"Peki, Vanya ne derse o olsun." Bunun üzerine Vanya dahil herkes şaşkınca ona dönmüştü. Gülen tek bir kişi vardı, o da Noney'den başkası değildi.
Vanya şaşkınca "Gerçekten mi?" diye sormuştu ve hayla ağlıyordu.
"Buradaki ilk dostum için istediğini yapabilirim. Yapabilirim değil mi?" Harold'un başını hafifçe kaldırarak Vanya'ya bakması ile Vanya'nın ağlarken bile şaşkın olduğunu gördü. Bunun üzerine Harold ilk karşılaştıklarında yaptığı gibi yüzünü buruşturdu ve "Ağlama. Çirkinleşiyorsun." demesi ile Vanya göz yaşlarını silerek çadırın çıkışına doğru ilerledi.
"Siz gerekeni yapın ben uyuşturmak için gerekli malzemeyi getireceğim."
"Bulamazsan. Boşuna kan kaybetmiş olacak." Noney'in alayla Vanya'ya dönmesi üzerine Vanya ona bakmayarak Harold'a döndü.
"Kan da bulurum o zaman." Vanya'nın sert cevabı üzerine herkes susmuş ve işine dönmüştü.
♟️
2 dakika 37 saniye...2 dakika 38 saniye...
"Hayla gelmedi." Noney'in dediklerine karşı Harold kaşlarını çatarak ona döndü.
"Gelecek." Harold'un düşünerek söylediğine karşı Noney "Nasıl bu kadar emin olabiliyorsun?" diye sormuştu. Harold tam cevap verecekti ki çadıra bir kaç kişi girmiş arkalarından da Vanya girmişti. Bunun üzerine Harold başı ile onları işaret etti. Ben demiştim der gibi...
"Buldum. Bu insanları soracak olursanız da her biri farklı kan grubuna sahip kişiler. Kan grubunu bilme-" Vanya'nın nefessiz konuşması ile Harold lafını keserek "Tamam hadi ne yapıyorsanız yapın. Ne önerirsiniz Vanya Hanım?" demesi ile Vanya derin bir nefes alarak elindeki şırıngayı doktora verdi.
"Kan grubun ne?" Vanya'nın sorusu ile Harold getirdiği insanlara bakarak "B+" demesi ile içlerinden biri yandaki sedyeye oturdu. Başına da diğer doktor gelmiş kan almaya başlamışlardı. Bunun üzerine Vanya diğerlerini göndermiş tekrar Harold'un ayak ucuna oturmuştu. Tam Harold ayaklarını Vanya'nın kucağına bırakacaktı ki Vanya ondan önce davranmış, Harold'un dizini kaldırarak kucağına koymuştu.
Harold kısa bir an neden ona bu kadar yakın davrandığını düşündü. Ama bir cevap bulamıyordu. Daha yeni tanışmışlardı oysa... Doktorun aniden dikişleri kesmesi ile Harold inleyerek ona döndü. Adam yırtarcasına dikişleri çekiştiriyordu ve Harold baktığında bu adamın kavga ettiği doktor olduğunu anlamıştı.
"Gerçekten kimsenin neden sana gelmediğini anladım." Harold'un dedikleri üzerine herkes kısa bir an durmuş ona dönmüştü. Bu kısa an Noney'in doktoru kovması ve yerine yenisini getirmesine yetmişti.
Yeni gelen doktor Vanya'nın getirdiği uyuşturucuyu yaparak dikişleri atmaya başlamıştı. Bu sırada da Harold Vanya'ya laf yetiştiriyordu. Çünkü hayla bu dikiş olayını gereksiz buluyordu.
"Dağlayacaktık işte." Harold'un sinirle dediklerine karşı Vanya ayağa kalkarak "İş işten geçti." demesi ile Harold dikiş atan doktora döndü. Çok bir yavaş dikiyordu.
"Ben dikeyim mi?" Harold'un sabahtan beri hiç bıkmadan insanlara karışması herkesin sinirini bozmuştu. Noney sinirle doktoru çıkararak "Kendin dik!" diye de bağırmayı ihmal etmemişti. Vanya da hemen arkasından lafa girerek "Bir daha karışmayacağım. Aldım ben dersimi." Bunun üzerine Harold eline dikiş malzemelerini alarak yarasını ciddiyetle dikmeye başlamıştı. Oysa ne kadar dayanacaklarını merak etmişti. Yoksa sesini çıkarmazdı. Noney ve Vanya da dışarıya çıkmış kahve içiyorlardı. Harold son düğümü de atarak ipi kesti. Ayağa kalkarak gömleğini ve ceketini de giyerek yastığın altından silahı aldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uğra Kollarıma
General Fiction"Burada biz umudu uçurtma olarak simgeleriz. Çünkü umut karşı koymaktır. Her türlü düşünceye, tehlikeye karşı vazgeçmemektir. Ve uçurtmalar... Uçurtmalar rüzgar gücü ile değil o güce karşı koydukları için yükselirler." "Ve asılı kalan uçurtma, umudu...