4.Bölüm: Savcı

24 7 3
                                    

Ertesi gün...

" Kameralar neden sökülüyor?" Kadınlar yemekhaneye giderken etrafta çalışan teknikerleri görmüşlerdi.

" Kim bilir? Bugün neden sıra bu kadar az?" Kahvaltı kuyruğuna girdiklerinde her zamankinden az bir kahvaltılıkla karşılaşınca şaşırmışlardı.

" Ne bu?" Karşılarında sadece kapalı küçük kutularda kahvaltılıklar vardı.

" Belma'dan öncesi bile daha iyiydi. "

" Benden duymuş olmayın ama yeni müdür tasarrufa gidiyormuş." Mutfak çalışanının söylediklerini dinledikten sonra kadınlar masalarına grçmişlerdi.

" Ne tasarrufu bu böyle? Devlet karşılamıyor mu bunları?"

" Devlet bir bütçe belirliyor, bize düşeni harcıyor müdür de. Kaynak ne kadar fazla o kadar iyi ama az ise işte sonuç bu oluyor" dedi Kadriye.

"Fehime kasayı boşaltıp mı gitti acaba?" Seda'nın sorusuyla ortalık biraz da olsun yumuşamıştı.

•••

" Belma Hanım, dosyaları inceliyordum da aklıma bir şey takıldı. A koğuşunda hiç olmayacak insanlar bir arada neden?"

Jülide, geldiği andan itibaren cezaevinde olmasını istedikleri için hiç vakit kaybetmiyordu. Bütün mahkumların dosyalarını teker teker inceliyordu.

" Nasıl efendim anlayamadım. "

" Bakın bu mahkum ile bu mahkum aynı suçtan hüküm giymişler. " Jülide, Hale ve Göksun 'un dosyalarını Belma'ya uzattı.

" Efendim, o koğuşta hemen hemen her suçtan hüküm giymiş insan var. "

Jülide, elindeki kalemi bırakıp arkasına yaslandı. " Dediğimi anlamadınız sanırım. Bu ikili aynı anda aynı yerde suç işlemişler. Yani aynı dosyada isimleri geçiyor. Bunların değil aynı koğuş aynı cezaevinde olması bile yanlış. Bu nasıl oldu?"

" Efendim inanın bilmiyorum. Biz bu tür konulara bakmadığımız için gözden kaçmıştır, bir hata olmuştur belki. "

" Peki çıkabilirsiniz. " Belma ofisi terk ederken Jülide de dosyaları incelemeyi sürdürüyordu. İnceledikçe dosyada şaşıracağı şeyler buluyordu.

•••

" Yaz yağmuru da biz havalandırmadayken başlasın olur mu?" Seda söylenerek demir kapıya doğru yürüyordu.

" Belma Hanım ben çıkıyorum, bugünün geri kalanında da gelmem. Burası size emanet. "

" Tabii müdürüm, şimdi bende mahkumlara içeri geçmelerini söyleyecektim. "

" Neden?" Jülide saatine baktı, henüz havalandırma saati bitmemişti.

" Efendim yağmur yağıyor. "

" Yani?" Belma, hemen yanında Ayşin birbirine bakmıştı.

" Havalandırma bitene kadar dışarıda kalacaklar. Sonra neden bizim hava alma hakkımızı elimizden aldınız diye mızmızlanmasınlar. " Jülide, direktifleri verdikten sonra binadan ayrılmak için ofisinden çıktı.

" Ne yapacağız şimdi?" Ayşin daha önce böyle bir şeyle karşılaşmamıştı. Kötü hava koşullarında herkes koğuşlarına dönerdi. Daha sonra hakları olan havanlandırmaya iyi hava koşullarında çıkarlardı.

" Müdür ne diyorsa onu yapacağız. " Belma önde Ayşin arkada havalandırmanın olduğu yere doğru yürüdüler. Demir kapının oraya geldiğinde Tuğçe kapıyı açmaya yeltenmişti ki Belma onu durdurdu.

Demir Duvarlar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin