30✓

7.1K 546 90
                                    

"Biliyorsun, Jungkook sizin için büyük ve daha rahat olabileceğin bir yer hazırlatabilir. Bu odada kalmak zorunda değilsiniz."

Taeyong, kendisine giydirilen açık mavi rengindeki elbisenin içerisinde ne kadar güzel göründüğünü düşünerek aynaya bakmakla meşguldü.
Esmer omegayı duyduğunda hemen ona döndü ve endişeyle cevap verdi.
"Hayır! İstemem. Bu oda Jaemin'in odasına yakın olan en büyüğü."

"Peki sen bilirsin ama fikrini değiştirmek istersen haber vermen yeterli."

"Teşekkür ederim Taehyung. Olabilecek en iyi arkadaşsın."
Yanağını öptü ve hızlıca geriye çekildi. Jungkook'un büyük ellerinin, narin boynundaki sıkı tutuşunu ve ayaklarının temasının nasıl yerden kesildiğini çok iyi hatırlıyordu.

Yeniden aynanın önüne geçti ve bu sefer de keyifle saçlarına bakmaya başladı.
"Bugün herkesin ilgi odağı ben olacağım, çok güzel, en güzel ben olmalıyım."
Ardından aklına gelen şey ile suratı asıldı. "Hekim Johnny'e gelmemesini söyledin mi? Onu görmek istemiyorum."

Taehyung derin bir nefes aldı ve başını çevirip gümüş saçlı omeganın aynadaki görüntüsüne baktı. "Evet, söyledim. Merak etme bu sadece göstermelik. Sadece bir kutlama olduğunu düşün ve eglen."

"Öyle yapacağım."

~~~~~

Evlilik ritüeli tamamlandıktan sonra, Taeyong oraya dönmüştü fakat tören, katılımcılar eşliğinde hala devam ediyordu.
Onlarca mumun aydınlattığı oda sıcak ve rahat bir uyku çekmek için harika görünüyordu. Kırmızı renkli yatak örtüsünün üzerine oturup saçlarından tokaları çıkarmaya başladı. Birkaç tane kalmışken kapının açıldığını fark ettiğinde arkasına döndü.

"Neden beni beklemedin çiçek?"
Yuta, elinde Taeyong'un içinde şarap olduğunu düşündüğü bir bardak tutuyordu. Kızıl saçları, yaramaz ışıltılarla dolu iri gözlerinin bir kısmını gizliyordu.
"İlk gecemiz için bu kadar heyecanlı ve sabırsız olduğunu bilmiyordum."

Bardağı kapının yanında bir yere bıraktı. Büyük odada bardağın yere düşen sesi yankılandı.
Ardından yatakta oturan minyon omeganın yanına vardı ve oturdu.
"Bırak ben yapayım."
Taeyong'un kendisine cevap vermek yerine saçından bir tokayı çıkarmaya çalıştığını gördüğünde söyledi.

"Ben odaya gelmek için salondan ayrılırken sen birkaç soylu omegayla flört ediyordun Yuta. Hepsiyle bir geçmişin olduğuna eminim."
Taeyong söyledi ve onun saçında kalan son tokayı çıkarmasına yardımcı oldu.

"Ne o kıskandın mı?"
Tokayı yatağın boş kısmına, diğerlerinin yanına bıraktıktan sonra kılıç tutmaktan nasırlaşmış büyük elleriyle Taeyong'un solgun yanaklarından birini okşadı.
Elini çekmeden baş parmağını da sevimli alt dudağına bastırmayı ihmal etmedi.

"Hayır, kendini çok önemli görme. Sadece Jungkook istediği için evleniyoruz bunu biliyorsun. Sadece aynı odada kalacağız, şey yapmayacağız."

Yuta yüzündeki neşeli ifadeyle başını eğdi ve Taeyong'un yüzüne daha yakından bakarken sordu.
"Ne yapmayacağız?"

Taeyong somurttu ve küçük ellerini yuta'nın yakasına koyup onu kendinden uzaklaştırdı.
"Sevişmeyeceğiz işte. Sadece bu büyük yatağı paylaşacağız. Bana kalsa seni oraya da almam ama hizmetçilerin dedikodu yapmasını istemem."

Yuta'nın dudağının kenarı yukarı kıvrılırken Taeyong'un bileğini kavradı ve onu vücutları birleşinceye kadar kendisine çekti.
Küçük olan hemen yüzünü yana çevirip alfanın gözlerine bakmamayı tercih etti.

beni yakala, tüm benliğimi içine hapset • kooktae✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin