star | beomjun

3

"beomgyu?"

kasetçalarımı durdurup kapı aralığından bana seslenen anneme çevirdim bakışlarımı. kişisel eşyalarımdan bana kalan tek şey kasetçalarım olmuştu. o gün yanıma almadığım tek eşyam.

eve geldikten sonra odamdan dışarı pek çıkamıyordum. hâlâ ağrılarım vardı ve yedi yirmi dört bu odada düşüncelerimle baş başa olmak bünyeme hiç iyi gelmiyordu. kaçış yolunu şarkılarda bulmuştum.

elimde bir kaç kasetten başka bir şey yoktu. hepsi sıradan siyah kasetlerdi fakat sadece biri koyu maviydi. üstünde bir kaç çıkartma ve tam ortasında "benden gyu'ya." yazılıydı. en çok bu kaseti dinliyordum. kim hazırlamıştı bana bilmiyordum. diğer hatıralarım gibi bu da silinmişti. yapboz parçaları her geçen gün artıyordu.

"gel anne."

aralık olan kapıyı iyice açarak içeri girdi. bir elindeki telefona bir de bana bakıp duruyordu. yatağımın yanına geldi ve kendisine ufak bir yer edinip oturdu. ardından telefonu bana uzattı.

"uyuyup uyumadığından emin olmak için gelmiştim. madem uyanıksın sana telefonunu verebilirim."

"benim telefonum mu bu?"

"evet." yutkundu. "kaza anında senden çok uzak bir yere fırlamıştı. çalışması için umudum yoktu ama yine de tamir etmeleri için götürmüştüm. numaraları kurtarabilmişler ama fotoğrafların çoğu silinmiş."

"sorun değil. şu an fotoğrafları umursayacak halde değilim sonuçta." telefonu avucuma bırakırken yanıtladım.

"aç mısın?"

"hayır." siyah telefonu incelemekle meşguldüm. arkasında çıkartmalar vardı. kasetle aynı çıkartmalar.

"peki o halde. yemek birazdan hazır olur. acıkırsan haber et tamam mı?"

"tamam, teşekkürler anne."

gülümseyerek saçlarımı okşamış ardından odadan ayrılmıştı. kasetçaları açtıktan sonra telefonun içindekileri incelemeye başladım. nelerle karşılaşacağımdan pek emin değildim. her şeye sıfırdan başlamak gibiydi.

önce mesajlar kısmına girdim. kaza günü birileriyle konuşmuş olabilirdim. kayıtlı numaralardaki isimleri okudukça bir bir aklımda canlanıyordu. sınıf arkadaşlarım, okulum, yaz tatilinden önce yaptığımız parti.

mesajlar arasında gezinirken en üstteki isim dikkatimi çekti. yeonjun hyung.

anlık gözümün önüne gelen binlerce anıyla ekrana bakakaldım.

"yeonjun hyung.."