Bölüm 19: Evvel Nigah | Kısım 1

252 4 2
                                    

18 – Evvel Nigah

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

18 – Evvel Nigah

Cevza suya atladığı anda Ruomhildi'nin kızarmış, çirkin suratıyla karşı karşıya kaldı. Acı içinde kıvranırken sırıtan turuncu ignanın keyifli yüz ifadesiyle neye uğradığını şaşırdı. Ruomhildi onu geriye doğru itti ve Cevza, havalanıp buzun zeminine çarptı. Bu çarpma normal zamanda onun kemiklerini kıracak raddede olmazdı ancak şimdi, kürek kemiklerinin birbirine girdiğini hissetmişti. Hareket ettiği sırada etrafında beliren ışıltılar nedeniyle bir süre okyanusta parıldayan bir inci tanesi gibi tüm dikkatleri üzerine çekti.

Diğer ignalar hızlıca yüzeye çıkacaklarını işaret ettiğinde Cevza, çektiği acının yeterli olduğunu düşünerek geleceğini belirtti. Ancak tam da bu sırada, kulağının hemen arkasında hissettiği dondurucu soğu yarıp geçen bir fısıltı duydu.

"Cevza," diyen yok ses oldukça tanıdık bir melodiye sahipti. Cevza hızla arkasına döndü ancak karanlık dışında onu yutmaya hevesli başka bir varlığı göremedi.

Gash'ın ona çabuk olmasını işaret eden hareketini fark edince aşağı ineceğini belirten parmak hareketini uyguladı ve tekrar eden, bu defa çok daha uzaktan gelen fısıltıya doğru yüzdü.

Yüzmede pekiyi değildi lakin şimdi hareketlerinin kaplumbağa hızında olmasına neden olan şey bu becerisi değil, ışıltıların bir pirhana misali onu kemiriyor olmasıydı.

"Cevza," diyen ses bu kez daha derinden geldiğince Cevza kendini okyanusun dibine kafa tutar bir halde buldu. Aşağı doğru süzüldü ve ne kadar zamanın geçtiğini hesaplayamadığı bir vakitte karanlıkta onu seyreden bir çift gözle karşı karşıya kaldı.

Çığlık atıp geriye kaçtığı sırada göremediği ancak hücrelerinin içine dahi hissettiği bir güç, onu kendine doğru çekti.

"Kimsin sen?" diye haykırırken buldu kendini. Bir avuç suyu yuttu, ciğerleri patlama raddesine geldi ve bilincini kaybettikten iki dakika sonra kendine geldiğinde göremediği o varlığın hemen dibinde olduğunu hissetti. Hareket edemedi, felç geçirmiş bir hasta misali kendini havada tutacak hiçbir harekette bulunamadı. Usul usul batarken yalnızca gözlerini görebildiği varlık onunla birlikte hareket ediyordu.

"Beni hatırladın mı Cevza?" diyen ses, siması görülmese dahi Cevza'ya onu hatırlıyormuş izlenimi veriyordu. "Yoksa beni unuttun mu? Yine ve yine unutmayı mı seçtin?"

Cevza başını iki yana sallamaya çalıştı. Sesini duyabildiğini bilse onu tanımadığını haykıracaktı.

"Merak etme," dedi ses. Cevza onun, kendinden çok daha yaşlı bir adama ait olduğunu düşündü. Tik tak sesleri attı, saat süratle ilerledi. Saniyelerin sesi, bir saniyeden daha hızlı atıyordu. "...Bu kez, binlerce defa daha yeniden doğacak olsan dahi unutamayacaksın."

*

*sembolx

*

"Sana sonra açıklarım," diyen Cevza, diğer ignaların durumdan haberdar olmaması için Jadall'ın kulağına fısıldadı. "Bu benim geçmişimle ilgili."

SELEMERÇE Serisi: Esir Ruhlar I-II-IIIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin