0.5

95.4K 4.7K 569
                                    

"Gelecek misin şimdi?" Abinin teklifi cazip geliyordu. Ankara'ya gitmek ve o özel hastanede çalışmak buradan çok çok daha rahat olurdu benim için. Ama hemen de pes etmek istemiyordum açıkçası.

"Biraz düşün bence. Bir hafta sonra dönüş yapabiliriz. Dene burada çalışmayı biraz daha."

"Olur, güzel olur."

"Ben de kalayım seninle. Eğer gelme kararı alırsan birlikte döneriz?"

"Senin işin?"

"Sen dert etme onları." Abim bana sarılınca gülümsedim. Soğuk bir insan gibi duruyor olabilirim. Ama değer verdiğim kişiler ile birlikte olunca tam tersiydim. Ya da bana öyle geliyordu...

"Kahve yapıyorum bize?"

"Tamamdır. Bende bir duş alayım."

"Banyoda dolapta temiz havlular var." Abim banyoya yönelince mutfağa geçip oturdum. Biraz bekleyip yapsam en iyisiydi. Soğumasın sonra.

Telefonumu çıkardım ve gelen mesajlara baktım. Bir tanesini görünceye kadar her şey çok güzeldi.

0537 ***: O kadar okumuş saygılı kız olarak görmüştü herkes seni.

0537 ***: Hemen askerlere yanaşmışsın.

0537 ***: Bir de rahatsız etmiş mesaj atmışsın. Biz de diyoruz Pars komutanım nasıl bu kızın yanına gitmiş.

0537 ***: Böyle rezillik görmedik.

0537 ***: *fotoğraf

Resimde komutanın arabayla yanımda durduğu görüntüler vardı.

0537 ***: *fotoğraf

Bunda ise hastane odasında abime sarıldığım resim.

0537 ***: *fotoğraf

Ve hastanede komutanın benden hastalar hakkında bilgi aldığı an.

0537 ***: Arabasına binmeler, sarılmalar. Sizden beklemezdik böyle bir şeyi doktor hanım.

0537 *** numarayı engellediniz.

Göz yaşlarım firar etti birden. Bir namussuz damgası yemediğim kalmıştı. Su sesi kesilince kendimi toparladım. Sakin olmam lazımdı. Abim bu işe karışırsa hiç iyi olmazdı.

Birden kapı sertçe çaldı. Basta korksam da açmak için gittim.

Karşımda duran üç kadını görünce ne olduğunu anlayamadım başta.

"Yazıklar olsun sana doktor hanım. O kadar seni okullarımızla görüştürelim dedik, terbiyeli hanım kız dedik. Şu söylenen sözlere bak." Bunlar beni yemeklere boğan oğullarını öven kadınlardı...

"Herkes askerlerle nasıl fingirdediğini konuşuyor."

"Ayıp ayıp. Bir de Berna kızımızın görüştüğü ile." Ne?

"Ne diyorsunuz be siz?!" Abimin sert sesi ile başımı ona çevirdim. Yanımda belirdi hemen.

"Aaaa! Eve de başkasını getirmiş. Ben böyle şey görmedim!" Abimi gören teyzelerden biri hemen uzaklaştı. Kesin soğumadan dedikodu çıkaracaktı.

"Ne biçim konuşuyorsunuz siz benim kardeşim hakkında!"

"Bir de abim diye mi tanıyacaksın?" Berna? Bu kızı işe başladığım günden beri sevmiyordum. İsmini bile bugün öğrenmiştim. Anlamalıydım sürekli beni sorguya çekmesinden bu konu hakkında.

"Ne saçmalıyorsun sen? Ne hakla hakkımda bu dedikoduları yayıyorsunuz?"

"İstemiyoruz biz böyle edepsizi köyümüzde de semtimizde de!" Ay!

"Bu kız size yardım etmek için neler yapıyor siz neler diyorsunuz?"

"Sen sus!"

"Üslübunüza dikkat edin! Karşınızda arkadaşınız yok!"

"Kim varmış?"

"Komiser Savaş Ekin! Bir daha kardeşimi rahatsız ederseniz direk nezarette bulursunuz kendinizi."

Nutku tutulan kadınlar sustu. Tam gidiyorlardı ki birisi dönüp konuşmaya başladı.

"Kızım var seninle yaşıt gibi. Öğretmen olacak yakında. Bir görüşmek ister misin evlad-" kapıyı öyle bir çarptım ki yere düşmediyse iyi. Sonra da çöküp ağlamaya başladım.

"Ağlama güzelim."

Badem ||Texting||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin