RANDEVUEVİ | Texting

13. BÖLÜM - GÖLGE

YAZAR ANLATIMI

Keskin sorusunu sorduğu anda bayılan Hera'nın üzerinden tam beş gün geçmişti.

Keskin Hera'yı evin en üst katında olan tek ve boş odaya yerleştirmişti. Genelde o kata çıkmak yasaktı bu yüzden o oda en güvenilir yerdi.

Bazen Hera'yı görmek isteyen Keskin, en müsait zamanda akşam yemeklerine onu çağırıyordu. Aynı masada yemek yiyorlar fakat Hera yaşadığı travmayı atlatamadığı için Keskin'den oldukça korkuyordu.

Keskin bu durumdan epeyce şikayetçi olsa bile ona hak veriyordu ama yaptıklarının az olduğunu düşünüyordu.

Evde yalnızca çalışanların Hera'dan haberi vardı, ağızlarından bir şey kaçarsa muhtemel sonlarını tahmin edemeyen çalışanlar...

Uzun zamandır Keskin Kıraç'a hizmet eden bu hizmetçiler onun daha önce böyle bir şey yapmadığını ve olayın ne kadar ciddi olduğunu biliyorlardı.

...

Keskin kravatını düzeltti ve aynada son dokunuşlarını yaptı, bugün onun bir basın toplantısı vardı. En iyisi olmak için doğmuş gibi, kendinden emin bir davranışla bir konuşma bile hazırlamamıştı.

İki gece sadece Hera'nın odasına onunla yatmak için çıkıyor ama asla konuşmuyordu. Yaptığı tek şey düğmelerini çözmek oluyordu, Hera ise onun ne istediğini anlıyordu ve buna kendini hazırlıyordu.

Eve birkaç kez daha patavatsızca giren kişi Banu oldu.

...

Evden çıkmak üzere olan Keskin merdivenlerin sonunda durdu ve ellerini cebine yerleştirdi.

"Sevda, Aysel!" İki hizmetçi hızla geldiler ve ellerini önlerinde kavuşturarak Keskin Kıraç'ın önünde durdular.

"Buyrun efendim." Keskin onlara öfkeyle baktı ve dudaklarını yaladı.

"Bana güzelce itaat ediyor gibi davranmayı kesin! Bu Banu nasıl bu eve defalarca girebiliyor?!"

İkisi de birbirine döndüler.

"Efendim bi-" dedi turuncu saçlı çalışan ama Keskin konuşmasına izin bile vermedi.

"Bahane mi türeteceksin? O size ne derse desin almamanız gerekmiyor muydu?"

İkisi de üzgün bir tavır takındı, oldukça korkuyorlardı.

"Özür dileriz, istediğiniz gibi davranacağız. Giremeyecek efendim."

Sevda'nın lafı üzerine Keskin birkaç adımla genç kızın önüne geldi ve parmaklarını usulca yanağında gezdirdi.

"Ne kadar güzel bir kızsın, Sevda."

Sevda yutkundu, Keskin usulca çenesinden tuttu ve gözlerine bakmasını sağladı.

"Bu güzel yüzün için belki size bir şans daha verebilirim."

Kız utandı, karşısındaki adamın enerjisi onu tamamen alt üst etmişti.

Keskin ise sadece hipnoz etmek için kurduğu cümleler altında onlardan istediği sadakati almayı umuyordu.

"Yukarıdaki kadına oldukça iyi bakacaksınız, tamam mı?"

Çalışanlar onayladı. Evde yedi salon vardı, bu salonlardan sadece birinin perdeleri çekikti ve dışarıdan evi çeken kameraların görmesi imkânsızdı. Hera ise yalnızca o salonda takılabilirdi, aksi taktirdi dışarıdan bir paparazziye yakalanması olası bir durumdu.

"Hera o salonda olursa, ani bir ziyaret sonrası o salonun kapısı kilitlenecek. Mutfağa girmesi yasak, çok isterse kendi katında olan mutfağa girecek."