0.03(yapılan hatalar.)

743 47 71
                                    


Ne kaldırımlar kadar seni anlayan olur…
Ne senin anladığın kadar, kaldırımları…

Kaldırımlar~Nacip Fazıl Kısakürek

(Arda'nın ağzından )

(3 gün öncesi)

Kendimden nefret etmem gerekiyor dimi? Evet kendimden nefret ediyorum. Gözlerinin içine baka baka bir insanı kırmak kolaydır ama özür dilemek onun affetmesini beklemek zordur...

Bir hiddet ile aklıma gelen her kelimeyi söylemiştim...

Ama nedense onda bir şey vardı..

O kahverengi kızıl gözlerde bir şey vardı..

Çok tanıdık bir şeydi..

Kırdıktan sonra fark etmem saçmalıktı. önceden fark etmeliydim..

Söylediklerimin hiç bir bahanesi yoktu. Geçmişin izleri hala duruyordu. Sırf o kadın yüzüne kimseye güvenim kalmamıştı. Hayatımı sikip atan bir kadın yüzüne..

Herkesi onun gibi sanıyordum..

Ve bunu  fark edeli 3 gün oluyordu. o gün yani 3 gün önce , Arel murat için kapıyı açtığı anda anladım.

O gözler bitkin bakıyordu, çaresizdi..

Bir insanı yıkan sözlerim yüzüne kendimden utanmıştım..

O gün , Murat hemen sarılmıştı , sürekli dilinde sessiz bile olsa  geçecek buda geçecek kelimeleri vardı.  benim sözümle bu hale gelmiş biriydi ben ise izliyordum sadece , murat Arel'e her sarıldığında arel sadece duruyordu.

"ben torpille gelmedimki neden hep böyle diyorlar , bende çocuktum, bende küçüktüm. ben onu kaybettiğimde çok küçüktüm. mutluluğumu aldılar benden. sevdigimi , canımı , babamı aldılar murat. benim suçum neydi? bu mesleğimi seçmek ? niye herkes böyle , niye herkes ön yargılı?! ben kendi emeğimle geldim niye kimse kabullenmiyor" dediği anda kalbimin sızladığını hissettim.

Arele baktığımda gözlerinden akan iki-üç damla gözyaşını silmek istedim ama yapamadım..

"Bunlarda geçecek , bu günlerde bitecek. sadece sabır abicim sadece sabır, Arda komutanımda haksız olduğunu biliyor hem oda ail- neyse o isterse anlatır bunu , hem ben sana ne dedim? 2 yıl önce birisi seni güldürecek , demedim mi sen niye ağlıyorsun gül biraz yaa gamzelerini görelim " gülmedi yada güldü ben anlamadım. çünkü murat tebessüm ile bakıyordu ona...

(Günümüz)

Cidden bu kadarmı hayatı çalmışlardı ondan? Mutlu olamayacak kadar mı mutsuz? Kimsesiz hissediyormudur oda? Yada terk edilmiş? peki ben neden gülmeyi biliyorum? benim kimsem yok ama onun var. 3 gündür sanırım ailesi ile konuşuyor ve bu bencil bir düşünce olabilir ama mutsuz olması mantıksız geliyor.

Sanki bu düşüncelerimi duymuş gibi, murat konuşmaya başladı" daha çok küçüktü babasını kaybettiğinde. her gün babasının yolunu gözlermiş. Hergün askerden gelmesini bekliyormuş , ya koltuk köşelerinde yada kapı önünde uyumuş, uyuya kalmış. ama bir gün , babasının doğum gününde kapıya askerler gelmiş. ellerinde babasının fotoğrafı ve eşyaları varmış. zaten gülmeyi çok bilmeyen kız, o günden sonra bir daha gülmemiş ve unutmuş gibi bir şey olmuş..."

Unutmuş. dile basit bir kelime gibi ama ağırlığı kaldıramayacak kadar zor,

unutmuş dedi, zaten çok gülmeyi bilmiyordu , dedi.

"Peki kardeşi , ablası yokmu?"

"Var. bir tane kardeşi var alp , başarılı bir doktor . ama o Arel gibi değil. Arelin tam tersi, etrafına neşe saçar çok enerjik bir çocuktur. hem babasını çok hatırlamıyor. Arel sırf o üzülmesin diye , gülmeye çalışıyor ama beceremiyor. Alp bunun hep  farkında. sırf ablası gülsün diye ne kadar şebek hareketler varsa yapar"

OperAsYon''AyzaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin