searching for a mom | cynonari

14

"Baba, daha ne kadar bekleyeceğiz? Hamburger yiyeceğimize söz vermiştin!" Cyno arkasına yaslanmış, bacak bacak üstüne atmış, telefonu ile uğraşırken Collei'e baştan savma bir cevap sundu. "Kavehleri bekliyoruz Collei. Sana söyledim."

"Yarından beri Kavehleri bekliyoruz, sıkıldım artık!" Tighnari Collei'in zaman bilgisine gülerken onu düzeltti. "Yarından beri mi?" Collei başını salladı. "Öyleyse beklemeye devam edeceğiz desene..." Collei Tighnari'nin yaptığı kelime oyununu anlamaya çalışırken yüzünde tuhaf bir ifade belirmişti. Hem Cyno hem Tighnari onun bu haline seslice güldüğünde Collei kollarını kavuşturmuş ve mızmızlanmaya başlamıştı. "Gülmesenize ya!"

Hemen sonra aynı masada bulunan iki boş sandalyelerden biri çekilmiş ve sarı saçlar üçlünün görüş alanına girmişti. Ardından Kaveh'in neşeli sesi kulaklarına dolmuştu. "Tünaydın gençler ve genç kalanlar! Beklettiğimiz için kusura bakmayın, birkaç işimiz çıktı."

Cyno telefonunu bırakırken kollarını masaya koydu. "Genç kalanlar lafını bana yıktın değil mi Kaveh?" Sarı saçlı omuzlarını silkti ve imalı imalı "Yani, aramızda iki sene sonra otuzuna girecek kişiler var, ondan dedim." dedi. "Sıkıyorsa Haitham'a da söyle."

"Haitham'ın yaş takıntısı yok." Cyno derin bir iç çekip göz devirirken Tighnari konuştu. "Otuz yaş da bence gayet genç." Kaveh Tighnari'ye yaklaşıp kulağına fısıldadı. "Gel de bunu şu keçiye anlat. Yirmi beş yaşına bastığında bunalıma girmişti!" İkisi de bu cümleden sonra seslice gülmüştü. "Bari gözümün önünde dedikodumu yapmayın. Ayrıca Haitham nerede?"

"O mu? Tuvalete gitmişti gelir birazda- ah, işte geldi bile!" Kaveh ayağa kalkıp Haitham'ın kendilerini fark etmesini sağladı. Ancak Haitham tek değildi; kucağında beyaz saçlı, beyaz tenli, minik bir kız çocuğu vardı. Utandığından dolayı yüzünün Haitham'ın omzuna gömmüş, muhtemelen göz temasından kaçınmaya çalışıyordu.

Collei'den "O kim?!" diye bir bağırış koptu ve tam anlamıyla gözleri parladı. Bir çocuk, bir arkadaş... Üstelik o evcilik oynayabileceği bir kız! Tighnari ve Cyno da Collei'in bağırışıyla neye uğradını iyice şaşırmış; bir Haitham'a, bir onun kucağındaki çocuğa, bir de otuz iki diş gülen Kaveh'e bakıp ne olduğunu idrak etmeye çalışıyorlardı.

Haitham masaya vardığında monoton bir yüz ifadesiyle kendisine ayrılan boş sandalyeye oturmuş ve kızı kucağından bir saniye bile indirmemişti. Collei bir kez daha bağırdı ama bu bağırış biraz daha kısık sesliydi. "O kız kim Al Haitham?!"

"Sana arkadaş getirdik Collei." Kaveh neşeli bir şekilde Collei'i cevapladığı esnada Cyno onun ensesine bir tokat geçirdi. "Bu çocuk nereden çıktı? Ne yapıyorsunuz lan siz gizli gizli." Cyno'nun vurduğu yeri acısı geçsin diye ovarken Kaveh'in kaşları çatıldı. "Organ mafyalığına başladık ve kurbanı sizinle de tanıştıralım dedik. Haitham masanın altından Kaveh'in ayağına bastı. "Boş boş konuşma Kaveh. Zaten yeterince gergin bir de sen germe Nahida'yı."

Collei Haitham, Cyno ve Kaveh'in tartıştı esnada Haitham'ın etrafında zıplayıp duruyor ve Nahida ile iletişime geçmeye çalışıyordu. Ama Nahida konuşmamak konusunda ısrarcıydı. Tighnari de Collei'i durdurmaya çalışırken masada küçük çaplı bir kaos çıktı denebilirdi. Olayın dışındaki insanların bazıları tuhaf bakışlarla masayı inceliyor ve en ufak bir olayda polisi aramak için telefonları hazırda bulunduruyordu.

Her neyse, bu sonsuz gibi görünen kaos Kaveh ve Haitham'ın her şeyi anlatması ile son bulmuştu. Collei atlayıp zıplamaktan yorulmuş, Tighnari'nin kucağında soluklanıyordu. Nahida da onca çabaya rağmen hâla tamamen açılmamıştı. Ancak en azından artık yüzünü Haitham'ın omzundan kaldırmış ve diğerleri ile göz teması kuruyordu.

Tighnari'nin kucağındaki Collei, hemen yanlarında oturan Cyno'ya uzanarak kıyafetlerini çekiştirdi ve bıkmış bir ifadeyle fısıldadı. "Hamburger..." Cyno da Collei'i başı ile onaylamış ve garsonların birinden menüyü istemişti. Menüler geldiğinde herkes sessizce ne yiyeceğine karar vermiş ve siparişleri vermişlerdi.

"Sizin düğün ne zaman?" Kaveh'in aniden sorduğu soru ile Tighnari utanıp kızarırken Cyno sakince "Nari'ye sor." dedi. Kaveh'in bakışları Tighnari'ye döndü. "Öyle aniden sorunca... Hem bu konuda bir şey konuşmadık henüz! Ahah..." Kaveh Tighnari'ye şüpheli bir bakış atarken garson siparişleri getirmişti. Herkes yemeğine gömülmüştü ancak Cyno bundan hemen önce telefonunu çıkartmış ve yanındaki Tighnari'ye bir mesaj atmıştı.

-

Cyno:
Collei uyuduktan sonra konuşalım bunu.

***

iyi geceler efenimm

bu kitaba devamli yb atamiyorum, attigim ybler de cok kisa oluyor bunun icin ozur dilerim

bu kitap icin fazla gecerli degil ama cok fazla hayalet okuyucu var ve hic yorum gelmeyince yazma hevesim kaciyor. kitaplarima gelen tum yorumlarinizi cevaplamasam da musaitsem  hepsine teker teker baktigimdan emin olabilirsiniz ayrica gelen yorumlari gordugumde yazma istegim de geliyor ve daha kaliteli ve uzun bolumler yazabiliyorum

sadece emegimin karsiligini almak istiyorum umarim yanlis anlamazsiniz <33