ADIM ADIM SANA DOĞRU
Arkamı döner dönmez ödüm patlamıştı. Refleks olarak bağırmıştım. Çünkü arkamda benimle beraber cama bakan annem vardı. Geldiğini hiç fark etmemiştim.
"Ay anne ödümü patlattın!" Dedim, yerinden çıkacakmış gibi atan kalbimi tutarak.
"Kerem'le miydin?" Diye sordu, meraklı meraklı.
"Evet anne Zehra da vardı ama gitti o." Dedim. Hemde benim beyaz meleğimle gitmişti. Beyaz meleğimmm... Bak yine aklıma geldi.
"İyi güzel. Neler yaptınız bakalım. Gel şöyle otur anlat." Dedi, beni sorguya çekermiş gibi.
"Sabahtan Zehra'yla çıktık ya zaten alışveriş merkezine gittik. Yaa aldıklarım arabamda kaldı. Arabamı da Zehra aldı giderken beni de Kerem bıraktı." Dedim hızlı hızlı tek nefeste.
"Tamam kızım dur tane tane anlat." Dedi annem. Aslında alışıktı benim bu hallerime.
"İşte sonra alışveriş merkezinden çıktık. Zehra dediki eniştemle yemek yiyelim. Bende aradım Kerem'i geldi. Yemek yedik sonra herkes evlerine gitti işte." Dedim. Yorulmuştum.
"Kerem de tabi hastaneye." Dedi üzülerek. Bende üzüldüm. Dudaklarımı büzdüm.
"Evet annem. Bu arada çok yakın tahminen bir haftaya falan düğün olcak haberin olsun." Dedim heycanla. Annem benim kadar heycanlı değildi anlaşılan. Yüzü asılmıştı.
"İyide nasıl yetiştiricem ben o kadar şeyi. Bunun daha mekan ayarlaması var, fotoğraf çekimi var, davulu, zurnası, davetiyesi, fotoğrafçısı var. Var da var.." dedi annem. Haklıydı.
"Merak etme annem Kerem hepsini halleder. Halledemeyeceği bir şey yok." Dedim kendimden ve Kerem'den emin bir şekilde. Kerem'in yapamayacağı şey yoktu gibi gelir bana. Dediği her şeyi yapardı. Öyle biri gibiydi yani...
"Tamam da çocuğun üstüne gidemeyiz o kadar." Dedi üzgünce bakarak.
"Anne beni alıyor kolay mı öyle beni almak. Yapsın boşver işi ne benden başka." Dedim sakinleştirmek için. Ama biliyordum Kerem'in üstüne gidemezdim.
...
Odama gidip üzerimi değiştirdim. Pijamalarımı giyip bir güzel yüzümü yıkadım. Namazımı kıldım. Oh be dünya varmış cidden. Telefonumu elime alıp bir güzel yatağa yerleştim. Sonra Kerem'e yazdım.
"Kerem annemle evlilik konusunu
konuştum ve maalesef aklında
bir sürü soru işareti var."Kerem'in yazmasını bekledim. Instagrama girdim ve dolanmaya başladım. Çok geçmeden mesaj geldi.
"Ne gibi soru işareti?"
"Annem mekan, fotoğrafçı,
gelinlik, damatlık, davetiye gibi önemli
şeyleri nasıl halledicez diyor bu
kadar kısa zamanda.""Bana kalsa hiç düğün bile
yapmayalım derdim de bunu
annende babamda çok istiyor.
O yüzden annene söyle herşeyin
en güzelini ben ayarlayacağım."Bende böyle bir durumda hiç düğün yapmak istemezdim.
"Kendine çok yüklenme.
Beraber hallederiz.""Sen nasıl bir şey olsun istersin
düğünü. Yada ne bileyim annen
nasıl olmasını ister?"Yazmıştı. Hayallerimde bir düğün yoktu ki benim. Hiç evliliğe dair hayal kurmadım. O yüzden bilmiyorum yani. Ve şuan hiçbir şey aklıma gelmiyor çünkü ben evlenmek istemiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALP İZİ
Romansa"O zaman niye bana hep bir mesafen vardı?" Dedim. "Seni kendimden korumak için." Dedi. Bende ellerimi yüzüne koydum. Saçlarında gezindirdim parmaklarımı. "Benden kendini uzak tutarak beni daha çok yıprattığının farkında değil misin?" Dedim. Kulağım...