23- Nakavt

38 1 2
                                    


Yağmurun söylediği sözden sonra hiç birimiz bu konu hakkında konuşmamış, plan hakkında yorum yapmaya başlamıştık.

Yağmurun öğrendiğine göre bugün saat 18.00'da Gökçe ve Önder için lüks bir restorantta rezarvasyon ayırtılmıştı.

Bu yüzden bizde hemen yan masalarına bir rezervasyon alıp işi sağlama almıştık.

Yağmura çok yalvardığım için önden Sarp ve ben gidecek onları biraz izleyecek ve tam dosyayı Öndere verirken onları basacaktık.

Plan hazır olduğu için geriye hepimizin hazırlanması kalıyordu. Bu yüzden Sarp ve Kayra evlerine giderken bizde hemen hazırlanmaya başlamıştık.

Üzerimde olan kan kırmızısı askılı gece elbisesi beni olduğumdan daha davetkar gösteriyor ve fiziğimi ortaya çıkarıyordu.

Sırt dekoltesi olan elbisemin arkasındaki ipleri bağladıktan sonra ayağıma siyah ucu kapalı bir topuklu ayakkabı giyip beyaz kol çantamı elime aldım ve son kez aynada kendime baktım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sırt dekoltesi olan elbisemin arkasındaki ipleri bağladıktan sonra ayağıma siyah ucu kapalı bir topuklu ayakkabı giyip beyaz kol çantamı elime aldım ve son kez aynada kendime baktım.

Tam tepede topladığım kenarlarına iki perçem bıraktığım saçlarım, hafif makyajım ve kırmızı ateşli elbisemle bu gecenin yıldızı yine benim!

Ah ulan ne güzel kadınım!

İdamdan çıktıktan sonra yavaş adımlarla merdivenleri indim ve koltukta telefonuyla ilgilenen kuzenimi gördüm.

Gri ceket ve pantolondan oluşan takım elbisesini giymiş ceketin altına ise siyah bir kazak giyerek kombinini tamamlamıştı.

Yazar notu: Çantayı görmezden gelin unutmayın bizim Yağmurumuz çanta kullanmaz!  KSDBSKJCQ

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yazar notu: Çantayı görmezden gelin unutmayın bizim Yağmurumuz çanta kullanmaz!  KSDBSKJCQ

"Nihayet!" dedi koltukta sıkıntıdan patlamış kuzenim ve bakışlarını telefondan ayırıp bana çevirdiğinde şaşkınlıkla beni süzdü.

"Bu gece Sarp seni evibe götürmeye çalışabilir ona asla izin vermemem lazım." dedi şaşkınlıkla beni süzmeye devam etti.

Bu onun dilinde çok güzel olmuşsun demekti.

"Teşekkür ederim." dedim ona doğru yürürken ve devam ettim.

"Sende çok güzel olmuşsun."

Söylediğim söz ile kaşlarını çatan kuzenim bana bakmaya devam etmiş ve "EyvAllah. " demişti.

Yağmurun yanına oturup hafifçe ona doğru yaklaştım ve "Ne zaman gelecekler?" dedim.

Kimlerden bahsettiğimi anlayan kuzenim hemen cevao vermiş ve "10 dakikaya burada olurlarmış." dedi.

Kolumla hafifçe onu dürtüp aklıma gelen şeyi sırıtarak dile getirdim.

"Siz Kayra ile ne ayaksınız??"

Sorduğum soruya karşılık sinirle bana bakmış ve "Bok ayağız! Ne ayağı olcaz lan!" demişti.

"Onu artık affetmenin zamanı gelmedi mi?" diye sordum merakla.

"Bana iki kere ihanet eden birini affedecek miyim sanıyorsun sen?! Onu asla affetmem hayatımın en kötü dönemleri sadece ondan ibaretken onu nasıl affedebilirim Nazlı?!" dedi hiddetle benden uzaklaşırken.

"O hayatının iyi dönemlerinde de vardı Yağmur." dedim ve gözlerinin içine bakarak devam ettim.

"Aşık olduğun dönemlerde."

