nasilsiniz bakalimmm ben iyiyim😩
MEDYADAKI JIMIN ASIRI IYI DEGIL MIII DKJOSGJDSLFLFCFLSLZŞSNBSA
İyi okumalar^~^
..
TAEHYUNG
Koltukta oturmuş, bir şeyler izliyordum ama izlediğimi anlamam kafamdaki düşünceler yüzünden asla mümkün değildi. Kafamdaki düşünceler ise Jungkook'tan oluşuyordu. İçime kapanmış değildim, sadece fazla düşünceliydim o kadar. Jungkook, kalbimi kırıyordu. Evet, belki bunun farkında değildi ama kırıyordu işte.
Bir kere buluşmamızı unutmuş ve beni istemediğini de gözleriyle belli etmişti. Üstüne beni çağırdıktan sonra başkalarıyla buluşması olduğunu hatırlayıp tekrar ekmişti beni. Benim tanıdığım Jungkook, beni asla ikinci plana atmazdı. Eğer amaç, benimle buluşmaksa bizimkileri ekmeye bile hazırdı. Fakat sanırım, o da değişmişti. Belki de onun için artık o kadar değerli değilimdir diye geçirdim içinden.
Çokta dolmuş hissediyordum, Jungkook'un bir suçu yoktu fakat ben kıskanıp üzülüyordum iste. Beni de görsün istiyordum, eskiden olduğumuz gibi olalım istiyordum ama Jungkook, bunu istiyor mu emin değildim. Sanırım istemiyordu. İsteseydi o da bana birkaç adım atmaz mıydı? Görmez miydi o bana buluşalım dedikten sonra olan heyecanımı? Gözlerimde olan tüm sevgimi?
Derin bir nefes verdim. Ona tüm içimi dökmeyi düşünüyordum, sonra da tepkisine bakacaktım. Tüm olayları da anlatmayı düşünüyordum, neden içime kapanıp herkesten uzaklaştığım belliydi. Depresyon tüm etrafımı sarmış ve farkında olmadan herkesi kırıp dökmeye başlamıştım. Mutlu gözükmeye çalışsam da, başaramamaya başlamıştım. Maske takmak işi daha da zorlaştırıyordu bu yüzden, onlardan uzaklaşmaya kadar vermiştim.
Jungkook'a ayrılalım dediğimiz zaman, gözleri korkuyla parladığını hatırlıyorum. Diğerleri her ne kadar fikrime saygı duysalar da, Jungkook korkuyordu. Ben ona her zaman burada olacağımı söylemiştim, olmuştum da. Ayrıldıktan sonra Jungkook'un gerçekten çok kötü durumda olduğunu biliyordum. Üzgündü, kırgındı, toparlanmaya çalışıyordu ama zor bir durumdaydı.
Yemek yemediğini görüyordum, geceleri uyumadığını da görüyordum. Ben de bu yüzden ona bir sürü mektup yazmıştım. Yemek yemesini, uyumasını, kendisini fazla üzmemesini, ona bir gün geri döneceğimi yazdığım bir sürü mektup bırakmıştım dolabına. O ise mektupları açmadan, çöpe atmıştı. Benden geldiğini bilseydi açar mıydı ki? Gerçi içine de kendi ismimi yazmıştım fakat... İçini açmamıştı Jungkook zaten.
Derin bir nefes aldım. Dediğim gibi Jungkook'a her şeyi söyleyip duygularımı da anlatmak istiyordum. Sonucunda reddedilsem bile, Jungkook bana geri dönmeyeceğini söylese bile ben içimdekileri dökmek istiyordum ona. Yüz yüze mi yapmalıydım yoksa yazarak mı? Bence yüz yüze konuşmalıydım. Tabii umarım yanıma gelmek isterdi. İstemezse de artık yazarak söylerdim ya da arardım. Duygularımı her zaman yazmak yerine biriyle konuşarak aktarmayı seven birisiydim çünkü.
Telefonu elime aldım ve Jungkook'a bir mesaj yazdım.
..
(TaehyungxJungkook)
taehyung
jungkook?
burada mısın?jungkook
buradayım taehyungie
ne oldu?taehyung
ah şey
bugün buluşmak ister misin
diye soracaktım
geçen buluşamadıkjungkook
şey
bugün
diğer arkadaşlarımla buluşacaktık
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Truth Untold : Yoonmin ✔️
FanficPark Jimin'in tek isteği aşık olduğunu sandığı Na Jaemin'in gözüne girebilmek,kendini ona aşık edebilmekti. Bunu yapması içinse tek yapması gereken, okulun buzlar prensi Min Yoongi'yi kendine aşık edip ardından onu yıkmaktı. uyari: bu fic kendine...