Hizmetçi (Papatya)

Papatya 10

... 

''Abi sen ne yaptın böyle biri değildin''

''yeter attık Selim zaten sinirim tepemde birde sen üstüme gelme''

''Abi tamam bazen öfkene yenik düşersin ama bu çok fazla oldu ortada hiçbir sebep yokken yengeme nasıl vurusun abi yengemden nefret ettiğini biliyordum ama nefretinin bu raddeye geleceğini düşünmemiştim''

Barlas tüm benliğiyle Papatyadan nefret ediyordu ama nefreti tokat atmasını gerektirmezdi dahası Papatyanın kriz geçirmesine sebep olmuş travmasını ortaya çıkarmıştı Papatya sağlam psikolojiye sahip değildi kim bilir belki uygun bir tedavi ile iyi olabilirdi 

Barlas pişman olmuştu tokat attığı için keşke vurmasaydım diye geçirdi içinde bu yaptığı ile intikam oyununa daha başlamadan ağır darbe indirmişti ama kısa bir süre sonra Papatyanın narin ve iyi niyetli yanını kullanarak af dileyecek böylelikle oyununa kaldığı yerden devam edecekti 

'' Pişman mısın?''

''ne?''

vurduğun için pişman mısın?''

''bu sadece beni ilgilendirir''

''abi lütfen yengem senin düşmanın değil oda istemezdi böyle olmasını ama Dilan'la Ali yüzünden mecbur kaldı kardeşini korumak istedi 

''şu kızı savunmayı bırakta şirkete gidelim seni neye çağırdım ne konuşuyoruz Allah aşkına hadi gidelim şuradan''

Selim konuşmak istese de konuşamadı biliyordu Papatya abisinin umurunda değildi  Barlas kendi arabasına Selimde kendi arabasına binip şirkete doğru sürmeye başladılar 

...

şirkete geldiklerinde tüm çalışanlar etrafta dolaşıp duruyordu Selim karmaşanın durması için ''herkes yerlerine ayakta kimseyi görmeyeceğim'' diye bağırınca çalışanlar yerlerine geçmeye başlamıştı onları takip eden sekreter iki kardeşe hoş geldiniz dediğinde Barlas bir şey demeden hızlıca odasına geçmiş Selimde sekretere hoş bulduk diye karşılık verip yapılacak toplantı saatini öğrendikten sonra odasına çekilmişti

...

15 dakika sonra Selimin kapıyı tıklatarak içeriye girmesiyle Barlas koltuğundan hafifçe kalkarak kendisini düzeltti

''Abi yarım saat içinde konakta olmamız gerek ağalar gelecek geç kalmayalım''

''iyi bekle ha şey unutmadan bugün yapılacak toplantı saat kaçtaydı aklımdan çıkmışta''

''14.30 da şuan saat 11.45 hala vaktimiz var hadi gel geç kalmayalım''

...

Selim ve Barlas konağa adım atar atmaz Zulal hızla koşarak Selime sarılmış Selimde karşılık vermişti Barlas ikisine aldırış etmeden yanlarından geçip giderken mutfakta oturan Papatya'ya istemsizce gözü kaymıştı Papatyanın kendisini fark etmesiyle bakışlarını çevirip merdivenlerden yukarı çıkmıştı Nurjin hanım avluda oturmuş birbirine sarılan çifte nefretle bakıyordu daha doğrusu Zulal'e karşı bir nefreti vardı hem Zulal hem Papatya'dan anlamsız bir şekilde nefret ediyordu kesinlikle iki kızı da torunlarına layık görmüyordu elinden gelse ikisini de atardı konaktan ama Raşit ağadan çekinir ondan izinsiz bir şey yapamazdı yukarıdan seyrettiği manzaraya daha fazla tahammül edemediği için sert sesiyle ''Selim buraya gelesin'' diye bağırmış iki aşık sesi duyunca birbirinden ayrılmış

''babaannem çağırıyor fazla bekletmeden gideyim''

''bende mutfağa geçecektim zaten hadi bekletme Babaannemi