Papatya 43

562 13 4
                                    

Unutma, sır gibi seversen eğer muradın gerçekleşir çünkü tohum toprağa gizlenirse yeşerir.



Sabah gözlerini açan ilk Kartal oldu hala uyumakta olan Papatya'yı bir süre seyrettikten sonra alnına öpücük kondurup yataktan kalkıp banyoya gitti kısa bir duş aldıktan sonra üzerine havlu sarıp dışarı çıktı o sırada Papatya hala uyuyordu onu uyandırmamak için elinden geldiğince dikkatli davranıyordu dolaptan aldığı gömlek ve pantolonu hızlıca giyerek odadan çıktı kapıyı nazikçe kapatıp mutfağa indi Zehra ve Gülsüm kahvaltılıkları hazırlıyordu ikisi Kartal ağayı görünce ellerini önlerinde birleştirip ''bir istediğiniz mi oldu ağam diye sorduklarında Kartal ikisine de dışarıya çıkmasını söylemişti iki kadın dışarıya çıkmadan önce Kartal  ağadan Papatya dahil kimsenin mutfağa girmemesi konusunda emir almıştı önce unu aramaya başladı dolaplara tek tek baktı  nihayet bulduğu unu köşede duran derin kaba doldurdu daha sonra buzdolabında aldığı bir kaç yumurtayı yoğurdu ve sıvı yağı una ilave etti bir tatlı kaşığı tuz ve şekeri aynı anda un kabına döktü 

''başka ne koyuyorlardı ya bunu içine?'' kendi kendine söylenirken unuttuğu şey aklına gelmeyince sinirlenmişti 

''neyse o zaten isteğe bağlıydı katmasam da olur''

hamuru yoğurmaya başladı ama ne yoğurma hamur eline yapışıp duruyordu üstelik cıvık cıvık olmuştu bu işi yapamayacağını bilse de umurunda değildi 

''benim hamarat kocam neler yapıyormuş böyle''

duyduğu sesle arkasına dönem Kartal karşısında merakla dikilen Papatya'ya sonrada arkasında ona mahcup halde bakan Gülsüme baktı 

''Ağam kusura bakmayısınız''

''tamam sen git işlerini yap'' 

''ve sen Papatya sakın ağzını açıp tek bir kelime etme''

Papatya ağzını fermuar gibi çekip koparır gibi yapıp fırlattı ama kocasının ne yaptığını merak ediyordu ama konuşmayacağına söz vermişti kocasını yanına gelip ne yaptığını görünce şaşırdı 

''sen hamur mu yoğuruyorsun hamura işkence mi yapıyorsun?''

''konuşmayacaktın ağzına fermuar çekmiştin hani''

''aa fermuar bozuldu bak hay aksi şimdi boş ver bunu sen ne yapıyordun?

''hiç hiçbir şey canım bugün kurabiye yapmak istedi''

''sabah sabah''

''keyfim öyle istedi bir sorun mu var?

''ha öyle mi o zaman o keyfine söyle sana bir ara hamur nasıl yoğurulur öğretsin'' saçlarını hafifçe savurarak havalı bir yürüyüşle mutfaktan dışarıya çıkacağı sırada Kartal onu kendisine çekmişti 

''ya Kartal''

''ne ya Kartal 

''elbisem hamur oldu''

''değiştirirsin''

''biri girebilir''

''girsin''

''Kartal''

''yavrum''

''şey''

''ne?''

belinde sıkıca tuttuğu kadını kendisine daha da çeken Kartal ağanın keyfine diyecek yoktu 

Hizmetçi (Papatya)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin