"Madem sen bâkisin, yeter; her şeye bedelsin. Madem sen varsın, her şey var."
°•○●°•○●°•○●°•○●°•○●°•○●°•○●°•○●°•○●°•○●°•○●°•○●°•○●°
Alarmın yayıldığı odamda mızmızlanarak yatağımın yanında duran komodinin üzerine attım elimi. Gözlerim kapalıyken aradığım telefonumu bulamayışım bezgince nefesimi dışarıya salmam yerimden kalkmamı sağladığında gözlerimi kocaman açarak yataktan adeta fırlayıp banyoya koştum.
Kapıyı direkt açtığımda ablamın uykulu bir vaziyette abdest aldığını gördüm.
"Çabuk ol çabul! İmsak girmeden teheccüd namazımı kılmam lazım!" Durduğum yerde sallanadururken ablam abdestini bitirmişti.
"Geç manyak insan, geç," dediğinde gözlerimi devirerek girdim banyoya. Suyu az açarak abdest almaya başladım. Soğuk su sıcak bedenimle temas ettiğinde ürperip titresem de bozuntuya vermeden devam ettim. Abdestim bittiği vakit havluyla kurulanıp odama geri döndüm. Masamın üzerine katlayıp koyduğum namaz elbisemi üzerime geçirip seccademi de serdikten sonra tülbentimi bağladım ve kıbleye döndüm.
İki rekat teheccüd namazımı huzurla kıldıktan sonra masamın üzerinde ki rafımdan Kur-an'ı Kerim'imi alarak seccademe oturdum.
Gözlerim ayetlerin üzerinde dolaşırken vücuduma yayılan huzuru tarif etmemin imkanı yoktu. Öyle huzurlu hissediyordum ki... Kelimelerle açıklayabilecek olsam kelimeler kifayesiz kalırdı.
Okumam bittiğinde kapağını kapatarak yerine geri koydum. Komodinin hemen yanına,yere, düşen telefonumu alarak saate baktığımda imsak vaktine üç dakika kaldığını gördüm. Bugün de kalkabimliştim, Elhamdulillah.
İmsak girdiğinde sabah namazımı kılıp ardından da tesbihatımı yapmış, sırasıyla Duha ve Yasin surelerini okumuştum. Keraat vaktinin girmesine az vakit kaldığında oturma odasına ilerledim.
Karanlık odayı aydınlatmak için ayaklı abajuru yakarak kitaplığa doğru yürüdüm. Risale-i Nur serisinin Lem'alar kitabını alarak tekli koltuğa kurulup okumaya başladım. Gözleriminin gezindiği her bir cümle bilgilerime bilgi katıyordu.
"Madem sen bâkisin, yeter; her şeye bedelsin. Madem sen varsın, her şey var." Cümleleri ağzımdan sesli bir şekilde dökülürken gülümsedim. Sehpanın üzerinde her zaman itinayla bıraktım sarı rengindeki fosforlu kalemimi alarak cümleyi çizdim.
Hoşuma giden çoğu şeyi işaretlemeyi severdim çünkü sevdiğimi böyle belli edebildiğimi düşünürdüm.
Kitabın kapaklarını kapatarak mutfağa doğru yürüdüm. Annemle babam genelde biz dahaden kalkmadan kalkar, abdest alır beraber teheccüd ve sabah namazlarını eda ederlerdi sonra da kalkıp kalkmadığımızı da kontrol ederler ona göre bizi uyandırırlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kur-an Kursunun Muallimi ღ
SpiritualAçılan kapının ardından görülen iki bedende gezdirdim gözlerimi. Bir müzekkerin elini tutan ufak biz kız çocuğu vardı. Sorgular şekilde olan bakışlarım müzekkerin sesini davet etmişti ortama. "Biz kayıt olmak için gelmiştik?"