geçmiş2♠️

144 23 30
                                    

Kalk gidelim, yanıyor zaman,
Kurtar beni, tekrar çıkar boşluğundan...

****

(Yazarın anlatımı ile)

"ANNEEEĞ BEN BABAMI ÖZLEDİMM, YANINA GİDELİM LÜTFEĞNNN"

Arel , sürekli annesinin etrafında dolanıyor , sürekli babasına gitmek istiyordu. Küçücük bedeni, bir tek babasının yanında mutluluğa eriyordu. Annesinide seviyordu ama annesi ona karşı tuhaftı. Ama kafasını buna yormadı çünkü kardeşi küçüktü ve onu yoruyordu yada Arel öyle sanıyordu...

"Arel , oturur musun artık yerine. Baban akşam gelicek dedim." Annesinin bu sözüne kırıldı ama belli etmedi. Önceden ne zaman babasının yanına gitmek istese böyle söylemezdi annesi. Tamam annecim der öperdi areli. ama artık ne arel'i öpüyordu nede istediğini yapıyordu.

Kendini görünmez gibi hissediyordu o küçücük yaşında.

"Tamam" dedi sakince ve yerinden kalktı yavaşça ve odasına doğru giderken tekrar konuştu " ben odamda beklerim onu"

Annesi , sadece bu halini izlemekle kaldı. Kızı çok babacı biriydi. Sürekli baba diyordu. Belli bir yere kadardı Arel'in istekleri onun için. Bugün babası karargahtaydı götürebilirdi. ama o istememişti. Babasızlığa alışması gerekiyordu kendi çapında.

Minik Arel ise üzgün gözler ile babasının ona aldığı kitabı, sırf babası mutlu olsun diye okumayı öğrenmişti ama hala tam bilmiyordu. Bu çabasında dedesi yanında olmuştu. Çünkü füsunun bu ani değişimini dedeside fark etmişti. Arel'i sürekli kıracak sözler söylüyordu.

Arel sakince geçti yatağına, oturdu sonra sakince uzandı. Ne zaman annesi ona ters davransa bu şekilde sadece babasını bekliyordu. Bugün babasının erken gelmesi için bildiği kadar dua okuyordu kendince. Çünkü mutsuzdu.

Arel'in tek mutluluk kaynağı babasıydı...

Ne zaman gülüp mutlu olsa mutluluğu bir heves olarak kalıyordu. Eskisi gibi değildi. Annesi onu görmüyordu. Sürekli isteklerini hiçe sayıyor ve onun yerine dedesi yapıyordu. Küçük bedeniyle iki büklüm cenin pozisyonunda kendince ağlamamak için direniyordu.

3 gündür okula gitmiyordu. Ne zaman "ben babamla okula gideceğim" dediğinde annesi diretmiyor. Okula götürmek için hazırlamıyor "o zaman baban gelince gidersin" deyip onu odasında tek bırakıyordu. Bu 3 gündür sürekli böyleydi. Dedesi gittiğinden beri.

Sürekli Arel'in saçını güzelce tarayıp ören annesi artık yapmıyordu. Sadece duş aldırıyor üstünü değiştirip karnını doyuruyordu. Ama kardeşine bir güzel bakıp besleyip onunla vakit geçiriyordu. Arel bu anları sadece kapı aralığından izliyordu.

Onun küçük bedeni bunları kaldıramıyordu. Küçük bedeni ateş içindeydi. Annesi onun hevesini kırıp Arel odasına girdiğinden beri yanına gelmiyordu bile. Küçük bedeni titriyordu ama minik Arel yansıtmamaya çalışıyordu. Çünkü annesinin kızmasından korkuyordu.

Arel rolünü çok iyi oynamıştı. Sırf üşüdüğü için babasının yanına gitmek isteyen areli o gün akşama kadar kimse ısıtmadı taki babası gelene kadar.

Geniş gövdesi ve uzun boyu ile girmişti eve. Çok yorgundu ve minik kızı ile küçük oğlunu çok izlemişti zaten eve girer girmez eşi kapıda karşılamıştı Timur'u.

Ama timur bir şey fark etti. 1 haftadır olduğu gibi kızı yine bacağına sarılmamıştı ve görünürde yoktu.

" Sultanım kızımız nerede? Yoksa dedesimi götürdü." Büyük bir şaşkınlık ile söylemişti bunları. İlk göz ağrı bir haftadır onu kapıda karşılamıyordu. sırf o çok seviyor diye sürekli hediye alıyordu. En çok sevdiği meyve olan elma bile alıyordu sırf onun o güzel gamzesini görmek için. Ama yine yoktu karşılamamıştı onu kapıda. Omuzları düştü suratı asıldı.

OperAsYon''AyzaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin