35. BÖLÜM - BANA DOKUNUYORSAN GERÇEĞİM DEMEKTİR

19.9K 631 121
                                    

"Keskin Bey, Hera Hanım halüsinasyonlar görmeye başladı, kendine getiremedim! Şu an hastanedeyiz ve bu halüsinasyonlar devam ettiği için akıl hastanesine sevk ediyorlar, söz geçiremiyorum! Kaçıncı sakinleştiriciyi vurduklarını bilmiyorum ama durumu hiç iyi değil, çok kötü bir durumda!"

•••  YENİ BÖLÜM

Keskin önünde duran Demir'in gözlerinin içine baktı, Demir bu bakışı biliyordu; çaresiz olduğunu karşı tarafı inandırmak isteyen bir bakıştı bu.

"Ne zamandır böyle?" diye sordu, sesi fısıldarcasına kısıktı.

"Sabah dilekçeyi verdik eve dönüyorduk ama birden, birden garip davranmaya başladı... Sanki yanımda birini görüyor gibiydi... Kendine getiremedim, sarstım, sesimi duyması için konuştum ama aynı noktaya kilitlenmiş gibiy-"

"Kapat."

Keskin anında büyük adımlarını kapıya doğru atmaya başladı, arkasından birkaç çalışan imzalması gereken kağıtların varlığından bahsediyor lâkin Keskin duyuyora benzemiyordu.

Kapıdan çıktığı an Akif kendisine hızlı adımlarla yaklaşan patronuna arabanın kapısını açtı, Keskin arabaya bindi hemen ardından ise Demir yerleşti.

"Şirkete sür." dedi, Akif sorgulamadan itaat etti, çünkü yüzü oldukça buz kesmiş bir ifadeye bürünmüştü.

"Keskin, anlatsana. Neler oluyor?"

"Hera halüsinasyonlar görmeye başlamış, fakat öncekine benzemiyor bu."

Keskin nefesini düzene sokmaya çalışıyor, bir yandan Akif'in ne kadar hızla gittiğine bakıyordu.

"Şu sikik arabayı neden daha hızlı sürmüyorsun?!"

Akif irkildi, anında hızı ikiye katladı.

"Sakin ol önce. Şimdi söyle, şirkete neden gidiyoruz? Direkt Tayland'a gidelim." dedi Demir, ama söylediği Keskin için bir şey ifade etmiyordu.

"Sen gelmiyorsun."

"Ne demek ben gelmiyorum?"

"Şirketin başına çaycı Hüseyin'i koymamı mı bekliyorsun Demir?"

Demir başını salladı ve arkasına yaslandı.

"Senin ne işin var şirkette?"

"Akıl sağlığının yerinde olduğuna dair raporlar var, kasada saklıyordum. Öncesinde buna benzer bir olay yaşadığında bu raporları çıkarttırmıştım. Onu o lânet ülkenin akıl hastanesinden ancak böyle çıkarabilirim."

Demir gözlerini fal taşı gibi açtı ve arkadaşının yüzüne yaklaştı.

"Ne akıl hastanesi lan?"

Keskin eğildi ve ellerini yüzüne bastırdı.

"Mahvettim, her şeyi." dedi, Demir yutkundu.

"Hera hayatına girene kadar seni böyle görmemiştim, hiç."

Keskin ellerini yumruk yaptı, derin nefes aldı ve verdi. Bunu defalarca yaptı.

"O orospudan korumak için gönderdim, gene hata yaptım, ben neden konu bu kadınken hata yapıyorum amına koyayım?!"

Demir elini Keskin'in omzuna koydu ve sıvazladı.

"Mutlu son yaklaşıyor. Atlatacaksın, atlatacaksınız Keskin."

RANDEVUEVİ | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin