"Silahımın çiçeğini soldurdular."

6.4K 276 76
                                    

Bu bölümün geçkalması yüzünden kusura bakmayın ama hasta olduğum için yazamadım :/

İyi okumalar, oy ve yorum atmayı unutmayın.

"Üsteğmen Ali Ovaoğlu/ İstanbul" dedi Ali karşımda selam vererek ben ise ona kaşlarımı çattım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Üsteğmen Ali Ovaoğlu/ İstanbul" dedi Ali karşımda selam vererek ben ise ona kaşlarımı çattım.

"Rahat asker, noldu Ali?" dedim çayımdan bir yudum daha alırken, yakında göreve gidecektim tek başıma o yüzden çay içiyordum fırsattım olmaz diye.

"Komutanım silahınızın bakımını yaptım buyurun." dedi Ali bana elinde ki silahımı uzattırken o sırada gözüme takıldı.

Silaha çiçekler takmıştı çoğusu papatyaydı ama oldukça güzeldi.

Ben silahtan gözlerimi alamazken hafifçe çiçeklerde elimi gezdirdim etrafa yayılan güzel ve hafif çiçek kokusu beni rahatlatmıştı.

"Teşekkürler Ali, ayrılabilirsin." dediğimde ışıldayan gözleri ve gülümsemesi ile selam vererek çıktı.

Şimdi ise silahımda ki kurumuş papatyalara bakıyordum sırf zarar gelmesin diye ucundan çıkarmıştım görev bittiğinde ise geri takmıştım.

Tüm tim sessizce oturuyorduk acımız hâlâ tazeydi.

O sırada Murat'ın konuşması ile kulak kesildim.

"Bu ne sessizlik beyler? İmhacı kalk oğlum bize çay getir, sen de bir müzik aç Al-" alışkanlıkla söylediği isimle dudağını ısırdı.

Yine sessizleşip yerine sindiğinde derin bir nefes aldım ve ayağa kalkarak odadan çıktım.

O sırada Albay postasının gelmesi ve Albay'ın beni çağırdığını söylemesi ile Albay'ın odasına doğru gittim.

"Askerimizi şehit düşüreni bulduk Zehir, normalde sana bu görevi vermem ama biliyorum ki bu göreve gitmek için tüm imkanlarını kullanırsın bu yüzden." dedi Albay masada bana doğru eğilerek.

"Bu yüzden ele başını öldür ve gel asker, bu bir emirdir." dedi gözlerime bakarak.

"Emredersiniz komutanım." dedim ve hızlıca odadan çıktım o sırada karşılaştığım Kıdemli Yüzbaşı Aytekin ile karşılaştığımda ona selam verdim.

"Şehidiniz olduğunu duydum, Allah rahmet eylesin." dediğinde yutkundum ve başımı salladım.

"Vatan sağolsun komutanım ama ben kardeşimin kanını yerde bırakmam." dedim sert bir şekilde o ise gülümsedi bu duruma.

En sonunda ayrıldığımızda hızlıca hazırlıklarımı tamamladığımda aynada kendime baktım.

Siyaha bürünmüş üniformam, elimde ki sniper ile her zamanki bendim.

Zemheri | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin