14.Bölüm

1.2K 43 3
                                    

Medya: Alaz

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum canlar. 

🦋Keyifli okumlar aşklarım🦋

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🦋Keyifli okumlar aşklarım🦋

Odamdaki eşyalarımı toplamaya başladım. Ben öğreneceğimi öğrenmiştim zaten. Alazı dinlememe gerek yoktu. Valizimi kapatıp aşağı indirdim. Kapıya doğru ilerlerken anahtar sesi ile birlikte kapı açıldı. Alaz karşımda endişeli ve şaşkınca bana bakıyordu.

Gidecektim daha fazla onunla kalmak istemiyordum. Ben bir katille aynı evde yaşamak istemiyordum. İlerideki hayallerimi süsleyen çocuklarımıza babanız bir katil demek istemiyordum. Ben alazı ne kadar sevsem de bu onun katil olduğunu değiştirmeme yetmiyordu. Gözlerimden akan yaşları silip sımsıkı tuttum valizimi. Son çarem buydu. Beni durduramazdı. Gidecektim.

"Eren elindeki ne?" Yanıma yaklaştığında kımıldamadım. Ağzımı açıp tek kelime edemedim.

Büyük elleri yüzümü kavrayıp okşadığında gözlerimi aşağıdan çekmedim. "Bebeğim konuşacak mısın? Nereye gidiyorsun?"

"İstanbul'a gidiyorum." Titreyen sesim neredeyse ağlamak üzere olduğumu belli ediyordu. Ama ben onun karşısında ağlamak istemiyordum. Onu üzmek istemiyordum ama korkuyordum.

"Bebeğim ilk önce gel konuşalım olur mu?"

"Alaz konuşmak istemiyorum, gitmek istiyorum." Elimdeki valizi tutup kenara koydu. Ben dolmuş gözlerimle onu izliyordum.

"Beni dinlemeden bir yere gitmene izin vermem eren. Evin kapısından çıkmana asla izin vermem."

"Zorla gitmeye çalışırsam, seni zorlarsam beni demi öldürürsün." Sorduğum soruyu beklemiyormuş gibi gözleri büyüdü. 

"Eren saçmalama bebeğim. Ben senin kılına zarar gelse kendimi yakarım. Bırak sana zarar vermeyi en ufak bir şey olsa sana ölürüm ben. Deme böyle."

Gözlerine baktığımda gözlerinin dolduğunu fark ettim. İlk kez ağlıyordu. Alazı  ilk kez ağlarken görüyordum. Sadece yutkunup göz yaşlarımı sildim ve içeri doğru yürümeye başladım. Arkamdan geldiğini ayak seslerinden anlayabiliyordum. Koltuğa oturduğumda direk yanıma oturup yan bir şekilde bana döndü. Elimi sıkıca tutuğunda içim erimişti.

"Bebeğim o piç sana ne anlattı bilmiyorum. Neyi doğru neyi yanlış aktardı hiç bir fikrim yok ama o adamı ben öldürmedim."

Yüzüne baktığımda bana inan diye yalvaran gözlerle karşı kaşıya geldim. Doğru mu söylüyordu peki? Alaz bana hiç yalan söylememişti ki?

"Evden çıkıyordun. Üstün başın kanlıydı." Sıkkınlıkla bir nefes alıp biraz daha yaklaştı bana.

"Evet kanlı çıktım. Hatta benim orada olduğum zaman öldürüldü. Ama ben değildim. Ben içeri girdiğimde kimse yoktu evin içinde. Odaları aradım, en son odaya girdiğimde ise kanlar içinde yatıyordu. Ölmemişti yaşıyordu. Bir kaç dakika konuşmadan sonra çıktım oradan. Öldürmedim ama kurtarmadım da."

Kara Kalp  BxBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin