İKİ HAFTA SONRA
Evet evden kovulmamın üstünden tam iki hafta geçti ve gayette mutluyum.Bugün erkenden kalkıp yapıcağımız piknik için bir şeyler hazırladım.Bartu,Güneş ve maalesef ki sevgilisi Kerem'lerle piknik planı yaptık.Biz Meriç'le kurabiye tazı şeyler yapıp götürücektik.Bunun için Meriç'i akşam biraz zorlada olsa markete götürdüm.Ve piknik için alışveriş yaptık.Şuanda da yaptığım kurabiyeleri tabağa diziyorum.Kurabiyeleri ve diğer akşamdan hazırladığım şeyleri piknik sepetine yerleştirip yukarı çıktım.Ve Meriç hala uyuyordu."Sevgilim.Hadi artık kalk.Bak ben piknik için her şeyi hazırladım"dedim.Meriç uykulu gözlerini yavaşça açtı."Neden bu kadar güzelsin?"diye sordu Meriç."peki sen niye bu kadar yakışıklısın"dedim bende.Bu sırada bende rahat kıyafet bakıyordum.Meriç gelip ellerini belime doladı,boynumdan öptü ve "bugün aynı giyinelim"dedi.İki hafta boyunca ikimize de aynı kıyafet sipariş edip durdu.Eve hergün farklı kargo paketleri geliyordu.Siyah bol bir pantolon,askılı beyaz crop giydim.Meriç'te siyah pantolon ve beyaz bir gömlek giymişti.Bir saat sonra pikniğimizi yapıcağımız ormana gelmiştik.Hep beraber masayı hazırladık ve getirdiklerimizi yedik.En sonda her şeyi toplayıp D C oynamaya karar verdik.Saat 16.00'a kadar ormanda durduk.Tam gidiceğimiz sırada ormandan adım sesleri duyuldu ve birkaç saniye sonra karşımızda Atakan'ı gördük.Sanırım sarhoştu çünkü ayakta zor duruyordu.Elinde bir silah vardı.Silahi bana doğrulttu ve bağırmaya başladı."Melis'in intikamını senden almamıştım daha önce ama şimdi Melis öldüğü gibi sende ölüceksin"diye bağırdı ve tam bu sırada Meriç önüme geçti ve Atakan benim yerine Meriç'i vurdu.O oradan uzaklaşınca Meriç'te yere düştü.Çok kanaması vardı."Bartu arabayı buraya getir hemen.Hadi!"diye bağırdım."Sevgilim korkma lütfen.Her şeyi düzelticem.Sana söz veriyorum.Her şey daha güzel olucak."dedi Meriç halsiz sesiyle.
*****
Meriç'i hastaneye gittiğimizde direk ameliyata aldılar.Her yerim kan içindeydi.Biz haber beklerken Meriç'in ailesi de geldi.Menekşe teyze gelip bana sıkıca sarıldı."herşey benim yüzümden.Ben çok özür dilerim.Böyle olmasını hiç istemezdim.Gerçekten."dedim hıçkırıklarımın arasından."Şşş.Sakin ol güzel kızım.Hiç birşey senin yüzünden değil.Senin güçlü olman lazım. Eğer sen güçlü olursan o da çok güçlü olur.Benim oğluma hiçbir şey olmaz.Buradan hep beraber çıkıcaz tamam mı güzel kızım.Sen benim öz kızım gibisin."dedi Menekşe teyze.Ona daha sıkıca sarıldım.
Aradan iki saat geçtikten sonra ameliyathaneden doktor"Meriç Onur'un yakınları"diye seslendi.Hemen yanına gittik."Ameliyat gayet güzel geçti.Kurşunu çıkardık.Eğer erken müdahale yapmasaydınız yine yaşayabilirdi ama reflekslerinde kalıcı hasar olabilirdi"dedi doktor."peki onu görebilir miyiz?"diye sordum."odaya alınca görebilirsiniz.Ama Meriç bey bir hafta bizim misafirimiz olucak.Bu yüzden yanında aranızdan birisi onunla kalmalı."dedi doktor ve herkes bana döndü."Ben kalabilirim"dedim."Kızım siz eve gidin.Hem kendine hemde oğluma birkaç kıyafet alın."dedi Menekşe teyze.
****
Eve gidip hem Meriç'e hemde kendime kıyafet alıp geri hastaneye döndük.Biz yoldayken Meriç'i odaya almışlardı."Menekşe teyzem mesaj atmış.Meriç'i odaya almışlar.Hatta keyfi baya bi yerindeymiş."dedim.Ekim ve Bartu'ya.Hastaneye vardığımızda Meriç'in durduğu odayı bulmamız kolay oldu.Odaya girdiğimde direk Meriç'e hızlı adımlarla ilerliyerek sıkıca sarıldım."Sana bir şey oldu sandım.Çok korkuttun bizi"dedim."Korkma papatyam.Ben buradayım.Hem bizim gerçekleştirmediğimiz bir sürü daha hayalimiz var.O hayalleri gerçek yapmadan ben hiçbir yere gitmicem.Söz veriyorum."dedi Meriç."Biz aşağıya yemek yemeğe inelim.Hadi çocuklar"dedi Emre amca."Yok Emre amcacım.Biz zaten buradan önce piknik yapmıştık."dedi Bartu.Güneş Bartu'nun koluna vurup "yaa kahve içeriz o zaman hadii"dedi.Bartu ne demek istediklerini yeni anlamış olucak ki "Ahh.Birden çok acıktım.Hadi bencede inelim"dedi Hepimiz ona güldük.Onlar odadan çıkınca Meriç'in yanına oturdum.Elimi tuttu."Seni çok seviyorum papatyam"dedi "Bende seni çok seviyorum sevgilim iyi ki varsın.Ama bizi çok korkuttun."dedim."Belli oluyor üstünden ve yüzünden"dedi gülerek.Gözlerim ağlamaktan şişmişti ve üstümde hala Meriç'in kanları vardı."O zaman ben üstümü değiştirip hemen geliyorum"dedim Ve çantadan bir tane gri eşofman ve siyah sweatshirt çıkardım.Onları banyoda giydikten sonra Meriç "Benim de üstümü değiştirir mısın?Bende bunları istiyorum"dedi Meriç bu üstümdekilerin aynısını kendisine de almıştı.Daha doğrusu onda var diye bana da almıştı.Çantadan kıyafetleri çıkartıp yatağın yanına gittim.Bu sırada içeriye Bartu girdi."Lan.Yuh yani size.Bari hastane odasında yapmayın"diye bağırdı."Of Bartu.Birşey yapmıyorlar.İyi mısın sen?"dedi Güneş."Hee tamam.O zaman Alya sen çık.Ben giydiririm Meriç'i."dedi Bartu."Alyoşum.Hadi gel bizde senle aşağı inip kahve alalım."dedi Güneş.Oflayıp odadan Güneş ile beraber çıktım ve aşağıdaki hastanenin kafesine indik Herkes oradaydı."Kızım daha iyi misin?"diye sordu Emre amca."evet biraz daha iyiyim."dedim ama iyi olmadığım her halimden anlaşılıyordu.Kafeden kahve alıp onların yanına oturdum."Kızım beni her akşam ararsin değil mi yatmadan önce.Ve bol bol fotoğraf at.Hem oğlumun iyi olduğunu görürüm hem de gelinimle oğlumun fotoğrafları bende de olur."dedi Menekşe teyze.Bana ilk defa gelinim demişti.Buruk bir gülümsemeyle"Tabi ki ararım.Sizi merakta bırakmak istemem"dedim."Anneme attığın fotoğrafları bana da at lütfen.Sonuçta bende senin hem ablan hemde görümcenim"dedi gülerek Ekim."Aynı fotoğrafları bende istiyorum"dedi Emre amca.*****
Meriç'in durumu çok iyi olduğu için bir hafta yerine iki gün hastanede kaldık.Eve döndüğümüzde herkes onların evindeydi.Meriç'e "evine hoşgeldin"partisi yapmışlardı.Bu sefer bundan benimde haberim yoktu.Hep beraber güzel birgün geçirdik.Güneş ve Bartu eve akşam saat 20.00'da gittiler.Bizde gece yarısına kadar oturup sohbet ettik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEN VE BEN +18
RomanceUludağ'da cinayet işlendiği sırada ilişkileri yeni başlayan Alya ve Meriç'i güzel bir macera bekler Alya Meriç'in evine yerleştiğinde ise kendi ailesinden görmediği sevgiyi Meriç'in ailesinde görür ve bu Alya'nın içinde bir hüzün oluştursa da Alya...