Gelir miydi , beklenen
Gidebilir miydi , hiç gelmeyen(23 mart 2010)
Bugün günlerden 23 Marttı yani babamın doğum günü. Genellikle doğum günleri hep babamsız olurdu. Ama asla aramayı unutmaz tam vaktinde kutlardı uzakta olsa bile.
Onun bize yaptığı bizde onun doğum gününü tam vaktinde kutlardık. Saat 12'yi gösterir göstermez hemen arar kutlardık.
Aslında burada sevdiği binbir çeşit hazırlanmış olan masanın başında oturup gülümseyerek anılarını anlatmasını isterdim ama bazen istemekle kalıyorduk.
Mesela şuan yanımızda olmasını çok isterdim aslında ama onun bizi ve vatanını koruması için önemli muhim işleri vardı.
Burada olmasada olurdu o hep benim gönlümde yer alıyor hiç ayrılmıyordu.
Şuan Koltukta hep beraber çekirdek aile olarak oturmuş dört gözle babamın aramasını bekliyorduk. Yanımda gülsüm bile heyecanlı şekilde öz olmasada babası gibi onu sevip kolluyan adamın aramasını bekliyordu.
Babamı çok özlemiştim o mest eden kokusunu , öpüşünü , kızım diyip sarılışını o kadar çok özlemiştim utanmasam oturup ağlardım.
Az önce dediğim gibi bugün doğum günüydü ya gelicekti yada her zamanki gibi telefon edip konuşucaktık.
Belki gelir diye bin ton hazırlık yapmıştı hepsi onun en sevdiği yemekten oluşuyordu. Annem özenle hazırlamıştı masayı.
Dediğim gibi gülsüm yanımdaydı. Babam arkadaşımı öz kızından hiç ayırmamış ve bana ne kadar sevgi veriyorsa aynısını onada veriyordu. Onu öz kızının yerine koyup, koruyor kolluyordu.
Arkadaşım Timur amca dese hemencecik kıza 'beni baban gibi gör kızım bide o kadar yaşlanmadık amca felan ayıp oluyor" diyerekten tatlı tatlı kızardı ama genellikle 'bende senin babanım kızım baba de" derdi hep. Belli bir günden sonra gülsüm alışmıştı çok olmasada 'baba' derdi.
Babam hiç yaşlanmazdı yada bana öyle gelirdi...
Balkonda , kardeşim Alp , annem , gülsüm ve ben oturuyor arada bir Alp'le dedikodu çeviriyorduk.
Öyle dalmıştıkki sohbete ve dedikoya kapı zilini geç algılamıştı kulağım. Daha öğlendi muhtemelen sipariş ettiğimiz pasta gelmişti.
Ama her ihtimale karşı heyecanla ayaklanmış ve kapıya doğru gitmiştik. Ya babam gelmişti yada pasta...
Sevinmiştim aslında babamın geldiğini söyleyen bir yanım diyordu sonunda özlemimiz geçecek, her zerresine hayran olduğumuz kahramanımız geldi diyordu
Ama keşke pasta gelseydi ve babam böyle gelmeseydi...
Kapıda 5'i geçkin asker vardı ve sağlık ekipleri...
Rütbeden çok anlamazdım ama önümde bir tane baya yüksek rütbeli olan bir asker vardı.
Askerin birinde babamın üniforması vardı ama neden kanlıydı?
Diğerinin elinde ise fotoğraf ve babamdan geriye kalan eşyaları.
Öylece baktım hepsine boş gözlerle baktım sadece.
Gözümü kapattım, açmadım.
Kötü bir rüya Arel !
Gözünü aç sadcee kabusun içindesin!
![](https://img.wattpad.com/cover/334591073-288-k460341.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OperAsYon''Ayza
ActionBen bir Ayza kızıydım. Simsiyah saçlarım kahverengi gözlerim ayı andıran tenim. Küçük yaşta eğitimler almış ilk hedefi doktorluk olan ama Askerlik hayatına adım atan bir kız , Ay kız... !!operasyon Ayza adlı tek ve ilk kitaptır!! 2022 Aralık ayında...