𝐖𝐢𝐧𝐠𝐬 ❧ ʍʏɢ

Fourteen.

Telefonu yüzüne kapatıp konum attım. Oturduğum kayalıklara daha çok kendimi çekerken, denizin dalgaları içime işliyordu.

Daha çok gençtim, böyle bir şey değildi istediğim, kendim sayesinde yükselmekti, bir ahmak yüzünden değil, sinirle yanımdaki taşı denize fırlattım.

Ellerimi üstümdeki mantomun cebine daha fazla sokarak, kendimi ısıtmaya çalışıyordum.

Cidden napıcaktım ben, onun yüzünden alacağım tepkilere nasıl dayanacaktım.

Benim az çok bunlara hazır biri olmadığımı biliyor, eğer fazla linç yersem depresyona girecebileceğimi biliyor, hadi bunu da boşverdim.

Ben daha yeniydim sektörde, o yıllardır burda, zaten kendime ait antilerim varken, saçma sapan sahte ilişki olayı yüzünden de bir sürü anti olacaktı. Sinirden dolan gözlerime lanet ettim. Çoktan yanaklarım ıslanmış kendimi bırakmıştım artık.

" olanlardan haberim yoktu senin gibi yeni öğrendim "

Benim gibi yanıma oturmuş, denize bakıyordu. Ellerimi saçlarıma götürüp ona döndüm.

" Bana neden bunu yapıyorsun ilk önce işbirliği sonra klip, şimdiyse sahte ilişki intikam mı almaya çalışıyorsun aldın, baksana hayallerim senin yüzünden suya düştü, şimdi ünlü olma sebebimse herkesin gözünde sensin "

titreyen sesime aldırış bile etmeden, tüm sinirimi kusmaya çalıştım ona, haklıydım bu yüzden susmuştu.

" belkide yanımda olman hoşuma gidiyordur "

" bunu düşünürken alacağım tepkileri düşünmedin mi? "

Ellerimle yolduğum saçlarımı umursamadan, oturduğum kayalıklardan kalktım. Benim kalkmamla o da kalkmış önüme geçmişti. Sinirimden omuzlarından ittirdim iki elimle, onun yüzündendi, hepsi onun suçuydu.

" Hiç mi umurunda değilim ya onca sene ben stajyerken neler çektim biliyor musun? Şimdi senin beni alet ettiğin bu oyunda hiç kimse beni sevdiği için hayran olmayacak. Emeklerimle sevilemiycem ama bu yaptığını asla unutmam "

Ağlıyordum, tek kelime etmesine bile izin vermemiştim. Gözyaşlarım üstüme dökülürken yağan yağmurla daha çok lanet ettim.

Belki fazla gittim üstüne ama çok uğraştım ya grupta çıkış yapsam, bu kadar sinirlenmem ama tek başıma geldim buraya, daha yeniyim ama yıllarım gitti stajyerken, hemen istemediler çıkış yapmamı, ağlarken süzülen yaşlarıma telefonuma gelen bildirim durdurdu.

Lay' Heiz Bang PD ve Bay Lee ikinizi
bighit şirketine çağırıyor '

Umursamadan telefonu kapattım. Gitmek istemiyordum, saçma sapan bir duruma sokup, üstüne ilişki için planlar kurucaklardı.

Yağan yağmurun altında, zemindeki su birikintilerine aldırış etmeden üstünden geçiyordum. Kötüydüm, şarkı bittikten sonra daha kötüsü olacaktı. Kendimi en kötüsüne hazırlamak isterken, bu kadarını beklemiyordum.

Ellerim soğuktan mı yoksa sinirden mi bilmem ama titriyordu. Arkamdan çalan korna sesine baktığımda oydu. İstemiyordum, ne arabasına binmek, ne yanında durmak hiçbirini.

" Heiz nasılsa aynı yere gidiyoruz bin şu arabaya lütfen "

Ne bindim, ne de baktım yüzüne, yürümeye devam ettim. Paltoma daha çok sarıldım. Soğuk umrumda bile değildi. Arabasının yanımda durmasıyla inmişti.

Adımlarımı hızlandırdım ama buna izin vermemiş, bileğimden çekip çoktan ellerini belime konumlandırmıştı. Yapmamalıydı bunu, karşı koyamazdım ki, o an beni çektiği için yüzlerimiz burunlarımızın birbirine çarpması kadar yakındı.

" Herşey senin suçun "

Fısıltıyla söylediklerime, masumca bakıyordu. " Özür dilerim "
Gökyüzü sanki bize düşman gibi daha kötü yağdırıyordu damlalarını, ıslak saçlarım yüzüme yapışmış, parmaklarıyla düzeltiyordu.

Her dokunuşunda biraz da olsa yenik düşüyordum.

O anın etkisiyle yakın davranmasına izin vermeden ayrıldım. Arabaya binmiştim ama o hâla dışarda gitmeme şaşırmıştı.
Şokunu çok uzun sürmeden atlatmış arabaya binmişti.

" Seni bazen anlamıyorum daha doğrusu hiçbir zaman anlamadım "

" Neden " demişti merak dolu bakışlarıyla,

" şarkı günü hemen başlasın bitsin dedin benden kurtulmak istedin ama şimdi yakınımda olman hoşuma gidiyor
diyorsun "