Size Küçük kızın bakışı açısını göstermeye çalıştım. Onun yaşadıklarını onun kaleminden okuyun istedim.
Ve şimdi kaldığımız yerden devam ediyoruz...
Her şey hazırdı. Düğün günü yaklaşıyordu ve Küçüğümüz mutluydu. Çünkü özgür olacaktı o gün.
Belki Meleğini bir daha göremeyecekti bu yüzden biraz buruktu ama ruhu özgür kalacaktı. Diğer yarımsına kavuşacatı.
Günler yavaş yavaş geçiyor, küçük kızımız ise bu zamanı sadece gökyüzünü ve Meleğini izleyerek geçiriyordu. Yine ağlıyordu ama canı yanmıyordu. Sanki göz yaşları kendinden bağımsız akıyordu. Her şey için ağlıyordu...
Ve bir akşam üstü gün batımı izledi yine. Derin bir nefes aldı. Son kez. Sonra kapattı gözlerini ve gülümsedi göz yaşları eşliğinde. Ama haberi yoktu ki Melek onu izliyordu. Ve kızını böyle görünce kalbi korkuyla birlikte daha şiddetli çarpmaya başladı. Biliyordu bir şey olacaktı.
Küçüğünü kaybediyordu. Sonsuza dek...
Melek çok güvendiği birinden yardım istedi. Ve yardım istediği de kişide bir melekti. Ve o da severdi küçük kızı bu yüzden ikisi el ele verip küçüklerini kurtarmaya çalıştılar...
Küçük kızın çoktan vazgeçtiğini bilmeden...
İki melek başından beri bunun yanlış olduğunu, küçük kızın artık ayakta bile duramadığını anlatmaya çalıştı. Yani aslında onlarında gördüğü ama görmezden geldikleri şeyleri onlara anlatmaya çalıştılar. Eve geldiğinde ise görmeyi hiç beklemediği bir manzara gördü...
Küçük kız bahçede oturmuş Meleği bekliyordu garip olansa Meleği görür görmez ayakta duramasa bile paytak adımlarla, bir yerlere tutunarak koşup ona sarılmasıydı. Ve de sevinç içinde..
"Doğduğum için değil ama seni tanıdığım için çok mutluyum Anne" dedi
O gün bütün gece kızının yüzündeki gülümsemeyi korku ve acıyla izledi Melek...
"Vazgeçti" dedi içinden.
Sabah uyandığında ise kızını daha da mutlu, daha da güler yüzlü gördü.
Çünkü küçük kız için o gün gelmişti. Artık bitiyordu. Sadece bir gece daha dayanması gerekiyordu. Ama Anne Melek buna izin veremezdi. Zaten anne babasını kaybettiğinde kanatları yaralanmıştı bir de küçüğünü kaybederse yaşayamazdı. Küçüğü onun için her şeydi. Bir anne, bir kardeş, bir Baba, bir sevgili, bir çocuk, bir abla ve de bir aile...Bu yüzden her şeyi bir kenara bırakıp küçüğünü karşısına aldı.
Küçük kızın yüzü düştü.
Çünkü Meleğin gözlerinde olan kararlılığı gördü ve içinden "Hayır, hayır olamaz, olmaz. Bu sefer çok yaklaştım" dedi
Melek nişanlı olduğu kişi ile konuşmasını ve her şeyi bitirmesini istedi küçüğünden. Küçük kız sustu. Sadece gözlerine baktı Meleğin. Ve orada gördüğü şey için kendine lanet etti. Çaresizlik, korku ve de acı...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.