Fincandaki kahvesini izlerken dalıp gitmişti Tighnari. Dün olanları ve Nilou'nun dediklerini düşünüyordu. Niyesini bilmediği bir huzursuzluk vardı içinde. Yorgundu ve kaç gündür adam akıllı uyku çekemiyordu.
Ofis masasının karşısında bulunan sandalyelere biri oturdu. Ama Tighnari öylesine dalgındı ki etrafında ne oluyor hiç haberi yoktu. En sonunda oturan kişi biraz daha gürültü yaptı burada olduğunu fark ettirmek için.
Tighnari irkilip karşısına baktığında gelenin Nilou olduğunu fark etti. Kafasını iki yana sallayıp kendine gelmeye çalışırken Nilou gözlerini kısmış arkadaşını süzüyordu.
"Kusura bakma, geldiğini görmemişim." Nilou arkasına yaslandı ve bacak bacak üstüne attı. "Niye bu kadar dalgınsın sen? Cyno'yu mu düşünüyordun?" Tighnari hızla başını sallayıp reddetti onu. "Sen niye geldin?"
"Niye mi? Dün konuştuklarımızı hatırlıyorsun herhalde." Tighnari bir kaç saniye duraksadı ve ne konuştuklarını hatırlamaya çalıştı. Ama yüzünde oluşan ifade hatırlayamadığını anlatıyordu. "Cyno'dan hoşlanıp hoşlanmaman konusunda. Bak Tighnari ileride geçer falan deme. 25 yaşındasın, lise aşklarına benzemez bu. Cyno ve ben az çok anlaşıyoruz ve işler böyle giderse sonunun ne olacağı gayet bariz. Eğer hoşlanıyorken hoşlanmıyorum dersen ileride herkes üzülür. İyi düşün."
"Diyelim ki hoşlanıyorum. Cyno'ya ne diyeceksin? Tighnari senden hoşlanıyor biz çıkamayız mı diyeceksin?" Nilou kaşlarını çattı. "Sadece evlenmeye hazır olmadığımı söyleyeceğim. Sonra kalan işleri de sen halledeceksin. Cyno bir anneden daha çok Collei ile vakit geçirebilecek birini arıyor zaten ki bu konuda senden iyisi olduğunu düşünmüyorum. Cyno bile bana sizin ne kadar iyi anlaştığınızı anlattı."
"Cyno'dan hoşlanmıyorum." Nilou şüpheli bakışlarla süzdü onu. "Öyleyse şu son bir kaç gündür niye bu kadar durgun olduğunu söyle." Tighnari omuzlarını silkti. "Uykusuzluk. Uyku tutmuyor son zamanlarda."
"Uykunu kaçıran şey ne peki? Yanlış anlama, üstüne gelmek istezdim ama etrafındakilerin mutluluğu için kendini heba etmen beni çok üzüyor Tighnari. Üstelik böyle bir konuda bunu yapman kimseyi mutlu etmeyecek. Ben kendimi suçlu hissedeceğim. Cyno hizursuz olacak ve en önemlisi sen de mutsuz olacaksın. Bu kadar da cömert olunmaz ki!"
"Anlamıyorsun Nilou. Cyno ve ben çok farklıyız. Ayrıca onu kızdıran şeyler yaptım ve bana çok pis patladı. Gidip yüzsüz gibi ondan hoşlandığımı söyleyemem." Bu sefer Nilou omuzlarını silkti. "Öyleyse Cyno'ya daha fazla ilerleyemeyeceğimizi söylerim. Gönlünü almak da sana kalır. Ona açılmak zorunda değilsin ama sırf onu mutlu etmek için bu denli ağır bir yükün altına da giremezsin. Zaten ben de arkadaşımın hoşlandığı kişiyle çıkacak kadar bencil değilim."
"Gerçekten benim ne hissettiğimi unut gitsin. Yersiz duygularım var Cyno'nun bunu iyi karşılayacağını sanmıyorum." Nilou telefonunu çıkarttı. "Şimdi arayıp Cyko'nun kendisine soralım. İnsanların yerine konuşmak pek hoş değil. Nasıl cevap vereceğini bilemezsin."
Tighnari yerinden kalkıp Nilou'yu durudrumaya çalıştı. Bir yandan da "Dur, arama sakın. Rezil olacağım!" diyordu. Ancak Nilou hiç oralı olmamıştı. Cyno'nun telefonunu çaldırmaya başladığında Tighnari utancından yanaklarını dişledi. Çok geçmeden de telefon açılmıştı.
"Alo? Bir sorun mu var Nilou?"
"Hayır hayır. Sadece Tighnari seninle önemli bir konuda konuşmak istiyormuş. Ama telefonunun şarjı bittiğinden arayamamış. Müsaitsin değil mi? Telefonu ona veriyorum."
"Ah, peki."
Tighnari Nilou telefonu kendisine uzattığında titreyen elleriyle aldı telefonu. Boğazınız temizledi ve gergince konuştu. "Ah... Selam Cyno."
"Sana da selam Tighnari. Ne diyecektin?"
"Ee... Nasıl desem bilemedim. Şey... Hiç bir erkekle çıkmayı düşündün mü?"
"Hayır, düşündürmemi gereken bir teklif almadım ama niye soruyorsun?"
"Çünkü şu an bir teklif aldın ve düşünsen iyi edersin!" Cyno'nun bir şey demesini beklemeden telefonu kapattı.
Nilou onun bu haline gülerken Tighnari titrek bir nefes verdi. Kalbi neredeyse kulaklarında atıyordu. Bu esnada telefonun diğer ucundaki Cyno neye uğradığını şaşırmıştı. Resmen Tighnari ona açılmıştı ve nasıl bir tepki vermeliydi bilemiyordu. Nilou'nun Tighnari'nin ne söyleyeceğini bildiğini düşündü. Çünkü Nilou kendi telefonundan arayıp Tighnari'ye vermişti.
Peki ya Tighnari'ye karşı ne hissediyordu? Ondan hoşlanmadığına emindi. Ona karşı oldukça nötrdü ve en fazla arkadaş olabileceklerini düşünüyordu.
Derin bir iç çekti ve başını ovuşturdu. İş çıkışı mutlaka Tighnari'yi ziyaret edecekti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
