2. BÖLÜM:HÜCRE <Part I

385 65 21
                                    

Yetimhanenin kapısının önüne geldiğimizde dolmuşta tek kelime etmemiştik Eda yla. O da ben de ruhumuzun derinliklerine yatmıştık, biliyordum.
O da ben de her ne kadar birbirimize güvenip, çoğu şeyi anlatsak ta tam olarak öyle değil işin aslı!
İkimizde bu düşünceyi soğuk bir camın altına saklayıp üstünü bastırsakta ben biliyorum. Edanın da tıpkı benim gibi bir iç dünyası var ve ikimizde birbirimize izin verdiğimiz sürece bu kausun içine girebiliyorduk. Olması gerektiği gibi! !

İçeriye girdiğimizde, Ceren _aynı odada kaldığımız sayısı oldukça fazla olan ve ismini karıştırdığım sayısız kızdan biri _
''Eda abla, Eylül abla'' gözleri boncuk gibiydi ve hafifçe açılmıştı.

''Evet''?diye cevapladım onu.Eda da dikkat kesilmişti.

''Şeyyyy?''

''Ne var kızım?'' Dedi Eda ,anında hiddetlenebiliyordu .
Kız da şaşırmış olacak ki bir an tereddüt eder gibi oldu ama bu bizim sabrımızı daha bir tüketince
''Müdire Abla sizi çağırıyor. Şey hemen gelsinler ,oyalanmasınlar dedi de .''

''Eh be kızım be bir saattir söyleyeceğin bu muydu biz de bir şey sandık ''dedim,biraz yatışarak...
Hep birlikte odaya girdiğimizde Esra abla da oradaydı ve yüzü bir hayli solmuş neredeyse ağlar gibi olmuştu. Müdire Hanıma laf anlatmaya çalışıyordu.

''Yapma Müdire Hanımcım, bugün kızın doğum günü! Pek bir heveslilerdi. Sinemaya gideceklerdi. Ben de garipleri sevindirmek adına peki dedim. Çok şükür dedikleri saattede geldiler.''

''Peki benim neden bundan haberim olmuyor''

''A ama haberiniz olsa izin ver-''

''Tabi ki vermezdim. Birde üste çıkıyor şuna bak ya! ''

''Sen kovuldun! ''

''Ama onun bir suçu yok !''

''Beni ilgilendirmez. Herkes cezasını çekecek. Size gelince 3 gün hücre cezası sizin aklınızı başına getirecektir. ''

Evet ,bizim hayatımız hep böyle olacak sanırım. Ve bu defa sadece bizim değil . Esra ablanın da hayatı ile oynanmıştı. Ve bize 3 gün hücre cezasından daha çok koyar bu.

''Ayşe, şunları hücreye götür! ''

''Neden , Müdire Hanım, suçları ne? ''

''Sanane ya da sanane ne dediysem onu yap sen!''

Hücreye götürülürken çok tanıdık bir his baş gösterdi. Kaçmak. Biz buraya kaç defa getirilmiştik böyle. Hep te hiç suçumuz olmadığı halde. Oraya girmek istemiyordum. Ama bana fikrimi soran yoktu. Muhtemelen birazdan Eda'yı da getireceklerdi. Ah Edacım ah. Şu Ali merakın sayesinde kaç defa geldik buraya böyle.

Ama bu defa öyle olmayacak. Ve aklıma riskli bir oyun geldi. Eğer oyun olduğu anlaşılırsa 3 gün değil ömür boyu hücreye tıkar bu kadın beni. Ama umrumda değil! Bugün bu hücre denen hapisten çı-ka-ca-ğım! Eda Hanım ister gelsin ister gelmesin!

Emin adımlarla hücrenin kapısını yumruklamaya başladım. Ardından da var gücümle öksürmeye başladım. Ayşe denen kadın kapıyı açtı ve

Ne var? Ne öksürüp duruyorsun'' dedi. Ben daha da fazla öksürüp

''Hastaneye gitmemiz lazım'' dedim. Ama artık öksürmekte güçlük çekiyordum. Ama sanki işe yaradı.

Gel benimle. Gidip izin belgesi alalım Müdire Hanım'dan. Müdire Hanım'ın odasına girdiğimizde daha bi güçlü öksürüp nerdeyse tüm oyunculuk yeteneğimi kullandım.

''Ne var? Ne oldu? '' dedi.

NEFRETİN ŞAH DAMARI (ZeyKer!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin