"Yaşamam bile hata." YG'S

763 63 252
                                    

bu bolumu flasback ve yoongi'nin dusunceleri olarak yazdim hem de yoongi'nin gozunden... biraz onun acisindan bakalim olaylara

WP BILDIRIMI GONDERMIYOR HELP pazar gununun 3.30tan beri 0 saka su bolumle ugrasiyorum

watty o kadar sinir etti ki bolum icin hic hevesim kalmadi cidden

asil iddianın ogrenildigi bolumden bile uzun bir bolum getirdim... yani sizde emegime karsilik olarak oy verip yorum yaparsaniz cok mutlu olurum^^

iyi okumalar^~^

..

YOONGI

Hatırlıyordum. Her şey bu yaşıma kadar netti. Tüm yaşadıklarım, her gözümü kapatışımda kendini hatırlatmak için gözümün önüne geliyordu.

Düşünüyordum, fazlasıyla düşünüyordum. Eğer o olayları hiç yaşamamış, güzel bir ailede büyümüş, kimsenin pis dokunuşlarına maruz kalmamış olsaydım. Gerçekten benimde güzel arkadaşlıklarım olabilir miydi? Herkes gibi gezip tozabilir miydim? Kendimi sevebilir miydim? Jaemin yine yanımda olur muydu? Sevileceğime inanır mıydım? Kendimden bu kadar nefret eder miydim? Günlük kafamın içinde dolaşan soruların çok az bir kısmıydı bunlar.

Hayatım berbattı, sanki ilerledikçe daha da kötüye gidiyordu. Ebeveynlerim asla beni sevmemişti, genelde sevmek yerine döverlerdi beni. Bunların nedenleri de çok saçma olurdu. Üstümü kirletmem, oyun oynamam, sadece ruj sürmem gibisinden, dünyanın en normal şeyleri yüzünden dayak yerdim ben. Diğer çocuklar düşünce ailesi ellerinden tutup kaldırırken, ben düz yolda niye yürüyemiyorum diye azarlanırdım.

6 yaşıma geldim. Annem intihar etti. Babama dayanamadığını, katlanamadığını anlayabiliyordum fakat beni hiç düşünmemişti. Arkada kalan 6 yaşındaki küçük, sevgiye muhtaç çocuğu hiçbir zaman düşünmemişti. Ölürken de aynısını yaptı işte. O günden sonra babam bana asla bakmadı bile. Tek bildiği şey alkoldü. İşe gider, gelir, içki içer, bir yerde sızar kalırdı. Bu onun günlük rutini haline gelmişti. Ben eve gece yarısı girsem bile, bana asla bir şey yapmazdı.

Ben de hep 14 yaşıma kadar 2 arkadaşımla konuşmuştum. 14 yaşım mı? 4 yıl öncesi yani. Asıl kabusumun başladığı gün, o gündü. Her şeyi düşünebilirdim fakat o gün, yaşayacak olduğum şeyi asla düşünmezdim. Eh, hayatta hep beklenmedik şeyler olur cümlesini de açıklıyordu sanırım.

Jaemin'in babası, Bay Na. İsmini ağzıma almayı tercih etmem. Midemi bulandırıyor çünkü bu yüzden bu şekilde devam edeceğim. Jaemin ve benim yapacağımız film gecesi başlamıştı her şey. O günkü korkum, hala aynıydı. Düşünmemiştim böyle bir şey yapacağını çünkü o gerçekten çok iyi kalpli birisiydi. Jaemin'in her zaman yanında olur, sevgisini de asla oğlundan eksik etmezdi. Kıskanırdım ben de tabii. Benim ebeveynim daha önce ismimi bile söylememişti çünkü.

O günden sonra bunlar daha fazla artmaya başlamıştı. Kimseye söylemedim, söyleyemedim. Korktum çünkü, beni suçlarlar, beni istemezler diye çok korktum ağzımı bile açamadım. Belki de açsaydım, her şey daha farklı olur muydu?

O zamana kadar bir ilişkim olursa bunun asla ebeveynleriminki gibi olmayacağını bilirdim. Seçeceğim kişiyi çok dikkatli seçeceğimi söylemiştim kendime, yaşadığım olaylardan sonra yanımdan ayrılmayacağına inandığım birisini sevmek istedim.

Başarmıştım da.

Park Jimin...

İlk başta benimle dalga geçtiğini, ciddi olmadığını düşünsem de zamanla ona alışmaya başlamıştım. İlk geldiği zamanlar görmüştüm bu ışığı fakat, bilemezdim. Gerçekten bilemezdim. Bana başlarda söylediği her bir kelimenin, tüm endişelerinin, tüm dediği şeylerin yalan olduğunu. O da diğerleri gibiydi, bir çıkarı için gelmişti yanıma. Farklı değildi. Zaten kim benim yanıma kendi isteğiyle gelirdi ki? Okulda zorbalık gören, sürekli kötü kelimelerle anılan yaşaması hata olan biriydim ben.

The Truth Untold : Yoonmin ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin