star | beomjun

28

o gün yeonjun'dan bir mektup bekliyordum fakat onun yerine kasetçalarla karşılaşmıştım. şaşkınca parmaklarım arasına aldım gri kasetçaları. içinde kaset vardı. kasetin üzerindeyse yeonjun'un imzası olan çıkartmalar.

gülümsememe engel olamadan kulaklıkları taktım ve oynatma düğmesine bastım. uzunca bir sessizliğin ardından çok sevdiğim sesi duydum.

"beomgyu?" sesini duyar duymaz gözlerim dolmuştu. "umarım sesi iyi kaydediyordur. seni o kadar özledim ki.. neyse şu an bunlardan konuşup seni üzmek istemiyorum. nasıl hissediyorsun? ağrıların tamamen geçti mi? yemeklerini aksatmıyorsun değil mi? eskiden de hep çok az yerdin. sana yemek yedirene kadar canımdan bezdirirdin beni. sana yemek yedirmeyi özledim.. lütfen ben yokken yememezlik yapma." bir kaç tıkırtı sesi geldi. "şimdi sana en sevdiğin şarkılardan birini çalacağım. sonra da o gün.." durdu. durma lütfen. "o gün sana dinletmek istediğim şarkıyı dinleteceğim."

yeniden duyulan tıkırtıların ardından gitar sesi duyulmaya başladı. çok sevdiğim gitarının sesini duyar duymaz gözlerimi kapattım istemsiz. gözlerimi kapattım ve onu yanımda hissettim. yanıbaşımda, bana gülümserken.

bir kaç dakikanın ardından sessizlik olmuştu.

"şimdi sana bahsettiğim şarkıyı dinleteceğim." güldü. tanrım, gülüşünü o kadar özlemiştim ki.

and i'm kissing you lying in my room

holding you until you fall asleep

and it's just as good as i knew it would be

stay with me, i don't want you to leave

"seni seviyorum. seni seviyorum. seni seviyorum. seni seviyorum gyu. benim güzel yıldızım, seni hep seveceğim."

"seni seviyorum, jun.."