BEBEKLERİM BEN GELDİMMM
UMARIM İYİSİNİZDİR, YORUMLARDA BULUŞALIM❤️
Bugün o kızı görmemin ve o konuşmayı yapmamın üzerinden tam yedi gün geçmişti.
Bahsettiği hastalığı anlamaya çalışırken kızında o virüsü taşıdığını anlamamız çok uzun sürmemişti tabi ki bölgenin içine yayılması da.
Muhtemelen kız buraya bilinçli olarak gönderilmiş ve virüsünde buraya yayılması sağlanmıştı ya da bu da benim diğer her şey gibi ürettiğim teorilerden olabilirdi.
Virüse isim bulmak kolaydı önemli olan tedaviyi geliştirebilmekti fakat bölgedeki kimyagerlerin ve bilim insanlarının çoğuna bu virüs bulaştığı için yedi gündür sadece virüsün ne yollarla bulaştığını öğrenebilmiştik tabi bu pek kolay olmamıştı.
En kolayından başlayıp virüse isim bularak ismine forgetvirüs demiştik çünkü bulaştığı kişi bütün geçmişini, dününü ve yarım saat öncesini unutuyordu. Buluşma şekline gelirsek sadece hasta olan kişiye temas etmek ve yeterince yakınına gelmesi yetiyordu. Virüs sanki vakanın vücudundan çıkıyor ve vücudumuza girmesini sağlayacak organlardan içeri girerek beyine ulaşıyordu buna derimizde dahildi.
Karşı tarafın nasıl hasta olduğunu anladığımıza gelirsek gözlerinde siyah hareler kayboluyor ve gözleri komple beyaza dönüşüyordu.
Basit düzeyde düşününce öldürmüyordu ve kimseye bir zararı yoktu. Tabi ki bugün gözlerimin önünde gerçekleşen olaya kadar masum düşünmek kolaydı.
Karşımda bu hastalığa yakalanmış bir askerin beyni patlamıştı sanki bir bomba beynini yok etmişti ama patlamadan sonra gördüklerimiz daha korkunçtu çünkü askerin beyni patladıktan sonra kafatasından çıkan birçok kurdumsu şey etrafa saçılmıştı.
Gördüğüm görüntüler hala gözlerimin önünden gitmiyordu. Defalarca kustuğum yetmiyormuş gibi sürekli öğürme isteğim geliyordu.
Gözlerimi kapatarak mide bulantısının geçmesini beklerken '' Toplantı odasına'' diyen Araf'ın sesiyle gözlerimi açmak zorunda kaldım.
Bölgede olağanüstü hal ilan edilmişti. Big bossdan gelen bildirgeye göre bütün görevler ve cezalar iptal edilmiş sadece hastalığın bölgeye yayılmasını engellememizin gerektiği söylenmişti.
Toplantı odasında masanın etrafında toplanmış Araf'ın gelmesini bekliyorduk ve şaşırılacak şekilde kimseden ses çıkmıyordu.
Farkında mısın? bilmiyorum ama insanlar bir virüsten dolayı ölüyor ve tedavisi yok.
İç sesimin söylediği şeyden sonra hak versem de bana bu kadar kasılmaları normal gelmiyordu sonuçta eninde sonunda ölecektik ve bu virüsten olsa ne fark edecekti?
Ölüm kucağına gelene kadar herkes böyle söyler.
İç sesimin karşılık vermesiyle kendimle ufak çaplı bir tartışmaya girecektim ki odaya giren Araf'ı görmemle dikkatimi ona verdim.
Oyalanmadan konuya girmek isteyen Araf'ı incelediğimde birkaç günde ne kadar çöktüğünü fark ettim. Gözlerinin önü uykusuzluktan olsa gerek halka halka olmuştu, kalın çıkan sesi ise bunu destekliyordu.
''Evet, arkadaşlar Big bossdan gelen bildirgeyi hepimiz dinledik ve hepinizin bu olayın ciddiyetine vardığını düşünüyorum.''
''Sadece insanların beyni patlıyor abartılacak bir şey yok. Hepimiz dönem dönem her şeyi unutmayı dilemişizdir bence'' Bunu söylediğimde toplantı masasında bulunan herkesin bakışları bana dönmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BÖLGE +18 ( ara verildi)
Science FictionYüksek duvarlarla örülü bir arsa ve tam ortasında tüm görkemli kasvetiyle duran simsiyah bina Kimse orada ne olduğunu ve neler döndüğünü bilmiyordu sadece kulaktan duyma birkaç cümle ve oradan çıktığını savunan birkaç tane kaçık. Elimizde ne net bir...