0.4

148 6 3
                                        

Müzik sınıfında Hasan hocanın yanına oturmuş kemanı siliyordum. "Hocam sizce bu sene sonu gösteride hangi parçayı çalmalıyım" hocs gülerek bana baktı. "Bilmem. Hangi parçayı hissediyorsan onu" dudaklarımı büzdüm. "Hiç yardımcı olmadığınız için teşekkür ederim" kıkırdayarak elindeki flütü yerine koydu. "Rica ederim" o sırada içeri önce Tugay daha sonra da Çağrı girince göz göze geldik.  "Hoşgeldiniz çocuklar" hoca onlara döndüğü sırada içeri Utku ve Yiğitte girdi. Utku gülümseyerek yanıma geldi. "Tırtıl görüşemiyoruz kaç gündür" gülümseyerek kafamı salladım. "Pazar günü görüşürdük" o sırada Hasan Hoca bize baktı. "Bakıyorum arkadaş olmuşsunuz. Sevindim. Dersler nasıl gidiyor bu arada. Çağrı? Kardeşin sevdi mi çalmayı?" boğazımı temizlediğim sırada Çağrı konuştu. "Ben alıyorum dersleri hocam. " hoca şaşkınca bana baktı. "Söylemedin bunu bana" omuz silktim. "Yani bildiğinizde bir şey değişir miydi?" hoca da gülerek omuz silkti. "Doğru. Değişmezdi" gülerek Çağrıya döndü. "Ee. Sevdin mi keman çalmayı" Çağrı kafasını sallayıp bana baktı. "Hocam iyi sizin kadar olmasın" hoca gülerek kafasını iki yana salladı. "Ben kemanı Kumsaldan öğrendim. Yoksa pek bilmezdim" gülerek hocaya baktım. "Mütevazilik yapıyorsunuz. Gayet iyi çalıyordunuz zaten" Tugay boğazını temizleyip hocaya gitarla ilgili bir şeyler sorduğu sırada hepsi hocanın yanına gitti. Çağrının sırtı bana dönükken ben de kemanı temizlemeye devam ettim. Birkaç dakika sonra onların sohbetleri hala devam ederken Çağrı yanıma gelip bir sandalye çekti. "Nasılsın?" yüzüne baktım. "İyiyim. Sen? Çalışıyor musun?" kafasını salladı. "Çalışıyorum" gülümsedim. "Güzel" o sırada içeri giren çocuk yanımıza gelince kafamı kaldırdım. "Kumsal bi gelir misin? Bir şey diyeceğim" kafamı sallayıp ayağa kalktığım sırada Çağrı çocuğu inceliyordu. "Burda deseydin. Yabancı yok ya" o sırada bu cümlelerle Utku yanımıza gelince kaşlarımı kaldırdım. "Özel" diyen çocuk Utkuya gergin bir çıkış yapmıştı. Çağrı da ayağa kalkıp Utkunun yanında çocuğa bakınca yutkundum. "Sonra görüşürüz. Gidelim hadi" çocuğu tutup sınıftan dışarı çıkardım. Çocuk 1.80 boylarında sarışın bir çocuktu. Sanırım bizim yan sınıftandı ama emin değildim. "Efendim?" dediğimde durup yüzüme baktı. "Sanemle ilgili bir mesele varda..." dediğinde kaşlarımı çattım. "Ne meselesi?" elini ensesine attı. "Sevgilisi falan var mı?" gözlerimi devirdim. "Yok sevgilisi. Neden bunu bana soruyorsun?" gülümsedi. "Oh. Saol valla. Sanemin en yakın arkadaşı sensin o yüzden sana sormuştum. Teşekkür ederim" gülümseyerek yanımdan ayrıldığında sınıfa ilerledim. Sanem bu çocuğu tanıyor muydu acaba? İsmini bile sormamıştım gerçi. Sanem sırada oturmuş çizim yapıyordu. "Pişt" diyip yanına oturduğumda kafasını kaldırıp bana baktı. "Bir çocuk sevgilin var mı diye sordu bana" gözlerini devirip çizim yapmaya devam etti. "Tipini tarif etsene" dudaklarımı büzdüm. Hiç şaşırmış durmuyordu. "Sarışın. Böyle 1.80 boyunda falan-" elini ağzıma koydu. "Kemal. Sevgilisi var deseydin" kaşlarımı çattım. "Yok dedim ama... Ben niye bilmiyorum bu çocuğu?! Kim?" omuz silkti. "Futbol takımında. Takım kaptanı. Biliyorsun aslında. Birkaç gündür bana bakıp duruyor. Belli oldu karın ağrısı" sırıttım. "Sana aşık olan kişi sayısı okuldaki erkek sayısına yaklaştı" gözlerini devirdi. "Abart" dediğinde omuz silkerken kıkırdadım. "Abartmıyorumm. Şimdi saysak..." dediğimde kafasını kaldırıp bana baktı. "Susmazsan kafanı koparırım" gülerek sıraya kafamı koydum. O da çizimine devam etti. "Çağrıyı müzik sınıfında bıraktım. Sırf sana bunu söylemek için" gülerek bana baktı. "Hayret. Çağrını bırakıpta gelmezdin normalde. Noldu hevesin mi geçti?" gözlerimi devirdim. "Hayır. Çokta samimi olmaya gerek yok ama. Sonra o kızlardan-" oflayıp bana baktı. "Saçmalama Kumsal. Çocuk seni o kılıfa falan sokmayacak. Ayrıca senden hoşlanmayacak erkek gaydır." sırıttım. "O yüzden mi çocukluğumuzdan beri tüm erkekler sana geliyorda bana gelen hiçkimse yok" sırıttı. "Mahmutu unutma" omzuna vurdum. "Sus. Hatırlatma onu" kahkaha attı. "Of sümükleri hala aklımda." yüzümü buruşturdum. "İğrençsin" gülerek omuz silkti. "İnsanlar senden korkuyor. Ayrıca hep sevgilin var gibi takılıyorsun. Bakmıyorsun ki kimseye" sırıttım. "Çağrıya bakıyorum ya işte" göz devirdi tekrar. "Öf çok göz devirdin" dediğimde sırıttı. "E salaksın o yüzden. O çocuk bile korkar senden 'o kozlordon boro olmoycom' diye bok gibi davrandığına eminim" kaşlarımı çattım. "Hiçte bile. Gayet iyi davranıyorum" başını salladı. "Tabii canım tabii"

İkİ ŞekeRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin