-16-

38 18 0
                                    

"Herkes kendini kurtacak şeyin ders olduğunu düşünüyor ama beni kurtacak olan müzikti."
.
Onun sesini duysam da takmamaya çalıştım. Sonuçta ben bu sınava çalıştım. Tamam ilk defa bir sınava çalışıyordum ama olsun.

Kendim hariç başkasının haklı çıkması benim için ölüm gibiydi. Hayat bir yarıştı ve bu yarışa devam edecektim.

Hoca masadaki kağıtlara göz atıp sınav başlamışken anlık arkamı dönüp Berke sen görürsün diyip el salladıktan sonra önüme döndüm. İşte sınav şimdi daha eğlenceli olacak.

Bildiklerimi hızlı hızlı kağıda yazıp, bilmediklerimi de şıklardan sallamaya çalışırken zil çaldı.

Zil çalıp iyice strese girmişken hoca elimden kağıdı alana kadar sonuç olarak ne bulduysam yazdım. Sonuçta hocalar gidişat yolundan iyi kötü puan veriyordu. Ah ben ne diyorum ya? Sınıftaki ineklere derken ben inek olmuştum.

İnansanın başına ne geliyorsa birini kınamaktan geliyordu. Tıpkı Siyahı sevdiğim gibi. Tamam iç ses saçmaladın artık şu kağıdı hocaya verelim de sınıftan çıkalım artık.

Hocaya kağıdı zar zor verdikten sonra ellerime baktım. Simsiyah olmuştu ve şuanda ellerim kömüre bulanmış gibiydi.

Sınav boyunca oturduğum sırayı toplama işleminden sonra Berkin yanımdan geçtiğini gördüm.Bana kötü kötü baksa da umursamadım.

Sudenin kağıda dikildiğini görünce onun yanına gittim.
"Sakın sınav nasıl geçti diye sorma nemin her zamanki gibi kötü geçti. Ee senin nasıl geçti? Tabi Siyahı kesip dersi anladıysan eğer sınav güzel geçmiştir."

Öksürdüm.
"Sude boş boş konuşma. Sınavlar bittiyse eğer ben kaçıyorum. Sen benim gibi yapma dersleri kaçırma."

Sudeye kalem ve silgisini iade ederken konuştu.
"Ama bugün en önemli dersler vardı. Hem artık dersleri kaçırmıcam diyip yine kaçıyorsun."

O bana sitem ederken tatlı görünmeye çalışarak elimde takılı olan gümüş yüzüklerimle oynadım.
"Evet ama Elmas Sultanın bugün defilesi var. Daha doğrusu provası var. Ona böyle şeylerle uğraşma diyorum ama beni dinlemiyor. Ve benimde orda olmamı istiyor."

Sude:
"Kızım sende manken gibi kızsın bence ondan seni istiyor."
Onun dediklerine gülerken Sudenin omzuna vurdum.
"İkimizden birinin serseri diğerinin de inek olup ders notlarını serseriye atması lazım. Görüşürüz bebek."

Onun yanından kaçarken bağırdığını duydum.
"Hey inek olacak en son insan benim. Her neyse. "
Sudenin dediklerine gülüp merdivenlerden aşağı inerken Sultanımın daha önceki günler konum attığını unutmuş ve telefonuma yine konum atmıştı. Sanırım yaşlı hele de unutkan olmak zordu.

Telefonumdan kulaklıklığımdan müzik dinleyip Sultanımın uzun zamandır tuttuğu depo gibi yere gelmiştim. Depo dediğime bakmayın gayet büyük ve kullanışlıydı. Tıpkı Siyahgilin tuttuğu gizli depoya benziyordu.

Beynimin son dediği cümleyi hepimiz unutalım.

Sultanımın uzun süredir uğramadığı meşhur deponun kapısından girince kulaklığımı kulağımdan çıkardı. Sultanımız konsantre olmak için ne müzik ne de en ufak bir ses duymak istemiyordu.

Kapıyı kapattıktan sonra Sultanım ve bir sürü model kızlarla göz göze gelirken sonra Sultanımın arkasından kızlara dikkat bomba gibi patlayabilir işareti verdikten sonra sarıldım.
"Sultanım yine ne oldu? Neyi şikayet ediyorsun?"

Babaanem:
"Kızlar dediğim gibi iyiler ama istediğim gibi sahnede yürüyemiyorlar. Hayır yani bak Mina göstediğim gibi yürümek zor mu?"

Sultanım dediklerinden sonra gri renkteki sahnede yürümeye başladı. Yaşı epey ilerlemiş olmasına rağmen nasıl öyle yürüyor diye  hayranlıkla bakarken sahneden indi.

Müzik Kutusu - (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin