Tolga üzerine yığılıp kalan Asya'ya uzun uzun baktı. Öylesine bakma değildi bu, korkuydu, ne yapacağını bilemiyordu. Asya'yı havluya sarıp, yatağa taşıdı ve üzerini örttü. Asya uyanmadan tuttuğu balıkları temizleyip, pişirdi. Masaya pişirdiği balıkları koyup, Asya'nın yanına geldi. O yemeden boğazından bir şey geçmezdi.
Asya biraz sonra kokunun etkisiyle kendiliğinden uyandı. Üzerine baktığında sadece havlu vardı hemen tereddütle kalktı.
Asya: Tolga... Ben neden böyleyim?
Tolga: Asya'm şükürler olsun uyandın.
Tolga hemen sarıldı, Asya hala şok içinde ne cevap vereceğini bekliyordu.
Tolga: Ateşini düşürmek için duş aldırmam gerekiyordu o yüzden üzerindekileri çıkardım.
Asya: Sen bana o halde mi duş aldırdın?
Tolga: Kıyafetlerinle aldırmak istedim ama sonra kurumaz diye böyle bir şey yaptım. Ben arkamı dönüyorum hadi sen giyin sonra balıklarımızı soğutmadan yiyelim.
Asya: Normalde olsa kızardım ama şu an ona bile mecalim yok. Sen ne ara pişirdin?
Tolga: Sen uyanınca acıkırsın diye acele acele pişirdim.
Asya, Tolga'nın arkasını dönmesiyle kıyafetlerini hemen üzerine geçirdi. Çok aç olduğu için masaya koştu, ikisi de ağzına birkaç lokma atmışlardı ki kapı çaldı. İkisi de şaşkınlıkla birbirine bakarken Hakan'ın sesi duyuldu. Tolga hemen koşup kapıyı açtı.
Hakan: Tolga? Asya? Sizi bulana kadar canım çıktı, ne yapıyorsunuz burada?
Tolga: Hiç sorma kanka. Set burada olacak diye bana konum göndermişler ama biri yanlış yönlendirmiş hem benzin de bitti. İyi ki geldin kardeşim.
Hakan: Asya?
Tolga: Asya zaten geldiğinden beri kız hasta yatıyor, şimdi anca uyanabildi. Bizi hemen buradan götür Hakan, daha fazla kalmayalım burada.
Hakan: Tamam tamam hadi hazırlanın gelin.
Asya: Şu balıkları yiyelim bari...
Tolga: Daha iyisini dönünce yiyeceğiz Asya, hadi gidelim.
Asya pek ikna olmasa da şuradan kurtulmak için hemen hazırlanıp çıktılar. Hakan, Tolga ve Asya'yı Tolga'nın evine bırakıp gitti. Asya arabadan iner inmez karşısında annesini telaşlı bir şekilde görünce hemen yanına koştu.
Asya: Anne...
Annesi ve Asya bir süre ağlayıp, sarıldı.
Şerife: Sabahtandır seni arıyorum Asya, ulaşamıyorum. Burada bulurum diye geldim yoksun.
Asya: Hiç sorma anne. Yani şu 1 günde yaşadıklarım inanılmazdı.
Şerife: Sen hasta gibisin sanki kızım?
Asya: Ben sana sonra anlatırım anne de sen beni mi arıyorsun sabahtan beri?
Şerife: Evet, kızım ben sana haksızlık yaptığımı düşünüyorum. Sen de sonuçta sevmişsin, tamam konu ne olursa olsun yine de bizden gizlememen gerekirdi ama ben diyorum ki layığıyla bir düğün yapalım herkes görsün ne dersiniz?
Asya ve Tolga mutlulukla birbirine baktı. İkisinin de gözlerinin içi parlıyordu.
Asya:Sen bizi affetin mi yani? Peki abim ve ablam?
Şerife: Affettik Asya, sen benim gözbebeğimsin. Ne diyorsunuz yapıyor muyuz düğünü?
Tolga: Tabiki anneciğim. Ay çok pardon anne dedim ama.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seversin (13'ten Sonra) #AsTol
Fiksi PenggemarSeversin 13. Bölümden itibaren kendim kurgulayarak devam ettirmek istedim :) Umarım beğenirsiniz...