14. Bölüm

12 5 1
                                    

(BORA)

"Neredeyiz, Barkın seni göremiyorum"

Ortam çok karanlık, hiç ışık yoktu. Ortalık çok sessizdi. Arkadaşlarımını hiçbirinin sesini ve görüntüsünü işitmiyordum.

Derken bir kükreme sesi duyuldu tüylerimi diken diken eden,
"Kim var orada?"
Ses daha da yakınlaştı ve görüntü ortaya çıktı. Bu daha önce gördüklerime benzemeyen koca bir yaratıktı. İrkildim ve anında ayaklarım dizlerime değe değe koşmaya başladım.

(BARKIN)

Çatı katındaki penceremden içeri dolan ay ışığı etrafı aydınlatıyordu. Bu gece dolunay vardı. Ağlamaktan gözlerim şişmiş, saat gecenin kaçı kim bilir diye düşünürken yine o tanıdık, ahşap merdivenleri öfkeyle çıkan ses bozdu sessizliği 'Baba' demeye dilim varmıyor. Kapı, sert bir gümbürtüyle açıldı.

"Yine mi yaptın, bunun cezasını çekmelisin biliyorsun değil mi?"

"Evet biliyorum"

"Senden adam olmaz seni eşek sudan gelene kadar dövsem yine akıllanmazsın. Neden yaptın bunu?"

"Onu görmem gerekiyordu"

"Sana son defa söylüyorum Barkın, eğer kız kardeşinin ruhunu bir daha çağırırsan seni öldürmekten beter ederim anladın mı? Ölmek için bana yalvarırsın!"

"Anladım"

Kemerini çıkardı, iki kat yaptı ve bir kırbaç gibi salladı. Beni yorulana kadar dövmeye başladı.

(BERNA)

"Hayatım ben Aslılara gidiyorum yeni öğrendiği kurabiye tarifini deneyeceğiz tadına bayılacaksın"

"Tamam hayatım güzel olacağına eminim çünkü senin hamarat ellerin değiyor"

"Beni şımartıyorsun" dedi gülerek
'kapıyı kapatıp evi terk etti'

"Evet annen gitti artık senle ben kaldık kızım"

"Bana kızım deme, ben senin kızın değilim. Sapık herif. Seni anneme söyleyeceğim"

"Ağzını topla seni orospu, annen sana inanır mı sanıyorsun? Bana deli gibi aşık. Ama ben sana aşığım görmüyor musun, senin için yapamayacağım şey yok!"

(Kıyafetlerini soymaya başlar)

"Benden uzak dur, lütfen. Yalvarırım"

"Hişt korkma!"

Ağzımı kapattı ve beni zorla soymaya başladı.

(BASAT)

"Bu çiçekler benim için mi?"

"Tanıdığım, dünyanın en güzel kızı için. Eh pek size layık değil hanımefendi hoş görün elimden bu kadarı gelir"

"Bu kadar centilmen olmanız hoşuma gidiyor bayım"

"Hım bu sizi etkiledi mi?"

"Belki, olabilir" güldü.

"Basat kaç tane çocuğumuz olacak biz evlenince"

"İki tane. Bir kız, bir oğlan beraber büyüyecekler. Çok şanslı olacaklar senin gibi bir annesi oldukları için"

"Seni seviyorum"

"Ben de seni seviyorum"

Bukre'nin boynundan ve ağzından kan gelir ve yere yığılır.

"Bukre! Neler oluyor kalk ayağa Bukre!"

Bora: sen gerçek değilsin, beni rahat bırak!
Barkın: sen gerçek değilsin, bu gerçek olamaz
Berna: gerçek değilsin, annem bana inanır
Basat: sen gerçek değilsin, sevgilim ölmedi

Kimse gerçek değil!

SİMÜLASYONHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin