Açılan kapının ardından görülen iki bedende gezdirdim gözlerimi. Bir müzekkerin elini tutan ufak biz kız çocuğu vardı. Sorgular şekilde olan bakışlarım müzekkerin sesini davet etmişti ortama.
"Biz kayıt olmak için gelmiştik?"
"Evet." Dört harf ve iki heceden oluşan bu kelime hayatımızı pek çok yönden değiştirebilecek kabiliyete sahipti. Genelde onaylamak için kullanılan bu kelime her koşulda denilmemeliydi belki de lakin bugün bu masada otururken ve yanımda hayatımın geri kalanını paylaşacağım adam yer alıyorken onunla evlenmeyi onaylayarak 'evet' diyişim denilmesi gereken bir koşuldu.
Hayatımı paylaşacağım adam yanımda, yanıbaşımda oturuyordu. Üzerine giyindiği siyah damatlığıyla normalde olduğundan daha yakışıklıydı. Gözlerime sunulan bir eser niteliğinde olan bedeninden yayılan parfüm kokusu burun deliklerimden geçerek beynime ulaşmış ve uyuşturmuştu her bir kıvrımını.
Ömer Özyılmaz, çocukluk anılarımı paylaştığım adam ve o adamla ben bir ömür boyu aynı evi en önemlisi de hayatımı paylaşacaktım.
"O zaman bende sizi karı koca ilan ediyorum!" Evliliğimiz resmileştiğinde gülümseme belirdi yüzümde. Salonda alkış sesleri yankılanırken ayağa kalkmıştık.
Yüzümü örten duvağımı kaldırdıktan sonra yüzümü avuçları arasına aldı. Gözlerimin içine kısa bir süreliğine baktıktan sonra yumdu gözlerini ve dudaklarını anlıma bastırdı.
Geri çekdiğinde yüzündeki gülümseyişle beraber gülümseyişim daha da büyüdü.
Ben, Ümame Özyılmaz olarak bulunuyordum artık onun hayatında. Eşi, yoldaşı ve hayat arkadaşıydım onun. Ömrümün sonuna kadar onun yanında olacaktım. Her anımın içinde bulunacaktı. Çünkü Ömer Özyılmaz benim kocamdı.
"Ümame Özyılmaz..." Dudakları arısından dökülen ismim ve yeni soyadımı sesi süslüyordu.
"Soyadım ismine ne kadar da yakıştı öyle." Sesindeki tını içimi kıpır kıpır ederken söyledikleri kalbimin hızını değiştirmeye başladı.
Artık dediklerine alışman gerekiyor.
Evet, alışmam gerekiyor.
Nikah sonrasında odada sadece ailerimizle beraber kaldığımızda üzerimdeki siyah pelerini çıkararak gelinliğimle durmaya başladım. İki günlüğüne kiralamıştık üzerimdeki gelinliğimi. Üst kısmı üst bedenime tam oturduğundan nikah müdürünün yanında öylece durmam dinimiz açısından uygun olmayacağı için siyah pelerin giymiştim üzerime.
