MavibirBulut16 aksiyon delisi çıktın başıma hsjdjsjjjd. Al sana aksiyon, umarım hocaya yakalanmazsın 😂😂
∆∆∆∆∆
Dudaklarımı büzerek baktım oğluma. Sude'nin bacaklarına oturmuş kolyesi ile oynuyordu.
Anne ihtiyacını her geçen gün daha da belli ediyordu. Onun da bir anneye ihtiyacı vardı. Ama gel gör ki bu konuda kimseye güvenmiyordum.
"Ben eve gitmek istiyorum." Sude'ye baktım. Çok tatlı bir kızdı. Ablamdı o benim. Bakmaya kıyamam ki ben.
"Gidemezsin." dedim geriye yaslanırken. Huy edinmiştim bunu artık. Öne doğru eğik olunca yüküm daha ağır geliyordu.
"Arhan, eve gitmek istiyorum. Bak bilmediğini şeyler var." Yüsra ile göz göze geldi, sonra bana döndü. "Benim Ceyhun'un yanına gitmem gerek."
"Ben seni bıraksam bile Sercan'dan kaçamazsın. Cihangir'in kesin emri var." Ruhsuzca baktım gözlerine. "Eğer kaçıp Ceyhun'a gidersen de Sercan ölür."
"Blöf yaptı onu değil mi?" Başımı iki yana salladım.
"Onun için insan hayatı önemsiz. O sadece sevdiklerine karşı yumuşak olur. Ama onun dışında insan hayatıyla ilgilenmez."
"Beni neden kurtardı?"
"Çünkü arada ben ve Ahlas var." Ayağa kalktım. "Ne olursa olsun Ceyhun'un yanına gitmeyeceksin." Oğlumu alıp yanağını öptüm. "Acıktın mı oğlum?" Mutfağa girerken sormuştum. Ahlas başını sallayınca dolabı açıp baktım. Çorba olacaktı aslında.
Ahlas'ı yere indirip tencereyi aldım, dolabı kapatıp tezgaha koydum. Küçük bir tencere alıp ocağa koydum. İçine iki kepçe çorba koydum. Ocağı yakarken büyük tencereyi de dolaba koydum.
Yanına ne yapsam acaba? Ya da doyar herhalde bununla? Doyar ya, içine de ekmek doğrarım.
Salatalık ve domates çıkarıp yıkadım. Ben onları doğrarken oğlumda bacağımın dibine girmiş başını kaldırıp bana bakıyordu. Gülerek ona doğradığım salatalıklardan verdim. O iştahla yerken ben işime döndüm.
Herşey hazırdı. Oğlumu bebe sandalyesine oturtturup önüne salatalık ve domates koydum. Ben bir yandan çorba yedirirken o da eline aldığı domatesleri ağzına tıkıyordu. Tabi araba bir elini tutuyorum yoksa hepsini sokuyor, Allah korusun boğulur falan.
Ahlas yemeğini yedikten sonra Elisa ile oynamaya gitti. Yüsra da onlarla oynayacaktı. Bu yüzden oyun odasını göstermiştim.
Bende bulaşıkları yıkıyordum. "Su alacaktım." Ellerimi durulayıp bir bardak çıkardım. Hemen su doldurup Sude'ye verdim. O suyu içerken ben önüme döndüm.
"Merak ediyorum." diye mırıldanınca kısaca ona baktım. Sandalyeye oturmuş bana bakıyordu. Önüme dönüp bulaşıkları durulamaya başladım.
"Neyi?"
"Ahlas." Derin bir nefes aldı. "Annesi nerede?" Ellerim durdu boş bakmaya başladım. Annesi. Hah!
"Yok."
"Öldü mü?"
"Keşke." diye mırıldandım. Ölseydi bu kadar acı çekmezdim. Ben günlerce düşündüm oğluma ne diyeceğim diye. Ona annen seni terk etti istemedi diyemem ki.
"Neden öyle söyledin?" Durulama işi bitince ellerimi kuruladım.
"Kahve içer misin?"
"Olur." Kahve yapmaya başladım bu seferde. "Soruma cevap vermedin."
"Terk etti bizi." Kahve makinasında yaptığım için kısa sürmüştü. Bardakları alıp Sude'nin yanına geçtim. Bir bardağı ona verip diğerini kendim alırken Sude'nin karşısına oturdum.
"Neden? Mutlaka bir sebebi vardır değil mi?" Omuz silktim.
"Oğlumu istemedi. Bakamam dedi çekti gitti."
"Sen ne yaptın?"
"Oğlumu alıp eve geldim." Şaşırmıştı.
"Neden peşinden gitmedin?" Gözlerimi kıstım.
"Neden peşinden gideyim?"
