tamamdır Nehir helikopter geliyor." Dedi
"Şuan yangın merdivenindeyim koşuyorum siktir yoruldum."
"Nehir dayan yanında teçhizat yok mu?" Dedi.
"Hayır Mert salağı ile dövüşürken kullandım."
"Mert ne alaka?" Dedi.
"Caesar geldim sayılır helikopterin merdivenini sallasınlar ve uçuşa kalksınlar." Dedim ve telefonu kapattım.
Çatıya geldiğim de soğuk rüzgar beni ürpertse de helikoptere koştum ve merdivene doğru atladım eğer atlayamasaydım büyük ihtimalle yerde ölümü bulurdunuz. Sedat'ın adamları arkamdan bakarken hala merdivende süzülüyordum.
"FUCK YOU SEDAT" diye bağırıp orta parmak kaldırdım adamların bazıları sinirlenirken bazıları bağırıyordu.
"Nehir hanım ellerinde silah var size sıkabilirler." Dedi kaptan.
"Ben onlara sağlam lazımım kim bana sıkarsa Sedat'ta ona sıkar." Dediğimde kaptan bana o kim der gibi baktı.
"Peşim de olan adam Sedat bu gereksizler de adamları." Dedim.
"Anladım Nehir hanım."
Telefonum çaldığında arayanın Samet olduğunu gördüm.
"Nerdesin Nehir?" Dedi şüpheli bir ses tonunda.
"Küçük bir görev vardı Samet ne oldu?" Dedim.
"Pek inandırıcı gelmedi ama neyse. Çabuk eve gel seni bir yere götüreceğim." Dedi.
"Tamam." Dedim ve kapattım. Üstüme bir göz attım ıslak ve çamur gibi ayağımda ki sızı ya baktım. Siktir bacağım ne ara kesilmiş?
"İlk yardım çantası var mı?" dedim.
"Oturduğunuz koltuğun arkasında bir sorun mu var?" dedi.
"Hayır ufak bir sıyrık." dedim ve yaramı temizledim Caesar'a mesaj attım
Nehir: Helikopter için teşekkürler :)
Caesar: Nehir şuan kaptan ile konuşuyorum fakat senin gelmediğini söylüyorlar neler oluyor.
siktir bu kaptan da bir şeyler olduğu belliydi.
"Bir şey mi oldu Nehir hanım?" Dedi kaptan.
"Hayır Hilalle yani arkadaşımla konuşuyorum" Dedim. 'Bu adam kesin Sedat'ın adamı' Haklısın buradan paraşüt ile kurtulabilirim.
"Bu helikopterde hiç paraşüt ile atlayan biri oldu mu?" Dedim sanki bu konu ile ilgileniyormuş gibi.
"Evet paraşütlere ilgili misiniz?" Dedi. Yüzüme samimi bir gülümseme koydum.
"Aynen hep paraşüt takmak istemişimdir burada varsa deneyebilir miyim?" Dedim. Kaptanın yanında ki adam şüpheli şüpheli bakıyordu.
"Arkada var isterseniz yardım edebilirim Nehir." Dedi piç Nehir hanıma ne oldu.
"Çok iyi olur aslında." Dedim yanındaki adama işaret verdi ve komutayı adam aldı arka tarafa geçti ve perdeyi kapattı. Göt veren herif.
"Arkadan verebilir misin bu arada ismin ne?" Dedim.
"İsmim Kaan kollarını kaldır paraşütü giydireyim." Dedi.
Paraşütü giydim ve fotoğraf çekeceğim diye telefonumu alıp Caesar'a mesaj attım.
Nehir: Okey paraşüt ile atlayacağım konumumu atıyorum araba gönder.
Caesar: Tamam.
"Kaan."
"Efendim Nehirciğim."
" Sedat'a selamımı ilet ve Ananın amına kadar yolun var." dedim ve helikopterden atladım. 'Buna orta parmak yok mu?'
Tabi ki var. Kaan bana helikopter den bakarken orta parmak çektim ve yönümü değiştirdim.
Yere 200 metre uzaklıkta olduğunu tahmin ettiğimde ipi çektim ve biraz savruldum. Bilmediğim bir evin çatısına düştüm. Paraşütten kurtuldum ve Caesar'ı aradım.
- Alo Caesar konumumu attım gönder buraya araba.
- Göndereceğim Nehir sen hangi akıl ile bana haber vermezsin Sedat'ın geldiğini.
- Boşver sonra konuşuruz
- Samet'e anlattım her şeyi seni almaya geliyor.
- Gel birde Samet beye açıklama yap.
Dedim ve suratına kapattım önümde bir araç durdu ve Samet koşarak bana sarıldı.
"Sana bir şey oldu diye ödüm koptu bana yalan söylemenin bir cezası olacak Nehir hanım." Dedi.
"Ceza mı ben çocuk muyum amına koyiyim hadi gidelim artık." Dedim ve tam binecekken Samet kolumdan tuttu ve dudağımda hissettiğim sıcak baskı ile kendime geldim. SİKTİR! NE NE NE NE NE NE NE!!!!!
'Namusumuz elden gidiyehhhh'
İlkimi Samet'e verdim aptal kafam dirseğini geçir şuna gebersin. Suratına çarpmak istiyorum ama bir yanım ise karşılık ver diyor ama karşılık verir ve ona kapılırsam beni bu çukurdan kimse çıkaramaz. Siktir ne yapacağım.
Alt dudağımın dişlenmesi ile karşılık istediğini anladım ve istediğini verdim.
O hasret ve özlem ile dudağımı sömürürken ben ise amatörce dudağımı hareket ettiriyordum. En sonunda nefes nefese ayrıldığımızda "İlk öpücüğünün ben kaptım sanırım." Dedi.
"Çok komik dudağımı sömürürken iyiydi ama." Dedim sinirle ve onun konuşmasını beklemeden arabaya bindim. 'Resmen trip atıyorsun şuan.'
Bacağımda başlayan sızı ile inledim.
___________________________________
Bugünlük bu kadar aşkolar vote unutmuyoruz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON PERDE
ActionTesadüf her şeyin başlangıcıdır. Aynı görevde yer alan yer altı mafyası ve hem görevin başrolü olan hem de EJDER örgütünün temsilcisi olan kadın eğer yolları kesişmişse bize sadece onların aşkına tanık olmak kalır... Ya da ihanet mi demeliydim?