İyi okumalar dilerim, oy ve yorum atmayı unutmayın.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Yeni taşınan komşu sen misin?" diyen Anka'ya başımı salladım onaylayarak.
O günden sonra onu hiç görmemiştim, pek değişmemişti sadece saçları hafif uzamıştı.
"Sen neden gelmiştin ki?" dedim merakla o ise elini saçlarına atıp hafif dağıttı, alışkanlığı olmalıydı.
Kızıl- kahverengi arası saçları, kahverengi gözleri ve 1.80 yakın boyu vardı onun dışında beyaz tenliydi ve hafif çilleri vardı.
"Murat rica etmişti hem yeni taşınan kişinin kim olduğuna bakmak istemiştim ama senmişsin." dedi gülümseyerek.
Gülümsemesine gözlerim takılırken kendime gelircesine irkildim ve hafifçe kapıyı araladım.
"İçeri gelsene." dediğimde o da onaylayarak başını salladı ve ayakabbılarını çıkardı.
Üzerinde salaş duran bir tişört altında ise normal bir eşofman vardı yine de gözüme güzel gelmişti.
"Yardımcı olabileceğim bir şey var mı?" dedi bana dönerek.
"Hayır, evin tüm işleri bitti. Beğendin mi?" dedim boğazımı temizleyerek hafif gerginlikle, neden gergindim bilmiyorum ama olumsuzluk görsem evi baştan aşağıya değiştirebilirdim.
Hissettiğim bu garip duyguyla kaşlarımı çattım, bu tarz şeyler hissetmemeliydim.
Mesleğim, intikamım bu yolda olan engellerdi.
"Evet, oldukça hoş ve izin verirsen şu kısıma bakabilir miyim?" dedi eliyle göstererek.
Gösterdiği yerde fotoğraflar vardı, başımla onayladım.
O fotoğraflara yönelirken seslendim "Kahve mi içersin yoksa çay mı?" dediğimde bana döndü.
"Kahve olur." dediğinde başımı salladım ve mutfağa geçtim.
İki kupa çıkardıktan sonra suyun kaynamasını beklerken geri döndüm ve kapıya yaslanarak ona baktım.
Eline aldığı fotoğrafa kıkırdadığında kaşlarımı çattım "Neye gülüyorsun?" dediğimde bana döndü.
Gülümsemekten kısılmış gözlerine bakarak yutkundum o ise elinde ki fotoğrafı bana döndürdü.
Fotoğraf 17. Yaş günüme aitti, Ali ile o kadar fena içmiştik ki diğer lise arkadaşlarımız bizim fotoğraflarımızı çekmişti.
Fotoğrafta Ali yüzünün yarısı pasta olmuş bir halde- pastanın üzerinde sızmıştı salak- etrafına bakıyordu ben ise bir direğe sarılıyordum.
Hissettiğim utanç duygusuyla bir elimle yüzümü sıvazladım Anka ise kahkaha atıyordu.
"Hayır, nasıl bu kadar sarhoş oldunuz onu da anlamış değilim." dedi gülerek.