Gözlerinin içine bakmaya devam ettiğim kuzenim şaşkınlıkla aramızda ki bakışmayı kesmiş, kaçtığı gerçeklerle yüzleşmişti.

Gözlerinden okunan şaşkınlığı ve bir anlık söylediğim söz ile afallaması Yağmurun bunu beklemediğini hazırlıksız yakalandığını gösteriyordu.

"Ne aşkı l-lan?!" dedi sonunda konuşmayı başaran kuzenim.

"Ergendik oğlum o zamanlar! Aşk değildi o oynamıştım ben onunla!" diye itiraz etti hızla başını iki yana sallayarak.

"Peki." dedim sakin bir sesle.

"Kendini kandırmaya devam et." sözüm bittikten sonra dışarıdan gelen korna sesiyle hızla ayağa kalkmış ve "Geldiler." diyerek kapıya yönelmiştim.

Benim arkamdan gelen kuzenimde kapıyı kapatmış ve siyah arabaya doğru yürümeye başlamıştı.

Arabanın sürücü koltuğundan inen Sarp büyük bir aşkla beni süzmüş gözleri bana bakarken parlamıştı.

Ona doğru hızlı adımlarla yürüdükten sonra hızla sevgilime sarılmış kokusunu doya doya içime çekmiştim.

Her zaman sonmuş gibi içime çekerdim kokusunu.

Sanki son olacakmış gibi.

Hafifçe geriye çekildikten sonra ona bakmaya başladım.

Gözlerimde ne gördü bilmiyorum ancak bu bana daha derin bakmasını sağlamıştı.

Hiç birşey söylemeden birbirimuze bakmaya devam ederken arkadan gelen Yağmurun sesi bakışlarımızı ona döndürmemizi sağlamıştı.

"Yeter lan! Hint dizisi bakışmaları gibi oldu olacak şu kafasına avize düşen kız gibi yao Nazlı tam olsun amına koyayım!" diye bağırıp hızla arabaya binmişti.

Şaşkın bakışlarımızı Yağmurdan çekip tekrar birbirimize bakmaya kalmadan Yağmur hızla arabadan inmiş ve" Neden bana arabada bir pezevenk olduğunu söylemediniz?! Mikrop kapacaktım resmen! Korona gibi herif ya!! " demişti.

Yaklaşık yarım saatlik bir çabanın ardından Yağmuru zorla Kayranın yanına bindirmiş bizde öne binmiştik ancak Yağmur hala susmuyor hala konuşuyor bize bela okuyordu.

" Hayır ben anlamıyorum! Niye ben bu yılışığın yanına biniyorum?! Yani sebep ne- Burası osuruk koktu! Seb yaptın dimi lan?! Sıç birde tam olsun! Alın beni bunun yanından çok kötü osurdu!" diye bağırmıştı.

"Ne osurması kızım! Yalan atma! Ayrıca benim osuruğum kötü kokmaz!" diye kendini savunmuştu Kayra.

"Niye?! Senin osuruğun çilek aromalı mı?! Oldu olacak ben pembe bok çıkartıyorum de tam olsun!"

Yağmurun kaka muhabbeti hepimizin midesini bulandırmış bu yüzden hepimiz bunun iğrenç olduğuna dair nidalar çıkarmıştık.

"Yağmur Kayranın osuruğu nige buralara uğramıyor da sadece sana geliyor çok merak ettim!" diye bağırdım sinirle.

" Ee osuruğu da kendi gibi manyak gelip beni buluyor!" demişti.

Bir kaç dakikalık sessizlikten sonra Yağmur pat diye arabanın kapısına yapışmış" Yok ben vallaha atacam kendimi! "demişti.

Yağmurun dediği şey ile Kayra hızla" Lan! "diye bağırmış ve kapıyı açılmaması için sıkıca tutmuştu.

Sarp hızla kapıyı kitledikten sonra Yağmur Sarpa ağız dolusu küfür savurmuş ve tekrar uslu haline dönmüştü.

Deli kız.

****

Çok pis şeyler yapcam hazır olun.

Minik Tasarımcı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin