beni yakala, tüm benliğimi içine hapset • kooktae✓

29✓ [M]

Yani fic 30 bölüm bile değil ama 6 tane smut bölümü var. Max benim fic🚶

Geçen bölüm nerdeyse beş kişi fln yorum yaptı, binlerce kişi okuyor. kırıcı oluyorsunuz arkdslr🥺

"İyi olacağından emin misin Jungkook? Seni böyle üzgün görüyor olmak beni de üzüyor."
Taehyung, bahçede kocası ile yan yana yürürken söylendi ve somurttu. Bebeği ile Taeyong ilgileniyordu.

Jungkook iç çekti ve başını çevirip Taehyung'a baktı.
"Zorundayım güzelim. Ülkenin sınırlarını tehdit eden isyancılar için saraydan ayrılmam gerekiyor. Yuta'yı gönderirdim fakat isyanın sebebi ben olduğumdan gitmem şart. Ben sarayda yokken senin burada yalnız kalmana izin veremem, ailenin yanına dönmen iyi olacak. Üstelik onları uzun zamandır görmedin de. Yuta'yı seni koruması, Taeyong'u da sana eşlik etmesi için yanına vereceğim."

Taehyung somurttu.
"Seni özleyeceğim."
Jungkook'un kolunu yakaladı ve onu durdurdu. Parmak uçlarında yükselip dudaklarını birleştirdi.
Jungkook'un ne kadar arsız ve şehvetli olduğunu bildiğinden hemen geri çekildi.
"Tek parça döndüğünden emin ol."

Jungkook sırıttı ve büyük ellerinden birini Taehyung'un beline yerleştirdi ve bedenlerini sıkıca birbirine bastırdı.
"Yatak odamızdan dışarı adım attığım an seni özlüyorum Taehyung. Ben ne yapacağım."

Taehyung sızlandı ve zarif ellerini alfanın göğsüne koyup onu itmeye çalıştı.
"Bu laflarla beni kandıramazsın Jungkook. Bahçede benimle yürüyüş yapacaksın diye geldik buraya. Sevişmek için değil."

Jungkook yeniden güldü ve Taehyung'u bıraktı. Yeniden yürümeye başladılar.
"Hem bunları düşünmene gerek yok. Henüz değil bir ay sonra gideceğim. Sende üç hafta sonra ailenin yanına gidebilirsin. Babandan haber geldi, buraya seni görmeye gelmek istediklerini söylediler ama onlara beklemelerini, seni göndereceğimi söyledim."

Taehyung kıkırdadı.
"Annem, babam, abilerim ve ablam bebeğimi çok merak ediyor olmalılar."
Yüzündeki tatlı tebessüm ile yürümeye devam ederken aklına gelen şey ile yeniden Jungkook'a baktı.

"Taeyong epey mutsuz görünüyordu. Ona ne olduğunu sorduğumda sana sormamı söyledi."
Söyleyip söylememekte emin olmadığı için biraz düşündü ve en sonunda söylemeye karar verdi.
"Çünkü seni bana şikayet ediyor gibi görünmek istemezmis. Tanrım.. gerçekten de senden çok korkuyor Jungkook."

Jungkook derin bir nefes aldı. Bu konunun elbette açılacağını biliyordu. Uzatmayıp hemen söylemeye karar verdi.
"Konsey ile birlikte Taeyong ve Yuta'yı evlendirmeye karar verdim. Taeyong'un hala burada yaşıyor olmasının uygunsuz olduğunu düşünüyorlar. Yuta ise.. o bir baş belası. Saraya girmesini yasaklamış olsam da sarayın dışında birçok alfanın başına bela oluyor. Bilirsin omegaları baştan çıkarmak konusunda epey tecrübeli ve doyumsuz. Onları evlendirirsek iki konu da çözümlenmiş olur."

Taehyung hemen durdu ve sinirlenmiş bir halde Jungkook'a baktı.
"Ama Taeyong onu sevmiyor ve Yuta ondan daha yaşlı!"

Jungkook büyük ellerinden birini Taehyung'un yanağına koydu.
Dokunuşu şevkatliydi ve güven veriyordu ama sözleri Taehyung'u sinirlendirmeye yeterliydi.
"Taeyong'a fikrini sordum ve kabul etti. Hem eğer bu kararı almasaydım şimdi saraydan kovulmuş olacaktı ve ayrıldığınz için mutlu olabileceğini mi düşünüyorsun? Alışacaktır. Hem Yuta iyi biridir, ona asla istemediği bir şey yapmaz."

Taehyung bir süre alfanın yakışıklı yüzüne baktı ve yanağındaki eli itip ona arkasını döndü.
Ayaklarını yere sert basıyor ve hızlıca yürüyordu.

Jungkook orada öylece durdu ve Taehyung'un arkasından baktı.

~~~~

Taehyung, kapıdan içeriye girdiğinde hemen Taeyong'a sarıldı. Gümüş saçlı omega, o sırada beşikteki omega prensi sallıyordu. Jaemin artık Taeyong ile birlikte aynı odayı paylaşıyordu.