"Belki geri gelirdi."
"Öyle bir kız değil. Gideceğim derse gider, kalacağım derse kalır. Ama gideceğini söyledikten sonra geri dönerse karaktersizliğindendir. Eğer geri dönmeye ikna etseydim ve dönseydi." Derin bir nefes aldım. "Ya döndükten sonra kendisini oğluma alıştırıp öyle gitseydi?"
Bir şey demedi, sessizce ellerini izlemeye başladı. "Ceyhun ile tanıştığımız da 26 yaşındaydım." Şimdi 27 yaşındaydı. Bir yıl mı olmuştu? "Hiç iyi bir tip değildi. Zengindi ama o mahalleye taşınmıştı." Derin bir nefes aldı. "Benden uzaktı, umrumda değildi ama gözü Yüsra'da idi. Abime söyleyemedim, hem göz yanılmasıdır dedim ama sürekli onu Yüsra'yı izlerken görünce Yüsra'ya anlattım. O da daha dikkat ederim dedi."
Parmaklarıyla oynamaya başladı. "Yüsra daha dikkatli oldu, onun bulunduğu ortamlara girmedi. Ceyhun da bana döndü bu sefer. Bana yaklaşmaya çalıştı, izin vermedim ama sonra evleneceğiz dedi. 2 gün sonra borç almıştık birisinden. Mecburduk, ameliyat parasıydı. Borç aldığımız kişi tefeci çıktı. Ama bize hayırsever bir adam olarak tanıtmışlardı. Bilemezdik ki."
Gözlerinden yaşlar akıyordu. "Ya Sude ile evlenirim ya da borcunuz olan adam kızı alır dediler. Başta ciddiye almadık, parayı da topluyorduk zaten. Ama para tam olmadan geldiler, kardeşimi almak isteyince ben mecburen evlenmeyi kabul ettim. Evlendikten sonra her gece eve sarhoş gelir olmuştu. Sonra bir gün ailecek yemek yiyeceğimiz gün bir haber geldi ona."
"Ne haberi?" dedim sakince. Fazla uysal duruyordu şu an.
"Anladığım tek şey öldü olduğuydu." Gözlerime baktı. "Kim öldü bilmiyorum ama onun için önemli sanırım. Nasıl ölür diye bağırmaya başladı. Sonra mezarını bulun bana deyip telefonu kapattı."
Kim olabilirdi? Kim ölmüştü onun çevresinden? Hiç kimse. Yüsra ile ilgili olabilir mi? Mert? Daha neler.
"Sonra üzerime yürüdü. Sinirini benden çıkardı."
"Sude." diye mırıldandım. "Sana dokundu mu?" Yutkunarak gözlerini kaçırınca ellerimi yumruk yapıp bacaklarımın üzerine koydum.
Sakin ol Arhan. Sakin ol. Ya da olma. Öldürsene şu iti. Ne duruyorsun ki? Engel olan ney?
"Devam edebilir misin?" Başını salladı.
"Abim evi bastı." Yine gözlerinden yaş akıyordu. Kalbim acımaya başlamıştı. "Öldüresiye dövdü. Sonra iftira attılar abime, abim hapse girdi. Eğer ben Ceyhun'un istediğini yapmazsam abimi hapiste öldürecekler."
"Senden ne istedi?" Gözlerini kaçırdı.
"Gece yatağımı süslediğin sürece abin içeride rahat olacak dedi." Ayağa kalktım.
"Sude?"
"Mecburdum. Abime zarar vermesin diye yaptım."
"Ne?" İkimizde anında kapı tarafına döndük. Cihangir kapı pervazına yaslanmış bizi izlerken Karan şok içinde Sude'ye bakıyordu.
Hassiktir!
####
Ters köşe yaptım birazcık. Düğün günü çıkacaktı, sürpriz yumurtadan 20 gün erken çıktı Karan bebeğim.
Cihangir sevilmiyor bu arada. Çoğu insan ondan nefret ediyor. Kitapta ki karakterler için söylüyorum. Daha karşınıza çıkmadı belki ama bahsedeyim. Cihangir gerçekten sevilmiyor.
Ayrıca bebeğim Arhan'ın öz ailesinden de nefret ediyor. Sonunun Mert gibi olmasını istemiyor.
Bakalım bu aile ile Cihangir nasıl anlaşacaklar 😁
Umarım beğenmişsinizdir 😊😊
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BABA
FanfictionKarıştırılmış bebekler ama kız değil erkek. Diğer hikayeler gibi konusu aynı değil daha farklı. Arhan Koçyiğit, kendisini bildi bileli sokakta yaşan küçük yaşında zorluklara göğüs geren birisi. Ailesiz büyüyen, kendi ailesini kendisi kuran yaralı bi...