hikâyeyi yeni okumaya başlayacak olan aşklarım malesef ki hikâyenin bölümleri karışmış bu yüzden hangi bölüm olduğunu dikkat ederek okuyun hepinizi seviyorum 💖
───
Sabah arkadaşının yüzüne fırlattığı yastıkla uyanmıştı sarışın çocuk. Ne olup bittiğini anlamadan çilli arkadaşının etrafta dolanıp söylenmesine bakıyordu. "Saat kaç olmuş hâlâ uyuyorsun, beşik salladın herhalde sabaha kadar."
"Saat kaç ki?" sarışın olan hâlâ uykunun etkisindeydi.
"8 BUÇUK! İLK DERSE GEÇ KALACAĞIZ ÇABUK!"
"Tamam, tamam." sarışın olan esneyerek sıcacık yatağından kalkmış ve okul için hazırlanmaya başlamıştı. Pek yapacağı bir şey yoktu, sadece saçlarını düzeltmiş ve okul üniformasını giyinip çilli kankasıyla yurttan çıkmıştı.
Yurtta kaldıkları için okulları hâyli ile yakınlarındaydı. Sarışın olan bu yüzden her sabah arkadaşının bu kadar yaygara çıkarmasına kızardı ama okula erken gittikleri için kahvaltı edebiliyorlardı bu yüzden de bir tık yaygara çıkarmasını severdi.
"Felix! Jeongin! Beni bekleyin lan hayvanlar!"
İkili okulun giriş kapısından tam içeri girecekken arkalarından ikisine seslenen arkadaşıyla durmuş ve onu beklemişlerdi.
"Jisung, hayırdır sen bu kadar erken gelmezdin hiç." Felix tek kaşını kaldırıp sorgularcasına arkadaşına bakarken Jisung koştuğundan dolayı ilk başta nefeslerini düzene sokmuş sonrasında da çantasından kalpli bir kutu çıkararak kutuyu arkadaşlarına göstermişti. "Bunu Minho'nun sırasına koymak için bu kadar erken geldim."
"Sal artık şu çocuğu, sana yüz verdiği de yok zaten. " Felix hızlıca Jisung'un elindeki kutuyu almış ve içini açarak çikolatalara bakmıştı. "Sana yüz vermeyen biri için bu kadar uğraşmana hiç değmez dostum. " bir çikolatayı ağzına atmış ve çiğneyerek kutuyu tekrardan Jisung'a vermişti.
Jisung kulaklarına kadar sinirle kızararak Felix'e bakmıştı. "Sana ne bundan! Karışma bana!" hızlıca oradan ayrılmış ve iki arkadaşını geride bırakarak sınıfa çıkmıştı.
"Şu Jisung'u hiç anlamayacağım, bu kadar ay gay olduğunu bile bilmediği bir çocuk için uğraşıyor." Felix derin bir iç çekmiş ve Jeongin'e dönmüştü. "Neyse, hadi gidelim." Jeongin sadece kafasını sallamakla yitinmiş ve Felix'le birlikte sınıfına çıkmıştı.
Sınıfa girdiklerinde Jisung dediği gibi çikolata kutusunu Minho denilen çocuğun oturduğu sıranın üstüne koymuş ve kendi sırasında heyecanla çocuğun gelmesini bekliyordu. Felix arkadaşı için üzülüyordu ama vazgeçmeyeceğini bildiği için onu desteklemekten başka bir şey yapamazdı şu an.
Ders zili çaldığında herkes sıralarına yerleşmiş ve öğretmenin gelmesini beklemişti. Jisung biraz endişeliydi çünkü hoşlandığı çocuk henüz sınıfa gelmemişti bile, normalde asla geç kalmazdı.
"Bugün yeni edebiyat öğretmeni geliyor duydunuz mu?"
"Galiba öğretmen olarak ikinci yılıymış."
"Eğer bugün koridorda gördüğüm adamsa acayip yakışıklı bir adam edebiyat hocamız oluyor kızlar."
Jeongin ön sırada oturan kızların söylediklerine istemeden de olsa kulak misafiri olmuştu. Geçen hafta edebiyat öğretmenleri Bay Kim emekli olmuştu ve bu hafta edebiyat derslerinin boş geçeceğini sanıp arkadaşıyla az çok sevinmişti ama okulun anında bir öğretmen bulması onu şaşırtmıştı.
"Yeni öğretmeni hangi ara buldu bunlar ya?" Felix mızmızlanarak sıraya geri yaslanmıştı.
"Bilmem, Bay Kim'den iyidir umarım çünkü Bay Kim dersimize girdiğinden beri edebiyat notum düşmeye başladı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
teacher's pet - hyunin
Teen Fiction"eğer özelsem, neden bir sırdan ibaretim?" Jeongin okula gelen yeni edebiyat hocasına aşık olmaya başlar.