" Okurken kafanız karışmasın diye bilgi vermek istiyorum. Diğer karakterlere geçerken zaten isimleri veriyorum ama ana karaktere geçerken üç nokta koyuyorum. Üç noktadan sonra konusma artık Yağmur'un ağzından olmaya başlıyor."
Göğüs kafesim ben nefes aldıkça sanki mümkünmüş gibi gittikçe daralıyordu. Evet, bu birkaç gündür tam olarak böyle hissediyordum. Babamı özlediğim yetmezmiş gibi bir de üstüne anne özlemi çekiyordum. Bir gün o da babam gibi beni bırakıp gidecek düşüncesi bile yaşama hevesimi kursağımda bırakıyor, gözyaşlarına boğuyor.
Berk abi, öz babam olmamasına rağmen yaramı biliyor ve elinden geldiğince kapatmaya çalışıyor. Bu çabası hiçbir zaman gözümden kaçmış değil, ne kadar kendisine 'baba' dememi isteyip dile getiremese de bunu arzulayan gözlerinden anlayabiliyordum. Abimin de ona bu şekilde hitap etmemesi ne kadar garibime gitse de bunu kendisini çok tanıyamıyor olmaya veriyordum. Ne kadar gülünç...
Babamdan başka birisine bu şekilde hitap edersem onu unutacakmışım gibi geliyor ve düşüncesi bile beni korkutuyor. Ben babamı hala özlerken unutmak gibi bir eylem ben yaşadıkça var olmayacaktı.
Annemle birbirlerini seviyorlar, annem babamı unutmayı seçti. Ona bu konuda hesap sormaya tabii ki de hakkım yok. Ama düşünmeden de edemiyor insan, ben babamı ne kadar seviyorsam annem onu daha çok seviyordur. Nasıl, nasıl olur da bu kadar çabuk unutabildi?...
Babam öldükten ve annem Berk abiyle evlendikten sonra orada başka bir eve taşınmıştık. Ama ben her fırsatını bulduğumda evimize gidiyordum, orası babam kokuyordu ve benim özlemim az da olsa diniyordu. Buradan mezun olduğumda oraya taşınacaktım ve hayatıma oradan devam edecektim. Belki annemi de ikna ederdim ama bu çok küçük bir ihtimaldi. Berk abiyi kabullenemediğimi düşündükleri için bu kadar taşınma işlemine girişmişlerdi. Hiçbirisinde de sesim çıkmamıştı. Ama şuan ki özlemim arttıkça ben kayboluyordum...
Yanağımda beliren sıvının sıcaklığıyla kendime geldim. Tekrardan gelen bildirim sesiyle bakışlarımı telefona çevirip Bilge'nin attığı mesajı okumaya başladım. Kendisine numaramı verdiğimi hatırlamıyordum, o numarasını verdikten sonra ne aramış ne de mesaj atmıştım. Numaramı ortak arkadaşlarımızdan almış olabilir diye düşündüm ama geldiğimden beri kimseye numaramı vermemiştim.
(BİLGE) : "Partinin tarihi belli olduuu"
(BİLGE) : "Bak bunu en yakın sınıf arkadaşın olarak yazıyorum"
(BİLGE) : " Yarın akşam çok güzel eğleneceğizzz"
(BİLGE) : "Okuldan sonra alışverişe gidelim?"
(BİLGE) : "Uyudun mu yaa? Hey orada mısınn! "
(Ben) : "Buradayım"
(Ben) : "Numaramı nereden buldun?"
(BİLGE) : "Bulmak hiçte zor olmadı ;) "
(BİLGE) : "Onu bunu bırakta ee plan ne?"
(Ben) : " Ne planı?"
(BİLGE) : "Off Yağmur uykundan mı yazıyorsun??"
(BİLGE) ↪️ (4.mesaj) : " Bundan bahsediyorum, gidelim mi?"
(Ben) : " Ben okulda cevabımı verdiğimi düşünüyorum, İyi geceler"
Son mesajımı yazıp gönderdim,telefonu sessize aldıktan sonra ayağa kalkıp masamın üzerine bıraktım, dolaptan çıkardığım pijamalarımı giyindim. Saat epey geç olmuştu, çok yorgun hissediyordum. Daha fazla uykuya direnemeyeceğimi anladığımda çoktan kendimi rüya alaminin kollarına teslim etmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK ADAM
FantasyMafya aleminin önemli isimlerinden olan Batuhan ve çocukluk aşkı olan lise son sınıfa giden Yağmur'un ortak amaçlarını gerçekleştirme çabaları... " Dediğim şeye de gelecek olursak bir an bende Halil gibi pek gerçekliğine inanamadım" yarım ağız sırıt...