Territorio Enemigo - Düşman Toprakları

20 3 0
                                    

Kulakları uğulduyordu askerin. Gözleri karanlıktı ama hissediyor, nefes alıyordu.

Herşeye rağmen adım sesleri duyuyordu. Fildan'a dönmüş olabilirlermiydi? Yoksa düşman topraklarında esir miydi?

Gözlerini açtığında ikinci ihtimali doğruladı. Her tarafta kırmızı üniformalı askerler geziyordu. Askeri ise bir sedyede düşman değilmişçesine bırakmışlardı. Başında kimse yoktu. Bulunduğu yerde doğrularak etrafı incelemesi ile ona doğru yaklaşan üç kişiyi gördü.

Üçüde karşılarında dikilmiş yüzlerindeki gülümseme ile ona bakıyorlardı. Asker gergince vücudunu dikleştirdi. Güçsüz gözükmek istemiyordu.

"Bizden kimseyi öldürmediğin ülke askerleri tarafından doğrulandı. Zaten senide buraya onlar getirdi. Sana bir zarar vermeyeceğiz. Adayı karşımıza almış olabiliriz. Ama ülkeye düşman olamayız." Ortadaki adamın konuşması ile asker rahatladığını hissetti.

Yinede hiçbirşey belli etmeyerek "Savaş ne oldu?" demesi ile sağ taraftaki kadın "Şuanlık duruldu. Ama az sonra devam edecek gibi duruyor." Bu kadını gözü hiç tutmamıştı. Alaylı bakışları ile konuşmuş ve öyle gülmeye devam ediyordu.

Herşeyden önce asker burada ne yapacağını bilmiyordu. Ne de olsa daha önce buraya hiç gelmemişti.

"Ne yapacağını düşündüğünü biliyorum? Ama şuan seni geri gönderemeyiz. Kararı bekliyoruz." Sol taraftaki adamı sevmişti. Dediklerinde samimi duruyordu ve hareketleri gayet içtendi. Ama güvenmemeliydi. Bu davranışlarının arkasından birşey çıkmayacağının kesinatı yoktu.

"Sana burada bir yer ayarlayacağız. Ve dikkat çekmemek için çalışacaksın. Kimseye de aslında nereli olduğunu söylemeyeceksin!" Adamın sert ikazı ile başını salladı. Zaten şuan ne yapacağını bilmiyordu. Birşey bulasıya kadar dikkat çekmemeye çalışacaktı.

Asker sedyeden kalkarak adamların karşısına dikildi. Dikişleri gerilmişti ama önemli değildi. Tek düşündüğü annesiydi. Ve oraya dönmek için elinden geleni yapacaktı.

Soldaki askerin işareti ile onu takip etmeye başladı. Bulundukları yer sınıra bir elli kilometre uzaklıkta acil yardım hastanesiydi. Ve şimdi bulundukları bölgeye en yakın olan kasabaya gideceklerdi.

Asker adamın adını öğrenmişti. Noney Western adlı bu asker çavuştu. Ve savaşta sınır görevi yapıyordu. Bize pusu kuran kişilerin içindeydi. Bu bile ona karşı dikkatli olması gerektiğini gösteriyordu.

Buradaki kimseye güvenemezdi. Şimdilik öyle gözüküyordu ve herşeyi zaman gösterecekti.

Uğra KollarımaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin