SEN VE BEN +18

36.Bölüm Küçük canli

Sabah kalktığımda Meriç yanımda yoktu Ellerimi yumruk yapıp gözlerimi ovuşturdum Güneş ışığı direk yüzüme vuruyordu

Saate baktığımda on bir olduğunu gördüm Eh bu saatte normaldi Meriç'in olmaması Yorgunlukla yataktan kalktım Banyoya gittiğimde aynanın üstüne yapıştırılmış bir post-it gördüm

"Sevgilim uyandırmaya kıyamadım Kahvaltı hazırladım Kahvende hazır uyandığında kahvaltını et sonra işin yoksa yanıma gelirsin Ha bide aramayı unutma seni seviyorum"

~kocan~

Yüzümde bir tebessüm oluştu Yüzümü yıkandıktan sonra odaya dönüp telefonumu şarjdan çıkarıp ekranı açtım Gelen mesajları es geçerek direk kişilere girip Meriç'i aradım ilk çalışta açtı

"Günaydın papatyam"dediğinde daha çok sırıttım "günaydınn"dedim bende o sırada merdivenleri inmeye başladım "Hayırdır sen bu saate kadar uyumazdın hasta falan değilsin dimi"diye sordu Ağzımdan bir esneme kaçınca Meriç'in kahkaha sesini duydum

"Ay bilmiyorum ki hayatım aşırı yorgunum sürekli uyumak istiyorum"dedim Kahvaltı masası çok güzel görünüyordu fakat içimden yemek gelmiyordu masayı es geçip

Dolaptan kupa aldım ve kahve doldurmaya başladım O sırada Meriç'te bugünkü planlarından bahsediyordu Kahve dolu kupamı alıp masaya oturdum

"Aşkım yılbaşında Abant'a mi gitsek acaba"dedi birden Yılbaşına bir hafta kalmıştı Fena fikir değildi aslında "olur"dedim Tabağıma birkaç bişi doldurmaya başladım Meriç'in kapısı çalınca aramayı sonlandırdık

Aniden şiddetli bir mide bulantısı geldi Koşarak banyoya gittim Az önce bir kaç yudum aldığım kahveyi çıkarttım Soğuk suyu açıp bir kaç kez yüzüme vurdum Sonunda sakinleşince banyodan çıkıp salona geçtim Kahvaltı edicek iştahım yoktu

Koltuğa kendimi atıp telefonumu açtım mesaj uygulamasına girdim kızlar mesaj atmıştı

Aşkoyuz iştee😘

Işığım:Alyaaa

Işığımm: Kahvaltıya sana gelcez

Işığımm: Yoldayızzz

Melek kızımm:Pisttt

Melek kızımm:yaşıyon mu lann

Melek kızımm:baksana amk neyseee

Telefonu kapadığım gibi zil çaldı Anlaşılan şaka yapmıyorlardı Gidip kapıyı açtım Güneş yine saçlarını iki kulak toplamış Doğa ise düz bırakıp aradan bir kaç tutam örmüştü

İçeri geçtiklerinde direk masaya oturdular bende oturmak zorunda kaldım

"Alyam valla çok açım Meriç'i aradığımızda uyuduğunu söyledi diye geç geldik ama bak açım kaç saattir bekliyoz uyanmani"diye hararetle konuştu Tabağıma birkaç bişi doldurdum

"Alya sen iyi misin yüzün solmuş"dedi

"İyiyim üşüttüm sanırım"dedim bende Tabağımda ki peynirden küçük bir dilim kesip çatala batırdım Güneşin yüzüne daha dikkatli baktığımda gözleri şiş olduğunu fark ettim

"Güneş senin gözler niye şiş"diye sordum "Bartu'yla ayrıldık"dediğinde şok oldum Doğa da yeni öğrenmiş olcak ki o da hızlıca Güneşe döndü

"Ya şöyle ki son zamanlarda size yansıtmasak da çok kavga ediyorduk yani sürekli bağırış çağrış komşular bile şikayetçi olmuştu bizden Bizde daha fazla yürütemiceğimizi düşündük"dedi ve çayından bir yudum aldı