*WattpadFantasyTR ÖNERİYOR! - Alternatif Dünyalara Yolculuk LİSTESİNDE!
Akaf'ın gözdesi, Selemerçe'nin esareti altında yaşayan, ölümü yaşam sanan ve saf arzularla dolu eşsiz bir ırk... İgnalar...
Güneş'in noksan noktasına ihanet eden, toprağa can ve...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Alchemilla ve Edfu, bataklığın üstünde yüzen birkaç taş parçasına çıkmayı başardığında sarkacın sonraki hedefi onlar oldu. Üzerlerine gelen keskin halkadan kaçmak mümkün olmadığından birbirinden ayrılan ikili, atik bir şekilde birini feda etmeye karar verdi. Alchemilla, Edfu'nun onu ittirmesiyle zıpladı ve bir hızlı trenin minicik bir çıkıntısına asılan yaramaz çocuklar misali sarkacı yakalayıp, keskin yüzeyine parmaklarını batırdı. Rüzgârın etkisiyle bedeni havalandı ve sarkaca eşlik etti. Sıkı tutuşu sarkacın üstünde seyahat etmesine yardımcı olsa da, biraz sonra onu çarpan elektirikle çığlık çığlığa bataklığa geri saplanması bir oldu.
Bakışlar, sarkacın salındığı ilk noktaya kaydı. Orada paslı, parçalanmak üzere olan bir zincirin son gücünü kullanıyor olduğunu gördüler. Sarkaç hareket ettikçe zincir iyice aşınıyor ve kopmak üzere olan parmaklar birbirinden ayrılıyordu. Tam da o sırada, zincirin paslı noktalarından ikinci bir elektirik darbesi fışkırdı.
Bataklıktaki tüm bakışlar, oradan kurtulacak bir nokta aradı.
Bataklığın yoğunluğu değişmediği gibi, oradaki yaratıklar yüzeye ulaşmaya çalışıyordu. Bilekten daha fazlasına gömülenler ayak tabanında üç yüz diş iziyle karşı karşıya kalıyordu. Zoya, hızla çevresini taradı ve merkeze ulaşmaya çalışmaktansa arenanın dış hatlarına gitmenin daha faydalı olacağını anladı; simülasyon onları merkezden uzaklaştırmaya çalışıyordu. Eğer merkeze gitmeye çalışırsa başka bir tuzağa daha düşmesi kaçınılmaz olurdu ancak tersi yön de kubbede işleyen sayaca fazladan birkaç rakam eklerdi.
Anında yönünü çevirip arenanın dış hatlarına doğru sürünmeye başladı. Ara sıra yaratıklar ayağından yakalayınca dizine dek gömülüyor, bazen düştüğü için kolunu da kaptırıyordu.
Onu fark eden Edfu, kendine en yakın arena duvarına doğru ilerlemeye başladı. Böylece düşmek üzere olan sarkaçtan kurtulmaya çalışan yedi igna da kendini arenanın dış duvarına tırmanmaya çalışırken buldu.
Wahi, kıvranmaları son bulduğunda iki sarkacında bir gardiyan misali kendi etrafında toplandığını fark etti. Onu kesmek için bedenine teğet bir halde savrulan sarkaçların rüzgârından dolayı dengesi sarsılıyor ve omuzları ağır darbe alıyordu.