𝑨𝒏𝒐𝒕𝒉𝒆𝒓 𝑳𝒐𝒗𝒆 𝑻𝒂𝒆𝑲𝒐𝒐𝒌

17

Beni takip edip bol bol yorum yapmayı unutmayın lütfen

Umarım beğenerek okursunuz...

Sınır; 100 yorumcuk :)

_________

"Rahatsız etmiyorum değil mi Taehyung."

Omega başını iki yana salladı.

"Hayır. Uyanmıştım zaten."

"Güzel. Sana Taehyung dememde bir sakınca yok değil mi?"

Omega yine başını iki yana salladı.

"Hayır yok. "

"Sende bana Jimin de lütfen."

"Peki. Otursana."

Odadaki geniş koltuğu işaret etti ve Jimin oturduktan sonra kendi de oturdu.

"Kral Jeon evleneceğinizden bahsetti. Öncelikle tebrik ederim. Sizin adınıza sevindim. Aslında bugün akşam kendi krallığımıza dönecektik ama Kral Jeon düğünde de bulunmamızı istediğinizi söyleyince burada kalmaya karar verdik."

Omega sevinmişti. En azından bu stresli zamanda yanında birisi olacaktı.

"Teşekkür ederim. Jungkook çiçeklerle aranın iyi olduğunu ve süslemeler de bana fikir verebileceğinden bahsetti ama hamileliğinin son ayındasın seni yormak istemem."

Jimin güzel bir gülümseme verdi Taehyung'a.

"Sakın öyle düşünme lütfen. Zaten normalde de oturup durmuyorum. Çok fazla ortalıkta dolanıyorum. Hatta aramızda kalsın Yoongi ile bu yüzden birçok kez tartıştık. Ama oturunca kendimi kötü hissediyorum hem yorulduğumu hissettiğim an oturuyorum. Sana yardımcı olmaktan çok mutlu olurum."

"Peki. Ama lütfen yorulduğun da bana söyle ki seni oturtayım."

"Pekala. Beni bırakta biraz kendini düşünsene. Daha 3 aylık hamilesin. Oldukça dikkatli olmaz gerekiyor. Kendine fazla yüklenme."

"Henüz karnımda bir büyüme yok. Çoğu zaman içimde bir yavrunun olduğunu bile unutuyorum. Artık büyüsün de onu hissedeyim istiyorum."

Jimin gülümsedi ve Taehyung'un elini tutup kendi şişkin karnına koydu.
Birkaç dakika sonra elinde hissettiği ani baskı ile irkilen Taehyung Jimin'e baktı.

"Sadece tekme."

"Jimin bu çok güzel."

"Evet güzel. Emin ol her zaman bu kadar güzel olmuyor."

"Karnım ne zaman büyür acaba?"

"Sanırım 4. ayını doldurduğun zaman büyümeye başlar."

"Umarım."

"Hadi üstünü giyinmeye git. Önce kahvaltı yapalım sonra da düğünde nasıl bir ortam istediğin hakkında konuşur ona göre çiçekler ve diğer dekorasyon malzemeleri düşünürüz."

"İki dakikaya geliyorum."

Taehyung hızlıca banyoya gidip elini yüzünü yıkadı ve üstünü değiştirip Jimin'in yanına geldi.

"Hadi gidelim."

İkili yemek salonuna geldiğinde onları bekleyen eşlerini gördüler.

"Biran hiç gelmeyeceksiniz sandım."

"Taehyung ile sohbete daldık sadece."

Hepsi birlikte yemeğe başlarken Jungkook hem Taehyung'un tabağına yemeklerden koyuyor hem de Jimin ile iyi anlaştığı için mutlu oluyordu. Eşi olarak tabi ki omegasının yanında olacaktı ama o bir deltaydı bir omega olarak onun ne hissettiğini tam olarak anlayamacağını bildiği için üzülüyordu ama şimdi Jimin vardı. İki omega da sorunlarında birbirine yardımcı olabileceklerdi.

Yemeklerini yedikten sonra iki kral birkaç mesele için Deltanın çalışma odasına gitti.

İki omega ise ellerinde bitki çayları ile bahçeye çıktılar.

"Beyaz rengin ağır olmasını istiyorum. Çünkü beyaz bir hanbok giymeyi düşünmüyorum."

"Hangi renk giymeyi düşünüyorsun peki?"

"Belki mavi tonları?"

"Kesinlikle öyle giymeye karar verdiysen beyaz ile dekore edebiliriz. Kesin kararın mı?"

"Evet."

"Pekala. Beyaz gül kullanabiliriz. Avrupa Krallıklarının düğünlerinde çok kullanılır ama Asya Krallık düğünlerinde henüz hiç rastlamadım ve duymadım. Anlamı ise durulur, masumiyet, saygı, sır, değer gibi şeylerdir. Eğer sende istersen beyaz gül kullanabiliriz."

"Ben çiçeklerden pek anlamam. Ama anlamı güzelmiş. Bence kullanabiliriz."

"Tamam. Kaç kişi gelecek bir bilgin var mı?"

Taehyung başını iki yana salladı ve dudaklarını büzdü.

"Bilmem. Benim ailemden ve krallığımdan hiç kimse kalmadı. Üstelik hiç arkadaşımda yok. Gelecek kişiler yalnızca Jungkook'un tanıdıkları olacak."

Jimin, Taehyung'un ailesi olmadığını bilmiyordu ve üzülmüştü. Aklına gelen düşünce ile gülümseyerek Taehyung'a döndü.

"Ben senin arkadaşın olarak katılacağım düğüne. Jungkook'da kimmiş o Yoongi'nin arkadaşı benim değil, değil mi?"

Taehyung duyduğu şey ile mutlu olmuştu. Gülümsedi ve Jimin'e sıkıca sarıldı. Kocaman karnı ne kadar izin verirse işte.

"Teşekkür ederim."

Sesi titremişti.

"Hadi ama Taehyung ağla diye söylemedim ki. Anlaşılan henüz karnın büyümesede yavrunun senin üstünde büyük bir etkisi var hm?"

Taehyung dolu gözlerine rağmen güldü ve Jimin'den ayrıldı.

"İyi ki gelmişsiniz. Seni tanıdığım için çok şanslıyım."

"Bende seni tanıdığım için çok şanslıyım Taehyung."

"Yoruldun mu?"

"Hayır iyiyim. Sen yoruldun mu?"

"Hayır."

"O zaman bakalım bu güzel bahçede beyaz gül yetişiyor mu bir göz atalım."

"Bakalım."

İkili kol kola girip sohbet ederek bahçede dolaşırken iki kral onları yüzlerinde ki gülümseme ile izliyorlardı.

"Ikiside birbirine iyi gelecek Hyung."

"Buna hiç şüphem yok Jungkook. İki güne bizi unutup sürekli birlikte vakit geçirmeye başlarlar ise hiç şaşırmam."

Sanırım gerçekten öyle olacaktı.

_________________________________________

Ben geldiiimm.

Bölüm sadece VMin'di ama olsundu.

Aslında bu bölümü 16.bölümü yayınladığım günün akşamı yazıyorum. Bi yazma isteği geldi ve hemen yazdım.

Yeni bir fic yazmaya hazırlanıyorum ama bu fici final yapmadan yayınlamaya pek niyetim yok. Hatta o fici final bölümüne kadar yazıp daha sonra atmayı düşünüyorum. Umarım öyle yapabilirim. Şu tatil döneminde yazarsam okul zamanında benim için kolaylık olacak gibi duruyor.

Beklemede kalın lütfen.

Umarım beğenerek okumuşsunuzdur...

Sizi seviyorum<3