0.4

2.6K 177 392
                                        

Helloooo nasılsınız bakimmm?? bölümlerin kısa olduğunun farkındayım ama uzunluğunu giderek arttırmayı düşünüyorumm. İnşallah beğenmişsinizdir kitabı.

İyi okumalar❤️

"Rüyacığım, en sevdiğim arkadaşım, canım, hayatımın anlamı." Beni sevgi sözcüklerine boğan Ömer'e gözlerimi kısarak baktım.

"Yine ne isteyeceksin?"

Söylediğim şeye şaşkınlıkla gözlerini açtı. "Ne istedim ki en fazla ya? İki top dondurma, bir kahve, tenis raketi dışında senden bir şey istemedim. Bana noel babalı çorap alır mısın? Lüüüütfeeeeeğn!"

Sabır çekercesine derin bir nefes aldım. Ömer, Egemen tarafından ensesine yediği osmanlı tokadıyla birlikte sendeledi. "N'apıyorsun olmayan beynini sevdiğim? Kafam uçtu!"

Kumru 'oh olsun.' Dercesine göğsünden aşağı doğru sertçe sürttü elini. Bu hallerine gülerek gözlerimi devirdim.

"Kızı sömürdün lan?! Yeter artık, ulan her şeyi anladım, benden şeker kıracağı niye istiyorsun lan?"

Ömer ciddiyetle kaşlarını kaldırdı. "Zarif şekerlerimi çekiçle mi kırsaydım kardeşim? Lütfen, bu konuda hassas olalım birazcık."

Egemen sertçe yüzüne çarptı elini. Haklıydı. Sabahtan beri bizden ne görse istiyordu. Egemen elini yüzünden indirdi ve Ömer'e baygın bir bakış attı. "Tam dayaklıksın. Paran yok mu senin?"

"Var. Ama beleş daha güzel." Artık üçümüz de kendimizi parçalayacak hâle gelmiştik.

"Kendi paranla aldın aldın, almadın aç kalacaksın abicim. Ben anlamam." dedi Egemen. Kumru, haklı dercesine kaşlarını kaldırdı.

Ömer köpek yavrusu bakışlarını bana çevirdi. Egemen buna dayanamadığımı bildiği için Ömer'in ensesinden tuttuğu gibi ilerletti.

"Şamar oğluma çevirdin lan beni. Köpek miyim ki ben, sen beni sürüklüyorsun?"

"Evet." Egemen'in net cevabı beni kıkırdatmıştı.

Ömer'in kınayıcı bakışları Egemen'deydi. "Kırıcısın."

"Arada olur öyle şeyler ya, takma kafaya çok."

Kumru'yla arkalarından ilerlemeye başladık. Telefonumu elime aldım ve sosyal medyada gezinmeye başladım. Karşıma çıkan videoyla kıkırdadım.

Telefonu kapattım ve kafamı kaldırdım.

Egemen, Kumru ve Ömer durmuş gözleri açılmış bir şekilde bana bakıyordu. Gülümsemem yüzümde dondu.

Bir dakika falan kimse konuşmayınca konuştum. "Ne? Neden öyle bakıyorsunuz?"

Ömer konuştu. "Enişte mi var yoksa? Direkt söyle, kalbim dayanır benim. Gönder gelsin koçum." Dedi elini kalbine atarak.

Egemen Ömer'in arkasında olduğu için ensesine kolayca sert bir tokat attı. Ömer sinirle bağırdı. "Ağzına sıçacağım ama senin ha!" diyerek Egemen'in bacağına tekme attı. Egemen pis pis sırıtarak geriye çekilince Ömer'in tekmesi havada savruldu. Ayağı boşluğa geldiği için yerinde sendelediğinde kahkaha attım.

Ömer'in kınayıcı bakışları beni buldu. "Sana yazıklar olsun Rü. Sana verdiğim emeklere yazıklar olsun." dedi ve cık'ladı. Bu yaptığı hareket beni daha fazla kahkahaya soktu. O kadar gülüyordum ki gözlerimden yaşlar akıyordu.

Geçmeyen TravmalarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin