M var bu bolum baslikta yazdigi gibi
Minhoyla tanisiyoruz
...Jisung oğlanın kolları arasında eve girdiğinde sanki her şeyi yeni anlıyormuş gibi gözlerini kırpıştırmış ve oğlanın omuzlarını iterek onun kucağından inmişti, kızıl saçlı oğlanın yüzündeki sırıtışı gördüğünde sesini düzeltmişti "Neden senin evinde olduğumuzu açıklamak ister misin acaba?" Katil evin kapısını kapatırken bakışlarını oğlana yönelmişti tekrar, kırmızı ve siyahın hakim olduğu ev oldukça güzel ve şık görünüyordu "Neden soruyorsun ki? Sanki bilmiyorsun" oğlan başkomiserin üzerine birkaç adım attığında Jisung otomatik olarak gerilemiş ve sırtını duvara çarpmıştı, onun bu tepkisi Lee Know'u güldürmüştü "Yoksa duymak mı istiyorsun?" Oğlan Jisung'un çenesini nazikçe yakaladığında baş parmağıyla onun dudağını okşamıştı, sonra parmağını oğlanın açık dudaklarının arasına doğru soktu "Seni becereceğim" Jisung oğlanın dudakları arasındaki parmağını ısırmış ve sızlanarak parmağını geri çekmesine sebep olmuştu
"Söylesene Lee Know, daha parmağındaki ufak acıya bile katlanamıyorsun, kalçalarındaki o keskin acıya dayanabilecek misin? Ağlarsan üzülürüm çünkü"
Katil kahkaha atmıştı bu sözler üzerine, gerçekten onun bu hayalperest yaklaşımı hoşuna gitmişti "Bu hırçın hallerin bitiriyor beni, ama çok hayal kurmamalısın, ben altta olmam başkomiser" oğlanın alaylı bakışları Başkomiseri sinirlendirmiş gibi duruyordu, onu duvara sıkıştırmış olan oğlanı tek eliyle geri itmiş ve onun kolları arasından kurtulmuştu, katil onun her haraketini zevkle seyrediyordu bu sırada "Altta olmana gerek yok Lee, kucağıma da gelebilirsin, ama dürüst olacağım acımayacağına dair söz veremem" kızıl saçlı oğlan başını eğmiş ve gülümsemişti bu sözlere karşı, onu domine etmek istiyordu demek? Bunun düşüncesi bile komik gelmişti "Neye gülüyorsun amına koyayım? Ordan bakınca götümü siktirtecekmişim gibi mi görünüyor sana?" başkomiserin göz devirişi kızıl katili daha da eğlendirmişti "Yoksa sen bakir misin? Ondan mı korkuyorsun bu kadar? Kıyamam ben sana başkomiser, söz yavaş olurum" Lee Know kahkaha atarak oğlana baktığında Jisung dişlerini sıkmıştı sinirle, resmen gel beni sik diyordu ha bu çocuk
"Haha çok komikmiş ya, sen hiç 26 yaşında bir bakir gördün mü sikik piç? Bakirmiş"
"Tamam sinirlenme hemen" kızıl katil sırıtarak ondan biraz kısa olan oğlana yaklaşmış ve ellerini onun kalçalarına atarak sıkmıştı "Bu sıkı kalçalar bir bakire uygun görünüyor ama, darsındır da şimdi sen" oğlan başkomiserin gözlerine yaramaz pırıltılarla bakarken söylemişti bunu, Jisung'un onun kasıklarını attığı sert diz darbesiyle yere doğru eğilmiş ve kendini durduramadan tekrar gülmeye başlamıştı, bir türlü gülüşünü durduramıyordu, hem sızlayan kasıklarını tutuyor hem de gülüyordu kızıl saçlı oğlan "Karşında hâlâ bir polis memuru var farkındaysan? Dikkat et o sözlerine" sonra oğlanın çökmüş olduğu yere yaklaşıp onun çenesini iki yanından sıkarak tutmuş ve eğik olan başını kaldırmasını sağlamıştı, hâlâ alayla bakan yüzü onu yumruklamak için bir sürü sebep sunuyordu Jisung'a, katil onu daha da sinirlendirmek için dalga geçerek konuşmuştu "Ne yaparsın? Yoksa babana mı söylersin poliscik? Korktum bak şimdi"
"Sen hazır diz çökmüşken yarrağı da yiyeyim dedin galiba?"
Kızıl saçlı oğlan ona tepeden bakan oğlanın kemerini tutmuş ve dudak büzmüştü "Ama yiyemem ki şimdi, benimki çok acıyor, odaklanamıyorum" oğlan ayağa kalkmış ve Jisung'un ensesine elini götürerek saç tutamlarını karıştırmaya başlamıştı, hoşuna gidiyordu onunla oynamak "Ben ne yapabilirim? Sihirli bir şekilde sikini iyileştiremem ya" Jisung umursamazca konuştuğunda kızıl katil oğlanın ensesinde bekleyen eline bir anda baskı uygulamış ve oğlanın kendisine çekilmesini sağlamıştı, burunları çarpıştığında kimse o an o yakınlığı bozmamıştı, Jisung'un elleri oğlanın omuzlarına yavaş hareketlerle ulaşmıştı tabii, ikisi de hallerinden memnun gibiydiler "Onu bu hale getiren sensin, sorumluluğunu al başkomiser, sen bir polissin ya" Jisung gözlerini kaçırdığında oğlan sırıtıyordu "Hem çok zor değil, bak sana bir sır vereyim" demiş ve kıkırdamıştı katil aşağılarına bakarak "Öpersen geçermiş, öyle diyor"