BÖLÜM 14

17 3 1
                                    

KINAYI YAKMIŞLAR GELİNE

Çok geçmeden misafirler bir bir geliyordu. Kerem WhatsApptan bindallı resimleri göndermiş bir tanesini seçmeni istemişti. İstemeyerek bir tanesini seçmiştim. Bindallım bile hazırdı. Herkesle tek tek selamlaşmış ve konuşmuştum. En sonunda oturuyordum.

"Gökçe kız!" Diyen Seyran yengeme döndüm. Yengem Gökçe kız türküsünden öyle sesleniyordu bana. Küçüklüğümden beri bu türküyü açar dinletirdi bana.

"Efendim yenge." Dedim yüzüne bakarak.

"Gel kızım gel iyice yanıma otur bir şey konuşalım biz senle." Dedi yengem. Yanına iyice gidip oturdum.

"Efendim Seyran yenge." Dedim bu sefer gözlerine bakarken.

"Çok güzel olmuşsun maşallah benim Gökçe kıza." Diyip yalandan tükürmüştü. "Niye bu kadar genç yaşta evleniyorsun? Niye bu kadar hızlıdır?" Diyince ne desem diye düşündüm.

"Kemal amcanın durumunu biliyorsun yenge. Kerem'i de seviyorum zaten." Dedim bir çırpıda.

"Kerem kaç yaş büyüktür kızım senden. Sen onun yanında daha çocuksun. Su gibisin, dupdurusun. Kendine yazık etme. Hiç bir şey için geç değildir." Dedi yengem gözümün içine bakarken. Yenge kolay değil benim içinde. Ben ne çeşit bir oyunun içindeyim?

"Yenge Kerem'i gerçekten çok seviyorum. Onun yaşı da var zaten biliyorsun. Daha geç olmasını istemedik. Kemal amca falan derken evleniyoruz işte." Dedim. Sanki gözlerim mi doldu?

"Peki kızım bu soru ikimizin arasında kalacaktır. Kerem sana bir şey yaptı mı? İsteyerek yada istemeyerek? Birlikte oldunuz mu?" Dedi. Oha yenge gerçekten oha. Böyle bir şey mümkün mü? Tamda aklıma gelen buydu. Herkes böyle düşünecek. Yani düşünmeleri gayet normal. Bu ne böyle yangından mal kaçırırmış gibi.

"Yenge lütfen! Beni biliyorsun, tanıyorsun. Ben böyle bir şey yapabilir miyim?" Dedim sitemle.

"Yok sen yapmazsın ama sen daha çocuksun. O senden büyük. Onun ihtiyaçları farklı." Dedi Seyran yengem.

"Yenge! Lütfen uzatma. Öyle bir şey asla olmadı." Dedim yerimden kalkarak. Kolumdan tutup kendine çekti ve sarıldı. Evde hiç bir erkek olmadığı için saçlarım açıktı. Saçlarımı okşadı.

"Seni biliyorum kızım. Sen yapmazsın. Kusura bakma böyle bir soru sorduğum için." Dedi saçlarımda olan elini belime indirip okşadı. Son kez öptü beni. Benim böyle bir şey yapmayacağımı kesinlikle bilmesi lazımdı. Yengem bile böyle düşünüyorsa diğerleri neler düşünürdü? Yerimden kalkıp annemin yanına gittim. Gülşen ablayla mutfaktaydı. Annem ne ikram edilecek nasıl bir düzen içerisinde olacak bunları Gülşen ablaya anlatıyordu. Sıkıntıdan patlamak üzereydim. Yukarı bolkona çıkmak için başıma bir yazma aldım. Balkona çıktım ve Zehra'ya mesaj attım.

"Nerdesin? Balkona gel. Sigara içeceğim."

"İki dakikaya ordayım."

Çok geçmeden balkonun kapısı açıldı ve Zehra geldi. Beraber sigara yaktık.

"Kız aşağıda senin bol bol dedikodunu yaptık. Herkes ne kadar güzel olduğunu konuşuyor." Dedi güzellikle bana bakıyordu.

"Ay çok şanslıyım o zaman onların güzellik standartlarına uyduğum için." Dedim dalga geçermiş gibi. Kimse de umrumda değildi. Asıl umrumda olan benim hakkımda nasıl böyle düşündükleriydi. Yengeminki gibi. Yengem düşünmüşse herkes düşünürdü.

"Saçların da çok uzamış. Ne zaman boyattın en son saçını sen?" Dedi.

"2-3 hafta öncedir sanırım." Dedim. Konum şuan bu değildi.

KALP İZİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin